Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile görüşmek ve BM Genel Kurul çalışmaları çerçevesinde çeşitli temaslarda bulunmak amacıyla bugün New York'a gidiyor.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, 27 Eylül Cumartesi günü, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile biraraya gelecek.

Öte yandan, Eroğlu, New York temasları çerçevesinde, İslam İşbirliği Teşkilatı Başkanı İyad Medeni ile de görüşecek. Cumhurbaşkanı ayrıca, çeşitli ülke temsilcileriyle de biraraya gelecek.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, ayrıca, 26 Eylül Cuma günü, dünyanın önde gelen üniversitelerinden Columbia Üniversitesi’nde “Kıbrıs” konusunda konferans verecek.

Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun temaslarını tamamlamasının ardından 29 Eylül Pazartesi günü KKTC’ye dönmesi planlanıyor.



DIŞİŞLERİ BAKANI NAMİ, AB GENİŞLEME KOMİSERİ FÜLE'YLE GÖRÜŞTÜ



Dışişleri Bakanı Özdil Nami, AB Komisyonu'nun genişleme ve komşuluk politikasından sorumlu üyesi Stefan Füle'yle bir araya geldi.

Görüşmenin ardından AA muhabirine konuşan Nami, AB Komisyonu'nun gelecek ay yayınlayacağı ilerleme raporunda, "Kıbrıs sorunu bağlamında Türkiye'den haksız taleplerde bulunmaması gerektiğini" vurguladı.

Özdil Nami, "İlerleme raporlarında maalesef bugüne kadar Türkiye'den hakkaniyete sığmayan talepler olduğunu görüyoruz. Örneğin Türkiye'den, sadece Rumlardan oluşan, meşru olmayan bir Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetiyle ilişkilerini normalleştirmesi talep ediliyor. Halbuki bu zaten Kıbrıs sorununun özü. Bu tür taleplerin yapılması, Kıbrıs sorununu bilmemekle sanki bu sorun yokmuş gibi davranmakla eş anlamlıdır" dedi.

Nami, "Rumlar AB'yi koz olarak kullanabileceklerine inandıkları sürece bunu mutlaka denemeye devam edeceklerdir. Önemli olan, Almanya, Fransa ve İngiltere başta olmak üzere AB üyelerinin buna ne kadar fırsat tanıyıp tanımayacaklardır. Eğer 'Türkiye'nin üyelik sürecini engellemek için Kıbrıs sorununu canlı tutma' diye bir niyet varsa o zaman Rumların bu tip tavırlarının önü arkası kesilmeyecektir" tespitinde bulundu.

AB başkentlerinin büyük resmi görerek Rumların engelleyici politikalarına set çekmesi gerektiğini ifade eden Nami, şöyle konuştu:

"Kıbrıs sorununun çözümü son derece hayati önem taşımaktadır. Kıbrıs sorununun çözüldüğü bir ortamda Türkiye'nin AB sürecinde önüne çıkarılan birçok engel kalkacak ve Türkiye-AB ilişkileri bugünkünden çok daha sağlıklı ve ileri bir noktaya taşınacaktır. Bölgedeki hidrokarbon kaynakları Türkiye'nin, Kıbrıs'ın ve belki İsrail ve Mısır gibi ülkelerin bir işbirliği ortamına dönüşecek ve (AB için) bir alternatif enerji kaynağının ve hattının oluşmasına vesile olacak. Batı'nın istikrar ve ekonomik gücü Ortadoğu'ya daha iyi yansıtılabilecek ve Batı'nın bölgedeki birçok istikrarsızlığa müdahale yeteneği çok daha artacak. Böyle bir senaryo mümkündür ve bunun kilit taşı Kıbrıs'tır."

Öte yandan, Kıbrıs sorununun çözümünde Türk tarafının üzerine düşeni yaparken, Rum tarafının engelleyici pozisyonunu sürdürdüğüne dikkati çeken Nami, AB'nin dar vizyonla hareket etmek yerine Rum tarafını çözüme teşvik etmesi gerektiğini dile getirdi.



ÖZERSAY: “KARARLI DURUŞ BEKLİYORUZ”



BM Genel Kurul toplantısı öncesi konuşan, Müzakereci Kudret Özersay, yapılacak temasların önemini vurgulayarak uluslararası topluma seslendi ve “Artık saman alevi gibi sönüp kaybolan girişimler değil, somut ve bu belirsizliği bitirmemize yardımcı olacak kararlı bir duruş görmek istiyoruz” dedi.

Aylardır şimdi başlayan aşamaya geçmek için uğraş verildiğini kaydeden Özersay, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs yeni Özel Danışmanı Eide’nin sürece adrenalin etkisi yaptığını ifade ederek, “Bundan sonra çözüm iradesi varsa konuları zor da olsa bağlamamak için bir neden yok. Eğer muhatabımızda çözüm yönünde bir irade eksikliği varsa da bunun net ve görünür şekilde test edilmesi mümkün olacak” şeklinde konuştu.

Kazan-kazan anlayışıyla konuları bağlamaya dönük gerçek anlamda müzakerenin yapılacağı yeni bir aşamaya geçildiğine işaret eden Özersay, “böyle önemli bir eşikte New York’ta gerek BM’nin gerekse dünyanın diğer önemli aktörlerinin üst düzey yetkilileriyle yapılacak olan temasların çok önemli” olduğunu kaydetti. (KIBRIS POSTASI)



BARIŞ GÜCÜ’NÜN YENİ KOMUTANI TÜMGENERAL KRİSTİN LUND: “KOMUTANLAR DA BULUŞMALI”



Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün (UNFICYP) yeni Komutanı Tümgeneral Kristin Lundi Güvenlik Kuvvetleri Komutanı(GKK) Tümgeneral İlyas Bozkurt ve Rum Milli Muhafiz Ordusu (RMMO) Komutanı Korgeneral Yeorgios Basiakulis ile birlikte, üçü arasındaki güveni artırmak için neler yapılabileceği üzerinde çalışılması gerektiğini söyledi.

Komutanlar arasındaki karşılıklı güvenin önemine işaret eden Lund, “Şahsi görüşüm, bizim arada haberci olmamız yerine, komutanların birbiriyle konuşmasıdır, bu önemlidir” dedi. (KIBRIS)



“ULUSLARARASI BARIŞ GÜNÜ” ARA BÖLGEDE KUTLANDI



“21 Eylül Uluslararası Barış Günü”, Lefkoşa’da ara bölgedeki Dayanışma Evi’nde “insanların barış hakkı” temasıyla düzenlenen etkinliklerle kutlandı.

Çocuklara yönelik etkinliklerin de yer aldığı etkinlikte, 3 ayrı dilde barış temalı masallar okundu.

Masal aktivitesinin ardından düzenlenen “Dünyanın barışa boyanması” projesi kapsamında çocuklar resim çizdi.

Çizilen resimler, önümüzdeki günlerde, Şili ve Hindistan’da sergilenecek. Kutlamalar sırasında ayrıca Filistinli Çocukların Sıkıntılarını Giderme Fonu (PCRF) için bir bağış platformu oluşturuldu.

“İnsanların barış hakkı” temasıyla düzenlenen etkinlikler çerçevesinde ayrıca, İki Toplumlu Koro konseri, Barış İçin Dans Grubu gösterisi, Hiphop performansı ve bazı müzik gruplarının konserleri yer aldı.

Davetlilerin kendi yiyeceklerini götürdüğü ve diğer katılımcılarla paylaştığı “Barış İçin Evrensel Ziyafet” etkinliği de yer aldı.