Dışişleri Bakanlığı, ada çevresinde bulunan ve her iki halkın ortak malı olan doğal kaynakların değerlendirilmesi çalışmalarının, kapsamlı bir çözüme ulaşılana kadar tek yanlı girişimler yerine, Kıbrıs Türk tarafının halen geçerli olan 2011 ve 2012 yıllarındaki önerileri temelinde işbirliği çerçevesinde yürütülmesinin en doğru yol olduğunu bildirdi.

Açıklamada, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Enerji, Ticaret, Sanayi ve Turizm Bakanı’nın 25 Kasım 2014 tarihinde Yunan ve Mısırlı muhatapları ile Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon kaynaklarına ilişkin gerçekleştirdikleri görüşme sonrasında bir ortak açıklama yaptıkları hatırlatıldı.

Açıklamada, “GKRY’nin, Kıbrıs Türk halkının temsil edilmediği bir platformda atmakta olduğu bu adımlar ve devam eden tek yanlı girişimleri, Rum liderliğinin, Kıbrıs Türk halkının hidrokarbon kaynaklarındaki eşit ve asli haklarını göz ardı etmekten vazgeçmediğini ve bu hususu gerekçe göstererek terk etmiş olduğu müzakerelerin yeniden başlamasını öncelikleri arasında görmediğini düşündürmektedir,” denildi.

Dışişleri açıklamasında, Kıbrıs adasının iki eşit ortağından biri olan Kıbrıs Türk halkının adanın deniz yetki alanındaki mevcut doğal kaynaklarda eşit ve asli hakları bulunduğu, ayrıca hidrokarbon kaynaklarının araştırılması, çıkarılması ve işletilmesine ilişkin tüm kararların alınmasında Rum liderliği kadar söz sahibi olduğu vurgulandı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Ada çevresinde bulunan ve her iki halkın ortak malı olan doğal kaynakların değerlendirilmesine ilişkin çalışmaların, kapsamlı bir çözüme ulaşana kadar tek yanlı girişimler yerine, Kıbrıs Türk tarafının halen geçerli olan 2011 ve 2012 yıllarındaki önerileri temelinde bir işbirliği çerçevesinde yürütülmesinin en doğru yol olduğu kanaatindeyiz.

Bu hedef doğrultusunda, Kıbrıs Türk tarafı olarak beklentimiz Kıbrıs Rum tarafının bugüne kadar sağlanan ilerlemelere saygı duyarak 11 Şubat tarihinde iki liderin üzerinde mutabık kaldığı ortak açıklama metninde de ifade edildiği şekilde yapılandırılmış müzakerelere süratle ve herhangi bir önkoşul olmadan yeniden başlaması olmaya devam etmektedir.”



TÜRKİYE’NİN AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI VE BAŞMÜZAKERECİ VOLKAN BOZKIR KKTC’DE TEMASLARDA BULUNACAK



Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, dün akşam KKTC’ye geldi.

Bozkır, ziyaretinde Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Meclis Başkanı Sibel Siber ve Başbakan Özkan Yorgancıoğlu tarafından kabul edilecek; Dışişleri Bakanı Özdil Nami’nin yanı sıra Kıbrıs Türk Sanayi Odası ve Kıbrıs Türk Ticaret Odası temsilcileriyle görüşecek.

Ziyareti sırasında Kıbrıs sorunu, ikili ilişkiler ve AB müzakere süreci hakkında görüş alışverişinde bulunacak olan Bozkır, başkent Lefkoşa’da şehir turu yapacak ve Lokmacı Sınır Kapısı’nı da ziyaret edecek.



TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NDEN KAYIP ŞAHISLAR KOMİTESİ’NE 100 BİN DOLAR



Türkiye Cumhuriyeti, Kıbrıs’taki kayıpların bulunması için çalışmalarını sürdüren Kayıp Şahıslar Komitesi’ne 100 bin dolar bağışladı.

TC Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça, bağış çekini bugün kendisini ziyaret eden Kayıp Şahıslar Komitesi Kıbrıslı Türk Üyesi Gülden Plümer Küçük’e sundu.

Küçük, komitenin, AB tarafından sağlanan senelik 2.5 milyon Euro civarında bir bütçesi olduğunu ve bunun Kıbrıslı Türklere yapılan 259 milyon Euro’luk mali yardım kapsamında iki toplumlu çalışmalar için ayrılan bölümden verildiğini dile getirdi. Küçük, komitenin çalışmalarını hızlandırabilmek için bütçelerini 3.5 milyon Euro civarında tutmak istediklerini de anlattı.

Aradaki farkı değişik ülkelerin bağışlarıyla kapattıklarını kaydeden Küçük, en büyük destekçilerinin Türkiye olduğunu söyledi.



AKEL: “KIBRIS VE HALKI İÇİN ÇOK KRİTİK DÖNEMDEYİZ”



AKEL, Rum Başkanlık Köşkü’nün Kıbrıs sorunundaki icraatlarından ve bir stratejisi olmamasından derin kaygı duyduğunu açıkladı.

Güney Kıbrıs’ta yayınlanan Fileleftheros gazetesi, AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun “Kıbrıs ve halkı için çok kritik bir dönemdeyiz. Kıbrıs sorununda gelişmeler çok olumsuzdur ve çözüm perspektifi açısından büyük endişelere neden oluyor” vurgusu yaptığını yazdı.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’i, y net bir stratejiye sahip olmamakla eleştiren Kiprianu, “tutarlılığımız yok, önceliklerimiz önem sırasına göre sıralanmış değil” dedi.

Kiprianu, Başkan Anastasiadis’i Kıbrıs sorununun çözümü hedefiyle özlü müzakerelerin yeniden başlama perspektifini yaratacak inisiyatifler almaya çağırıyoruz.





RUM PARTİLERİNDEN EIDE’NİN “EŞİT MESAFE YAKLAŞIMINA” TEPKİ YAĞDI



BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin Alithia gazetesinde yayınlanan söyleşisine Rum muhalefet partilerinden tepki yağdı.

Kıbrıslı Türkler’in hiçbir koşulda kendileri ile eşit tutulmasını hazmedemeyen Rumlar, Eide’nin Eşit Mesafe yaklaşımından hoşlanmadılar. Alithia gazetesinin haberine göre, EDEK partisinin, Türkiye’yi Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri nedeniyle eleştirmek yerine Türkiye’nin de, Rum Yönetimi’nin de hakkı olduğunu söyleyen Eide’nin eşit mesafe yaklaşımını eleştirdiğini yazdı.

Ekologlar ve Çevreciler Hareketi, de Eide’nin önceki günkü açıklamasında, “Kıbrıslı Türkler de ülkenin doğal zenginliğinin gelecekteki yönetiminde söz hakkı istiyor” diyerek, Türkiye’nin hidrokarbon konusundaki faaliyetlerini haklı göstermeye çalıştığını belirterek bundan “şaşkınlık” duyduğunu ifade etti. Çevreciler Eide’yi Türkiye ile sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti”ni eşitlememeye dikkat etmesi” konusunda uyardı.





“KIBRIS AVRUPA ÜNİVERSİTESİ” ÖĞRETİM ÜYESİ KASİMERİS: “HEPİMİZ IRKÇIYIZ”



“Kıbrıs Avrupa Üniversitesi” Öğretim Üyesi Hristos Kasimeris, ırkçılığın sadece Güney Kıbrıs’ta değil, tüm Avrupa ülkelerinde olduğunu söyledi.

Fileleftheros gazetesinin haberine göre Kasimeris, “Kıbrıs Avrupa Üniversitesi”nin yaptığı son araştırmaya dayanarak, Güney Kıbrıs’ta genel olarak bir yabancı fobisi ve ırkçı tutum bulunduğunu; Rumların, yabancı ülkelerden Güney Kıbrıs’a yaşamak için gelenlerin, Rum ekonomisine iyi bir yansıma yapmadığı zihniyetinde olduğunu kaydetti.

Kasimeris, Rumların ırkçı eğilimlerinin, yabancıların Kıbrıs kültürel hayatının ve geleneklerinin değerini düşürdüğüne inanmasından kaynaklandığını iddia etti.



RUM BASININA GÖRE PEGASUS HAVA YOLLARI ADAYA EN ÇOK YOLCU TAŞIYAN HAVA YOLU ŞİRKETİ



Kıbrıs genelinde, adaya en çok yolcu taşıyan hava yolu şirketinin Pegasus Hava Yolları olduğu bildirildi.

Fileleftheros gazetesi “Kıbrıs’a Gelen Yolcuların Yüzde 15’i Pegasus’la” başlığıyla aktardığı haberinde, adaya en çok yolcu taşıyan hava yolu şirketleri sıralamasında Pegasus Hava Yolları’nın birinci sırayı aldığını; “Kıbrıs Hava Yolları” (Cyprus Airways) ile Türk Hava Yolları’nın (THY) ikinci ve üçüncü sırada geldiğini yazdı.



LARNAKA’DA OSMANLI DÖNEMİNE AİT SU HATTI ORTAYA ÇIKARILDI



Larnaka’da “Pallas Meydanı”nda yapılan düzenleme çalışmaları sırasındaki kazılarda Osmanlı dönemine ait su boru hattı ortaya çıkarıldı. Hala çalışan hattın tamir edilerek, kullanılacağı bildirildi.

Politis “Pallas Meydanı’nda Osmanlı Dönemi Boru Hattı Bulundu” başlıklı haberinde, çalışmalar sırasında bulunan hattın, Rum Eski Eserler Dairesi ekibince incelendiğini yazdı. Osmanlı döneminde inşa edilen hattın, üzerinde Panoriu isimli merkezin bulunduğu “Dromolakça”daki (Mormenekşe) kaynaklardan, su kemerleri aracılığıyla Larkana’ya su taşıyan hattın bir parçası olduğu saptandı.