KERKÜK DÜŞMEDEN - H. Alperen BURAK - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









KERKÜK DÜŞMEDEN - H. Alperen BURAK
Tarih: 13.10.2010 > Kaç kez okundu? 4131

Paylaş


Diliyle, kültürüyle yani özüyle asırlardır Türk olan ve Misak-ı Milli sınırları içinde yer alan Kerkük, tüm etnik unsurların kardeşçe yaşadığı bir Türkmen şehriyken; çatışma merkezi, güvensiz ve yarını belli olmayan bir kaos şehri haline gelmiştir.



Türkmen şehri diyoruz, çünkü 1960 yılı nüfus sayımı sonuçlarına göre Kerkük, %95’i Türkmen olan bir şehirdir. Bu oran 1990’larda Saddam Hüseyin’in Arapları bölgeye göç ettirmesiyle birlikte %75’e gerilemiştir.



ABD’nin Irak’ı işgal süreci; boşluğu iyi kullanan ve kendini ABD’ye kullandıran Peşmergelerin, yaptıkları hizmetin! karşılığı olarak Irak’ın kuzeyini kontrol altına almalarıyla sonuçlandı. Bölgesel Kürt yönetimi adıyla Irak’ın kuzeyine hâkim olan Barzani güçleri, Selahattin, Musul, Erbil, Diyala gibi şehirleri yönetmeye başladılar. Askeri kontrolle başlayan bu yönetme gücü, bölgedeki nüfus yapısında büyük değişiklik yapmak suretiyle siyasi ve sosyal anlamda da kontrolü sağlamalarının zeminini oluşturdu.



Saddam döneminde Araplaştırılmaya çalışılan Kerkük, son dönemde Kürtleştirme politikasına tabi tutuldu. ABD yönetimince hazırlanan Geçici İdari Yasanın 58. Maddesi “Baas Rejimiyle Kerkük’ten çıkarılanların geri dönebilmesi ve taşınmaz mallarının iadesi” hakkını verdiği için; bunu niyetlerine yasal zemin olarak kullanan Kürt gruplar, başta Erbil ve Sülaymaniye olmak üzere çevre vilayetlerden 350-500 bin Kürt’ü Kerkük’e göç ettirdiler. ABD işgali öncesi 600 bin civarı olan Kerkük nüfusu bu gün 1milyonu çoktan aşmıştır. ABD işgali öncesi %75 civarında olan Türkmen nüfusu ise bu gün %25’e kadar gerilemiştir.



Geçici İdari Yasanın 53.maddesi ise Kerkük’ün özel bir statü ile yönetilmesini ve hiçbir yere bağlanamayacağı hükmünü taşımaktadır. Yeni Irak anayasasında da yer bulan bu özel statü için demografik yapıyı ve siyasi ortamı hazırlayan Kürt gruplar, ilk fırsatta Dünya kamuoyuna Kerkük’ün Kürt bölgesi olduğunu ve kendilerince yönetileceğini ilan edeceklerdir. Bunun resmi rakamlarla ilan edileceği ilk fırsat nüfus sayımı ve ardından yapılacak referandumdur. Referandum sonrası Kerkük’ün Kürt bölgesi olmasının karşısında hiçbir güç duramayacaktır. Çünkü Şiiler ve Araplar da kendilerinin çoğunlukta oldukları bölgelerde federe bir yapı talebinde oldukları için kendi federe yapılarını kabul ettirebilme adına Kerkük’ün Kürt bölgesi olarak ilanına karşı çıkmayacaklardır.



Türkiye; BM ve ABD’ye Kerkük konusunda ki kaygılarını her fırsatta dilde getirse de, Türkmenler adına kazanım elde edememiştir. Gerek BM gerekse dünya kamuoyu nezdinde Türkiye, Kerkük’ün Kürt bölgesi olarak ilan edilmesinin doğuracağı sıkıntıları anlatmaya devam etmeli ve Türkmenlerin sesinin daha gür çıkması için lobi desteği sağlamalıdır. Kerkük’te Türkmenleri tek yumruk olmalı, Türkiye başta olmak üzere Türk Dünyası el ele vererek, Dili, kültürü ve tarihi Türkmen olan Kerkük’ün peşmerge şehri olmasına engel olmalıdır. Bu gerek Türk devletinin güvenliği, gerekse Türkmen varlığının korunması için olmazsa olmazdır. Bu başlı başına bir insanlık davasıdır. Türkiye’de yıllardır insan hakları savunma bahanesi ile ortada dolaşan ve her fırsatta Türk Devletini küçük düşürme çabasındaki sözde insan hakları dernekleri ve uluslar arası insani kuruluşlar Kerkük için sessiz kalmaktadır.



Aklı ve vicdanı olan herkesin Kerkük konusunda ses çıkartması ve bir oldubittiye müsaade etmemesi gerekiyor. Zaman Türkmenlerin aleyhine hızla akmaktadır.Kerkük düşmeden, dünya kamuoyunu ve uluslar arası kuruluşları harekete geçirmek gerekmektedir.



Tanrı, Türkü Korusun ve Yüceltsin!











Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 41
Dün Tekil 1097
Bugün Tekil 582
Toplam Tekil 4072509
IP 18.117.186.92






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























14 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


K peklerin dudaklar de di diye deniz kirlenmez.
(MEVLANA)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.096 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu