BASIN BÜLTENİ Akıncı, Juncker ile görüştü - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Akıncı, Juncker ile görüştü
Tarih: 05.07.2015 > Kaç kez okundu? 1557

Paylaş


Avrupa Birliği üst düzey yetkilileriyle görüşmek üzere Brüksel’de bulunan Mustafa Akıncı, Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ile Avrupa Komisyonu Genel Merkezi, Berlaymont Binası’nda görüştü.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ile yaptığı görüşmede, Kıbrıslı Türklerin çözüm sonrasına hazırlanmasına yardımcı olması için, Kıbrıslı Türklerle olan ilişkilerin her düzeyde daha da ileriye götürülmesini istedi.

Akıncı görüşme sonrasında basına yaptığı açıklamada, görüşmede Kıbrıslı Türklerle olan ilişkilerin, Kıbrıslı Türklerin çözüm sonrasında hazır olabilmesi için her düzeyde daha da ileri götürülmesini talep ettiğini; bunun yanında, adada varılacak bir çözümün, Avrupa Birliği mahkemelerinde delinmesini engellemek için çözümün Avrupa Birliği’nde birincil hukuk olarak tanınmasının önemini vurguladığını kaydetti.

Görüşmede Juncker’e, adada sürdürülen müzakere süreci hakkında bilgi verdiğini ve Kıbrıslı Türklerle ilişkilerin nasıl ilerletilebileceğini görüştüğünü ifade eden Akıncı, adada çözüme ulaşıldığının ertesi günü, Kıbrıslı Türklerin kendini Avrupa Birliği’nin içerisinde bulacağına dikkat çekerek, “(Avrupa Komisyonu ile ilişkilerde) bugüne kadar yapılanlarla sınırlı kalınmamalı, Kıbrıs Türk toplumu kurumlarıyla birlikte (AB üyeliğine) hazır hale getirilmeli” dedi.

Mustafa Akıncı, ayrıca Avrupa Komisyonu Başkanının Temmuz ayının ortasında adaya geleceğini ve ziyaretinde Kıbrıs Türk yetkilileriyle de görüşeceğini kaydetti.

Kıbrıs Rum kesimiyle sürdürülen müzakerelere de değinen Akıncı, amaçlarının siyasi eşitlik ve güvenlik temelinde, her iki tarafın da çıkarına olacak bir çözüm bulmak olduğunu kaydederek, Juncker’e önceki gün itibarıyla ana konuları görüşmeye başladıklarını ve güven artırıcı önlemler konusunda atılan adımları aktardığını söyledi.

Akıncı, basın mensuplarına, Kıbrıslı Rumlarla bir yandan güven artırıcı önlemleri hayata geçirmek, bir yanda da Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm bulmak için çok hızlı ve sonuç alıcı bir şekilde görüştüklerini, bu amaçla liderlerin ayda iki kez, müzakerecilerin de haftada üç kez bir araya geldiğini anlattı.

Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis ile önceki gün (pazartesi) gerçekleştirdikleri ve 5 saat süren görüşmeye de değinen Akıncı, görüşmede ilerleme sağlandığını bunların ayrıntılarına giremeyeceğini belirtti.

Kıbrıs adasının bulunduğu coğrafyada çok sorunların bulunduğunu kaydeden Akıncı, Dünyanın ve Akdeniz bölgesinin iyi örneklere ihtiyacı olduğunu, Kıbrıs’tan gelecek iyi bir habere Avrupa Birliği kurumlarının da ihtiyacı bulunduğunu kaydetti.

Avrupa Birliği’nin Kıbrıslı Türklerle ilişkilerini geliştirmesi gerektiğinin altını çizen Akıncı, “Kıbrıs Türk toplumunun içinde bulunduğu duruma daha da katkı yapmaya başlamalılar, gelecekteki çözümle ilgili nasıl katkıda bulunabilirler diye düşünmeye başlamaları gerekir diye düşünüyorum” dedi.

“Bunlar, Kıbrıslı Türkleriyle her düzeyde daha iyi ilişkinin gelişmesi ve Kıbrıslı Türk toplumunun geleceğe hazırlanması, sadece Avrupa Birliği’nin bir partneri değil, bir parçası halinde gelmesini kapsar. Türk toplumunun hazır hale gelmesi ekonomik anlamda da daha iyi bir konuma gelmesi demektir” diyen Akıncı, görüşmeler devam ederken, AB’de yarışabilecek bir Kıbrıs Türk toplumu ve kurucu devletinin oluşturulması için “Avrupa Birliği’ne düşen görevlerin” de bulunduğunu söyledi.

AB’nin çözüm sürecine “müdahil” olmasına nasıl bakıldığının sorulmasına karşılık Akıncı, AB temsilcisinin sürecin içerisinde almasının doğru olmayacağını, sürecin kenarında durarak katkı koymasını istediklerini söyledi.

Daha önce var olan ancak son yıllarda eksik kalan bir uygulamanın devamını istediklerini de belirten Akıncı, “(İstenilen şeyin) Avrupa Birliği’nden bir temsilcinin müzakere sürecinin içerisinde değil kenarında durup, süreç ilerlerken kendilerinden istenen teknik konularda yardımcı olmasıdır. Sürece bu şekilde katkıda bulunmasıdır. Müdahil sözcüğü yerine belki de katkıda bulunmaları daha doğru bir tanımlama olabilir. Ama kesinlikle AB’nin, Birleşmiş Milletler sürecinin yerine geçmesi diye bir talep yoktur” dedi.

Juncker ile görüşmesinde, Kıbrıslı Rumlar’la varılacak olan antlaşmanın Avrupa Birliği’nde birincil hukuk olarak kabul edilmesi gerektiğini ifade eden Akıncı, “ Bulunacak çözümün gelecekte herhangi bir şekilde mahkemelerde delinmemesi için Avrupa hukukunun bir parçası olması gerekmektedir” dedi.

Akıncı, antlaşmanın Avrupa Hukuku’na dahil edilmesinin yollarının bulunduğunu, bu konuda AB’nin yardımcı olacağını düşündüğünü ifade etti.

Hellimin menşe adının tesciliyle ilgili olarak sorulan bir soruya karşılık Akıncı, “Dün liderler toplantısında da iki tarafın da kabul edebileceği bir formüle yaklaştığımızı söyleyebilirim. Müzakerecilerden ayrıntılarını daha da berraklaştırmalarını rica ettik. Avrupa Birliği’nin tutumu her iki tarafı da mutlu edecek bir formülasyon bulunması şeklindedir. Önümüzdeki günlerde bu konuda mesafe alacağımızı düşünüyorum. Belki Komisyon başkanı Kıbrıs’a gelinceye kadar bu konuda da net bir durum hasıl olur. Her iki topluma da iyi haberler verecek duruma geliriz” dedi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Avrupa Komisyonu Başkanı Juncker ile görüşmesinin “çok yararlı” geçtiğini söyledi.

Akıncı, dün gün içerisinde Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Birliği Komisyonu Başkan Yardımcısı Federica Mogherini ile de baş başa bir görüşme gerçekleştirdi.



Müzakereciler dün Eide’nin de katıldığı toplantıda bir araya geldi



Kıbrıslı Türk Müzakereci Özdil Nami ile Kıbrıslı Rum Müzakereci Andreas Mavroyannis dün, BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un Kıbrıs Özel Temsilcisi Espen Barth Eide’nin de katılımı ile gerçekleşen ve 4 saat süren görüşmede bir araya geldi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu’nun açıklamasına göre, dün sabah ara bölgede BM ofisinde bir araya gelen müzakereciler, önceki günkü liderler toplantısında ortaya konulan siyasi irade çerçevesinde verimli bir çalışma yaptılar.

Burcu, müzakerecilerin, daha önce açıklandığı gibi, bugün ve perşembe günü yeniden bir araya geleceklerini kaydetti.

Barış Burcu, “Adada kalışını uzatan BM Özel Danışmanı Espen Barth Eide, müzakerecilerin tempoyu artırarak, önümüzdeki hafta içinde dört kez bir araya gelmelerini planlamakta” dedi.



“Üç başlıkta ilerleme sağlandı ama daha epeyce yol kat edilmesi gerek”



Rum Fileleftheros gazetesi, Yönetim, Mülkiyet ve Toprak konularının görüşüldüğü önceki günkü liderler toplantısında, üç başlıkta ilerleme kaydedilmesine karşın daha epeyce yol kat edilmesi gerektiğine işaret etti.

Akıncı-Anastasiadis baş başa görüşmesinde görüş alış verişinde bulunulduğunu ve bunun içeriğinin detaylardan çok siyasi olduğunu kaydeden gazete önceki günkü görüşmenin sonucunun Müzakereciler Özdil Nami ve Mavroyannis tarafından kaydedileceğini yazdı.

Liderlerin önceki gün ele almaya başladığı Yönetim, Mülkiyet ve Toprak başlıklarının Temmuz sonuna kadar irdelenmesinin beklendiğine vurgu yapan gazete, Akıncı’nın görüşme sonrasında yaptığı açıklamaya “düşük perdeden konuştuğu aşikâr olsa da daha çok açıklayıcıydı. Yani iyi ortamı idame ettirirken çıtayı da yükseltmiyor” yorumunu getirdi.

Akıncı’nın görüştüğü Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz ve Komisyon Başkanı Jean Claude Juncker’in AB’nin Kıbrıs müzakerelerine müdahiliyetini gündeme getirmesinin beklendiğine işaret eden gazete Cumhurbaşkanı’nın “Çözümden sonra kurulacak federal devlet AB içerisinde olacak” sözünü öne çıkardı.



Davutoğlu: " Kıbrıs meselesi çözülmemişse bunun müsebbibi Türkiye ve Kıbrıs Türkleri değildir”



AK Parti Genel Başkanı ve TC Başbakanı Ahmet Davutoğlu, “Eğer bugün Kıbrıs meselesi çözülmemişse bunun müsebbibi Türkiye, Kıbrıs Türkleri değil, bunun müsebbibi Kıbrıs Türkleri'nin barış çabalarına cevap vermeyen Rum yönetimi ve onun arkasında duran AB ve uluslararası toplumdur” dedi.

Davutoğlu bugün AB sürecinde istedikleri yerde değilseler, gönül rahatlığıyla 14 yıl sonra bunun müsebbibinin Türkiye değil, stratejik vizyon eksikliği taşıyan Avrupa Birliği olduğunu söyleyebileceğini dile getirdi.

Başbakan Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Ülkemizin itibarını onurlu bir dış politika ile ayağa kaldırdık. Kıbrıs meselesinde tabuları yıkarken davamızın haklılığını da herkese gösterdik. AB sürecini, 'Tıkandı, bitti' denilen süreci doğru bir istikamete oturttuk. Bugün AB sürecinde eğer biz istediğimiz yerde değilsek, gönül rahatlıyla 14 yıl sonra söylüyorum, bunun müsebbibi Türkiye değil, stratejik vizyon eksikliği taşıyan Avrupa Birliği'dir. Biz her zaman gereğini yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Eğer bugün Kıbrıs meselesi çözülmemişse bunun müsebbibi Türkiye, Kıbrıs Türkleri değil, bunun müsebbibi Kıbrıs Türkleri'nin barış çabalarına cevap vermeyen Rum yönetimi ve onun arkasında duran AB ve uluslararası toplumdur. Eğer bugün Irak'ta hala barış gerçekleşmemiş ve çevreye bütün bu kriz yayılmışsa yine bunun müsebbibi hiçbir zaman Türkiye olmamıştır, biz her zaman başta Irak'ta olmak üzere bütün Ortadoğu'da barış için çaba sarf ettik."



Yorgancıoğlu: “Devraldığımızdan çok daha iyi bir noktaya getirdiğimiz bir hükümet idaresi bırakıyoruz”



Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, “gelecek yeni hükümete yüzlerinin akıyla bir miras devredeceklerini; kendi devraldıklarından çok daha iyi noktaya getirdikleri bir hükümet idaresi bırakacaklarını” söyledi.

Yorgancıoğlu, “Yerel gelirler ile yerel giderleri karşılayan bir bütçe dengesi kurmayı ilk kez bu hükümet döneminde başardık. Türkiye’den ek yardım almadan gerekli tüm ödemelerimizi kendi kaynaklarımızla yaptık ve 6 ay boyunca maaşları ödedik” dedi.

Bugüne kadar Meclis’i en çok çalıştırmayı başaranın da kendi hükümeti olduğunu ifade den Yorgancıoğlu, en fazla yasanın, yasal değişiklik ve düzenlemenin yapıldığı bir icraat dönemi geçirdiklerini, 22 ayda 113 yasa yaptıklarını söyledi.

Başbakan Yorgancıoğlu, hükümetin mart-haziran dönemi çalışma ve icraatlarını dün BRTK televizyonunda canlı yayımlanan programda anlattı. Yorgancıoğlu, konuşmasının başında, hükümetin yakında yeni bir yapılanmaya gireceğini ve Başbakanlık makamını Ömer Kalyoncu’ya devredeceğini hatırlattı.

Başbakanlığını yürüttüğü hükümetin, daha önceki hiçbir hükümetin el atmadığı konularda çalışmalar yaptığını ifade eden Özkan Yorgancıoğlu, “Yerel gelirler ile yerel giderleri karşılayan bir bütçe dengesi kurmayı ilk kez bu Hükümet döneminde başardık. Türkiye’den ek yardım almadan gerekli tüm ödemelerimizi kendi kaynaklarımızla yaptık ve 6 ay boyunca maaşları ödedik” diye konuştu.

Yorgancıoğlu, bugüne kadar Meclis’i en çok çalıştırmayı başaranın da kendi hükümeti olduğunu ve en fazla yasanın, yasal değişiklik ve düzenlemenin yapıldığı bir icraat dönemi geçirdiklerini, 22 ayda 113 yasa yaptıklarını söyledi.



Eide, Özgürgün ile görüştü



Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide, Ana muhalefet Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün ile görüştü.

UBP Genel Merkezi’nde gerçekleşen görüşmede, UBP Gazimağusa Milletvekili Hamza Ersan Saner de hazır bulundu.

Basına herhangi bir açıklama yapılmadı.



Denktaş müzakere süreci ile ilgili bilgilendirme istedi



Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP UG) Genel Başkanı Serdar Denktaş, siyasi partilerin müzakere süreciyle ilgili bilgilendirilmesini istedi.

Denktaş, yazılı açıklamasında, özlü konulara değinildiği belirtilen ilk toplantı öncesi ve sonrasında siyasi partilerin gelişmelerle ilgili olarak bilgilendirilmediğini, bunu “büyük bir eksiklik” olarak gördüklerini belirtirken “görüşme notlarının da Meclisimize on beş gün sonra gönderiliyor olması da göstermekte olduğumuz özene rağmen olumsuz yaklaşımlara neden olmaktadır” dedi.

Denktaş, “İlerlerken Bilgi De Verin” başlığını kullandığı açıklamasında şunları kaydetti:

“Demokrat Parti Ulusal Güçler olarak yakından takip etmeye çalıştığımız görüşme süreci ile ilgili olarak basınımıza yansıyan haberler bir taraftan halkımıza ümit verirken öte yandan gelişmelerden tamamen bihaber durumda bırakılmamız gelişmelerle ilgili soru işaretlerinin bünyemiz içerisinde çoğalmasına neden olmaktadır.

Cumhurbaşkanlığının yeni görüşmeci heyetinin -Özdil Nami dışında- tamamen yeni ve presodüre yabancı olmasından kaynaklandığını düşündüğümüz bu bilgilendirme eksikliğinin bir an önce giderilmesi gerekmektedir.”

Serdar Denktaş, özellikle mülkiyet ve toprak konularının halkın bütününü ilgilendiren hassas konular olduğuna işaret ettiği açıklamasında, yapılacak teklif ve yaklaşımların görüşme öncesinde mutlaka Mecliste temsil edilen siyasi partilerle paylaşılmasını istedi. Denktaş şunları ifade etti:

“Özellikle ‘Mülkiyet’ ve ‘Toprak’ konuları halkımızın bütününü ilgilendiren son derece hassas konulardır. Bu konularda ağzımızdan çıkacak her söz bağlayıcı olacak ve yapılacak olası herhangi bir yanlıştan dönülebilmesi son derece zor olabilecektir. Bu nedenledir ki, yapılacak teklifler ve yaklaşımlar görüşme öncesinde mutlaka Mecliste temsil edilen Siyasi Partilerle paylaşılmalıdır.”

Güven Artırıcı Önlemler açısından ise “daha gerçekçi girişimlerin ele alınması zarureti olduğu” görüşünü dile getiren Denktaş, “ Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu’nun vermiş olduğu son beyanat ortada durdukça ve bu konuda bir düzeltme yapılmadıkça, Eide'nin müjdelediği dini liderlerle görüşme yapılmasını doğru bulmamaktayız” ifadesini kullandı. Denktaş şöyle devam etti:

“Kurumlarımıza sahip çıkma hususunda gösterilen titizliğin vatandaşlarımızın tümü içinde gösterilmesini bekleme en doğal hakkımızdır. Ekonomik konular ile ilgili olarak geçmiş mutabakat zabıtlarında var olan yanlış ve eksikliklerin giderilip giderilmediği konusunda bilgi ihtiyacı hissetmekteyiz.

Gizlilik prensibine şapka çıkartmakla birlikte, görüşme sürecinde ve özellikle ikili görüşmelerde ele alınan hususlarla ilgili olarak siyasi partilerimizin bilgilendirilmemesi uygulamasının devam etmesi halinde bu uygulamaya tepki göstereceğimizi, amacımızın göreve yeni gelen Cumhurbaşkanımız Akıncı'yı eleştirmek olmadığını ancak hepimizi ilgilendiren son derece önemli olarak kabul ettiğimiz bu konuda istişare ortamını yaratmak olduğunu kamuoyunun bilgisine getiririz.”



Hadjigeorgiou: “Akıncı’ya saygım Anastasiadis’den fazla”



Avrupa Parlamentosu Sol grup üyesi AKEL Takis Hadjigeorgiou, ABHaber’e KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Brüksel ziyaretini değerlendirdi.

Mustafa Akıncı’nın Brüksel ziyaretini olumlu bulduğunun altını çizen Hadjigeorgiou,Akıncı gerçek bir Kıbrıslı gibi hareket ediyor kendisine olan saygım Anastasiadis’ten fazla dedi.

Takis Hadjigeorgiou, Mustafa Akıncı ne Türk ne Yunan yanlısı ‘Kıbrıs’lı görüşünü ortaya koydu.

Kıbrıs konusunda Akıncı-Anastasiadis arasındaki müzakerelerde iç sorunların halledileceğini umduğunu ifade eden Hadjigeorgiou,”Türkiye’yle garantiler, askerler ve yerleşim konusu nasıl çözülecek? Bence esas sorun bu” diye konuştu. (AB Haber)





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 40
Dün Tekil 2050
Bugün Tekil 866
Toplam Tekil 4079644
IP 3.15.174.76






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























18 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Hepiniz birer T rk Bayra s n z. Bayra lekelemeyin, kirletmeyin yere d rmeyin.
(Alpaslan T RKE )


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.001 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu