Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, “Kıbrıs Türk tarafı Rum tarafının müzakere masasına gelmesi için bedel ödemeyecektir. Rum tarafı çözüm konusunda samimiyse kalktığı masaya ön şartsız dönmelidir. Her türlü uyuşmazlığın çözümleneceği yer masadır” dedi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, 50 yılın ardından Rum tarafının Türk tarafıyla yetki ve zenginliği paylaşmaya ve iki kesimli federal bir vizyon çerçevesinde ortaklığa hazır olup olmadığına karar vermesinin zamanının geldiğini de vurguladı.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde düzenlenen “Uluslararası Boyutlarıyla Kıbrıs Meselesi ve Geleceği” konulu uluslararası sempozyumun açılışında konuştu.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs’la ilgili birçok uluslararası boyutun söz konusu olduğunu, tarihten bugüne adada yaşanan tüm gelişmelerin arkasında uluslararası stratejik çaba ve tutumların bulunduğunu ifade etti.

Kıbrıs’ın etrafındaki coğrafyada yaşanan çatışma ve gerginliklere dikkat çeken Eroğlu, ada etrafında hidrokarbon rezervlerinin keşfedilmesi, bölgedeki enerji kaynaklarına ilişkin gelişmelerin ve bunların ortaya çıkardığı çıkar örtüşmelerinin Kıbrıs konusunu oldukça etkilemeye başladığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs’ta Türk askerinin varlığı sayesinde huzur ve istikrarın bulunduğunu, iki devletin yan yana yaşadığını, yapılmaya çalışılanın iki devletin bir ortaklık çatısı altında buluşturulması olduğunu anlattı.





BAF’TAKİ ARAZİSİNE PİLE’DE YAŞADIĞI GEREKÇESİYLE SAHİP OLAMAYACAK



Kendisine miras kalan Güney Kıbrıs’taki üç mülke yönelik olarak Rum Yüksek Mahkemesine başvuru yapan 55 yaşındaki bir Kıbrıslı Türkün başvurusunun reddedildiği belirtildi.

Politis gazetesi, söz konusu Kıbrıslı Türk’ün, Baf’a bağlı Poli doğumlu olduğunu,

annesine ait 3 mülkün 2011 yılında kendisi üzerine geçtiğini bunun akabinde ise bu mülkleri kullanmasına izin verilmesi amacıyla Kıbrıs Türk Malları Vasiliğine başvurduğunu ancak bunun reddedildiğini ve konunun yargıya taşındığını belirtti.

Gazete Rum Yüksek Mahkemesi’nin kararlarına dayanarak Kıbrıslı Türk’ün temel argümanlardan birinin, “Kıbrıs Türk Malları Vasiliği’nin, ilgili kararı hukuki bir yanılgı içerisinde aldığını, Vasilik tarafından mülkünün kullanılmasını haklı gösteren, kendisinin Güney Kıbrıs’ta malı bulunan Kıbrıslı Türk olarak addedilmesinin, Pile sakini olması nedeniyle, mümkün olmadığı” yönünde olduğunu yazdı.

Böylece Baf’taki mülk kendi malı olduğu halde Pile’de yaşadığı gerekçesi ile söz konusu kişiye verilemeyeceği kararlaştırıldı.



KIBRISLI TÜRK PROF. MUSTAFA CAMGÖZ’DEN ÇIĞIR AÇACAK TEDAVİ





Londra Imperial College’de kanser tedavisinde çığır açacak bir tedavi yöntemi geliştiren ve kanserin dağılmasını önleyici yeni nesil bir ilaç keşfeden dünyaca ünlü Kıbrıslı Türk Prof. Mustafa Camgöz, laboratuvar testlerini tamamladı. Camgöz, klinik deneylere başlamaya hazırlanıyor.

Tıpta devrim niteliği taşıyan buluşuyla ilgili geldikleri aşamayı HALKIN SESİ’ne açıklayan Camgöz, ilk denemelerini en hızlı yayılan kanser türleri üzerine yapacaklarının bilgisini verdi ve kanserin geri dönüp dönmeyeceğini görmek için en az üç yıl beklemek gerektiğini söyledi.

Tıp dünyasında beş yılda yeni bir ilaç yapmanın mucize olduğuna dikkat çeken Prof. Camgöz, “Patenti aldık, tüm dünyadan da kabul gördü. Hedefimiz, beş yıla kadar kanserin dağılmasını engellemektir” dedi. (Halkın Sesi)