Bu yazımı doğup büyüdüğüm karaltın fışkıran topraklardan Kerkük’ten yazıyorum. 1920’den beri yaklaşık 90 yıldır Irak’ta hayat mücadelesi vermekte olan Türkmenler son 5 yıldır kendi ayakları üstünde durmaya gayret etmektedirler. Dikta Irak iktidarı sona erdikten sonra Irak’ta açık siyasi mücadeleye başlayan Türkmenler artık yavaş yavaş kendi kaderlerini kendi düşünceleri ile kendi haklarının iradesi ile vermeyi benimsiyorlar. Her ne kadar demokratik bir ortama sahip olmadıysalar da Irak Türkleri Irak topraklarında kurdukları 6 Türk Devlet geleneği onlar Irak’taki diğer etnik gruplardan farklı kılmıştır. Türkmen toplumun üçte biri üniversite mezunudur, aydın, münevver fikirli ve çok üst düzey devlet adamlarına sahiptirler. Bu toplum Saddam döneminde erimeye mahkûm edilmiş ve sinsi bir politika kurbanı olmuştur.

Irak Türkmen aydınları Baas partisi döneminde çok ciddi sınavlardan geçti. Ama hiçbir zaman doğma ve büyüme vatanlarına ihanet etmediler. Bir günden bir güne bir Türkmen insanı Devlete kurşun sıkmadı. Ancak milli haklarını da savunmayı ihmal etmedi. Önceleri açık dile getirdi. Susturuldu, idamlar oldu, sürgünlere gönderildiler,. Meşhur Abu Garip Cezaevinde kimisi 20 yıl kimisi 15 yıl ve kimisi de 7 yıl onuruyla yatıp çıktı. Kimisi de Kocan Türkmen Millet için idam sehpalarına erkekçesine gidip asıldılar. Kanlarını bu millet uğruna feda ettiler. Bu gün Irak ‘ta bir Türkmen milli mücadelesi varsa oda Şehit Türkmenlerin sayesinde vardır. Bu davayı onlardan sonra üstlenen milliyetçi vatanperver insanlarımız Irak parlamentosu ve birçok önemli görevlerden uzak tutulmuşlardır. Kimi küsmüş kimi susturulmuş kimi de kendi halinde bir Milletin yeniden uyanışını bekliyor. Kendilerine yeniden çeki düzen vermeyi umun çok insanlarımız vardır.

Olduğumuz ayın sonunda yapılacak olan 5.Türkmen kurultayı Irak Türkmenleri için büyük bir fırsattır ki, geçmişe bir süngere çekmeleri lazım ki, her kes kendi sıkıntısını unutup, kendi kavgasını bir yan koyup Milletin geleceğine önem vermesi gerek, siyasi düşüncesi toplumun refahı ve geleceği için olanlar, mezhebi ve yolu ne olursa olsun bir birileriyle işbirliği içerisinde çalışmalıdırlar.

Bu milleti çok önemli sınavlar bekliyor. Hem de ciddi manada artık uyanış zamanımız gelmiştir. Bu uyanışımızı gösterelim Türkmeneli için elele tutalım…