BASIN BÜLTENİ EROĞLU: “ANASTASİADİS MASAYA KÖY İSİMLERİYLE GELİYOR” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ EROĞLU: “ANASTASİADİS MASAYA KÖY İSİMLERİYLE GELİYOR”
Tarih: 04.09.2014 > Kaç kez okundu? 1824

Paylaş


Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, toprak konusunun bütün konular anlaşıldıktan sonra konuşulacağını ancak Rum lider Anastasiadis’in müzakere masasına kendilerine verilmesini istediği köy isimleriyle geldiğini, bu isimlere bakıldığında haritanın zaten ortaya çıktığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Eroğlu bugün CNN Türk’te “Günlük” isimli programın canlı yayınına katılarak, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC ziyareti ve Kıbrıs konusundaki son gelişmelerle ilgili soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Eroğlu, Rum lider Anastasiadis’in 24 Temmuz’da müzakere masasını terk etmesi olayıyla ilgili bir soru üzerine “Liderlerin önerileri arasında uzlaşma noktalarının arandığı bir sırada Anastasiadis’in sadece kendi isteğinin olacağına ilişkin bir anlayış sergilemeye başladığını” belirtti. Cumhurbaşkanı Eroğlu, “Anastasiadis’in geçmişte sağlanan yakınlaşmaların hiçbirini kabul etmek istemediğine” de dikkat çekti.

Eroğlu şöyle devam etti:

“Anastasiadis müzakerelere sıfırdan başlamak istiyor. 24 Temmuz’daki tartışma böyle başlamıştır. Kendisinin önerisine mukabil öneri sunduğumuzda öfkeleniyordu. O gün de öfkelendi. Ben kendisine ‘sesini yükseltmekle bir yere varamayız. Size sunduğumuz öneriye cevap verin’ dedim. Daha sonra kendisi bir öneri sundu. Ben de şöyle değil böyle olursa çok daha iyi olur dedim. Bu verdiğim cevaba canı sıkılarak kulaklığını masaya vurdu ve masadan kalkıp ayrıldı. Hatta, ekibi kendisini zor yetişti. Biz bunu kamuoyuyla paylaşmadık. Çünkü biz müzakerelerin sonuç alıcı bir şekilde devamından yanayız.”

“2 Eylül’de görüşme olacaktı. Görüşme niye gerçekleşmedi” şeklindeki soruya ise Eroğlu, müzakerecilerin geçtiğimiz günlerde bir araya geldiğini hatırlattı ve Rum Müzakereci Mavroyannis’in Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın KKTC ziyareti nedeniyle görüşmeyi ertelemek istediğini belirtti.

“Biz bunu kabul etmedik. İki konu arasında bir bağlantı kurmadık. Erdoğan’ın konuşmalarını takip edip ona göre bir tavır belirleyecekler gibi bir hava belirlediler. Bu mümkün değil” diyen Eroğlu, daha sonra BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi’nin devreye girdiğini söyledi.

Özel Temsilcisi Lisa Buttenheim’ın New York’tan Kıbrıs’a dönüşünün ertelendiğini, Buttenheim’ın ada dışındayken görüşme yapılmasının mümkün olmadığını söyleyen Eroğlu, şöyle devam etti:

“Genel Sekreter’den gelen rica ve bir de yeni atanan Kıbrıs Özel Danışmanı Eide’nin 5 Eylül’de Kıbrıs’a geleceğini de dikkate alarak Genel Sekreter’in erteleme önerisini kabul ettik. Eide’nin randevu talebi de vardır. Randevuyu verdik… 5 Eylül’de görüşeceğiz. Biz bunları müzakerelerin devamı için kabul ediyoruz. Biliyorsunuz ben seçildiğimde BM Genel Sekreteri’ne bir mektup yazarak müzakerelere kaldığı yerden devam edeceğimi söyledim. Ancak Rum lider ortak açıklama metnini öne sürdü ve 1 yıl müzakerelerin başlaması için bekledik. Şimdi ise başka bahaneler ortaya koyuyor. Biz de müzakerelerin devam etmesi için bunları sineye çekiyoruz. Ama bunun da bir sonu vardır."

“Rum lider Anastasiadis niye zaman kazanmaya çalışıyor” şeklindeki bir soruya ise Cumhurbaşkanı Eroğlu, eski Rum lider Hristofyas ile hem kendisinin, hem de kendisinden önce İkinci Cumhurbaşkanı Talat’ın müzakere ettiğini hatırlattı.

Anastasiadis’in seçildikten sonra Annan Planı’na evet diyen bir kişi olarak dış dünyada umut yarattığını anımsatan Eroğlu, “Ama bu umudu kendi menfaatleri doğrultusunda kullanma planları yapmıştır. Hatta kampanya döneminde bile kendisine destek veren DİKO’ya, Annan Planı gibi bir planı kabul etmeyeceğini ve bunun gündemden düştüğünü ifade etmiştir” dedi.

Bunun yanında seçildikten sonra Rum Ulusal Konseyi’ne uzun bir mektup yazarak konseyin yüzde 75’inin kabul etmeyeceği bir öneriyi sunmayacağı gibi, gelen bir öneriyi de kabul etmeyeceği sözü verdiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, şöyle devam etti:

“Eskiden Rum Ulusal Konseyi tavsiye nitelikli kararlar alırken, Anastasiadis’in bu tavrından sonra karar veren bir şekle büründü. Bugün, Annan Planı’na evet demiş olmanın avantajını halen daha kullanmaya çalışırken, masadaki tavırlarını da dünyadan saklamaya çalışıyor.

AB üyesi olmanın, tanınmış bir devletin başkanı olmanın ve batı yanlısı bir lider olmanın avantajını kullanarak masada ayak sürümektedir. Masaya, Türk tarafının kabul etmeyeceğini bildiği öneriler sunuyor. Bu da yeni bir taktiktir. Biz karşılıklı alı-ver’lere geçelim diyoruz.

Buna karşılık bize ‘özellikle Güzelyurt bana verilmezse müzakerelere devam etmem’ diyor.

Toprak konusunu gündeme getirmiştir. Biliyorsunuz toprak en son konuşulacak konudur. Ama masaya köy isimleri getiriyor. Bu isimlere baktığınızda zaten harita ortaya çıkıyor. Ne, Türkiye’den gelip vatandaşımız olanların vatandaşlıklarını kabul ediyor, ne garantileri kabul ediyor, ne de dönüşümlü başkanlığı...”

Eroğlu, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ile uyuşmadığınız noktalar var mı? Yapılan açıklamalar Ankara-Lefkoşa fikir birliğini yansıtıyor mu? Bir de, sabrın sınırı var dendi. Bunu siz de söylediniz. O sabrın sınırı nedir?” yönündeki soruya ise şöyle cevap verdi:

“Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’la baş başa bir saati aşan bir yemek yedik. Çok detaylı bir şekilde kendisine müzakerelerde devam eden, ortaya konan önerilerle ilgili bilgiler verdim.

KKTC’nin geleceğiyle, halkımızın beklentileri ile ilgili görüşlerimizi anlattım. Ekonomik sorunlarının aşılması konusunda da kendisiyle samimi istişarelerde bulundum. Fikir ayrılığımız yoktur. Görüş birliğimiz vardır.

Özellikle Cumhurbaşkanı seçildikten sonra ilk ziyaretini KKTC’ye yapması bana göre dış dünyaya özellikle de komşularımıza önemli mesajlar vermiştir. Anastasiadis’in ‘Erdoğan cömert adamdır. Seçildikten sonra çok daha hızlı çözüme gideceğiz’ sözlerinin ardından gelen bu açıklamalar sanırım Rumlarda hayal kırıklığı yaratmıştır.

Kıbrıs davasının, her iki devletin, KKTC ve Türkiye’nin milli davası olduğu dikkate alınırsa, bizim bu konuda ayrımız gayrımız yoktur. Ben Sayın Cumhurbaşkanı ile çok samimi bir diyalog içinde oldum. Ve ortaya koyduğum görüşlerde hemfikir olduğumuzu samimi bir şekilde ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür ettim.”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bulunacak çözümün iki devlet esasına dayalı olacağını vurgulamasının öneminin de altını çizdi.

Eroğlu, “Biliyorsunuz biz Rumların iddia ettiği gibi ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devamından yana değil yeni bir ortaklıktan bahsediyoruz. İki kurucu devletin oluşturacağı yeni bir devlet kurmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.



TÜRKİYE’NİN AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI VE BAŞMÜZAKERECİ BOZKIR: “MESELENİN ÇÖZÜLEMEMESİNDE, SORUNUNUN DEVAMINDAN ‘EKMEK PARASI’ KAZANAN KİŞİLER ETKİLİ”



Türkiye’nin Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Kıbrıs sorunuyla ilgili değerlendirmede bulunarak, "Bu sorun bugün çıkmış olsa belki de çok kısa sürede çözülürdü," dedi. Bozkır, meselenin çözülememesinde, sorununun devamından "ekmek parası" kazanan kişilerin etkili olduğunu söyledi.

Bozkır, "BM'de, ülkelerin hariciyelerinde, sivil toplumlarda ve bundan nemalanan, toplanan paraları yönlendiren bir kesim var ve hakikaten Kıbrıs sorununun çözülmesini arzu etmiyor. Onun dışında maalesef Kıbrıs'ta yaşayan Kıbrıslı Rumlar da bir anlamda kimliklerini bu sorunun devamına bağlamış vaziyetteler" dedi.

Bozkır, NTV'de katıldığı programda, Kıbrıs'ta Türk ve Rum tarafları arasında yürütülen müzakereler ve Kıbrıs sorununa da değindi.

Dünyada bütün duvarların yıkıldığını ve tel örgülerin kaldırıldığını belirten Bozkır, ancak Kıbrıs'ta adanın baş şehrini ikiye bölen duvarın ve tel örgünün var olmaya devam ettiğini dile getirdi.

AB üyeliği konusunda yürütülen müzakerelerde yeni fasılların açılmasının "Maraş konusu" ve "Gazimağusa Limanı'nın açılması" gibi Kıbrıs'la ilgili çeşitli şartlara bağlanma girişimlerine de değinen Bozkır, "Biz hiçbir zaman toprak konusunu fasıllarla bağlantılı hale getirmedik ve bu da söz konusu değil" ifadesini kullandı.

"Herhangi bir sorunun çözümünde ortak çıkarlar, bölgesel çıkarlar bazen tabloyu değiştirecek etki yaparlar" diye konuşan AB Bakanı Bozkır, doğalgaz ve su faktörünün ABD gibi önemli bir ülkenin ilgisini bölgeye çektiğini belirtti. Bozkır, "Kıbrıs müzakereleri belli bir noktaya doğru eğer yönelebildiyse ABD'nin çok önemli bir katkısı oldu" ifadesini kullandı.

Bozkır, bakanlığı döneminde Türkiye'nin AB üyeliğiyle ilgili hangi konulara odaklanacağını aktarırken de "Yapacağımız ilk önce fasıl açmaktan çok, fasıl açılırsa da açılır, bu karşılıklı mesajları yan yana getirip yeni bir enerji yaratmak ve bu enerjiyi Türkiye'ye estirip Türkiye'de ilerleme kaydetmek" değerlendirmesinde bulundu.

"Fasıl açmanın önemi o faslın açıldığı katılım konferansıdır" diyen Bozkır, şunları kaydetti:

"Katılım konferansında beş fasıl da açsanız, üç fasıl da açsanız, bir fasıl da açsanız o katılım konferansı yapılıyor neticede. Katılım konferansı fasıl açmaktan daha önemlidir. Neden önemlidir. AB'nin siyasi taahhüdünü, müzakerelere devam beyanını bir kere daha teyit ettiği, oy birliği ile teyit ettiği bir mekanizmadır."

Bozkır, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın KKTC’ye yaptığı ziyaretin Yunanistan Dışişleri Bakanlığı tarafından "yasa dışı" olarak nitelendirilmesiyle ilgili Türkiye'nin uzun yıllardır Türkiye-Yunanistan ilişkilerini propaganda malzemesi olmaktan çıkardığını ve bir komşusu olarak Yunanistan'la çok iyi ilişkiler kurmayı arzu ettiğini söyledi.

"Geçmişte yaşadığımız bütün sıkıntıları sayfayı çevirip geride bırakmak istiyoruz" diyen Bozkır, ancak Yunanistan'ın iç politikasının bu tür gelişmelere eski tepkileri vermeye devam ettiğine işaret etti.





KAŞİF İSTANBUL’DA İNTERNET YÖNETİŞİM FORMUNA KATILDI



Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Ahmet Kaşif, İstanbul'daki temaslarına başladı. Bakan Kaşif, ilk olarak 9. İnternet Yönetişim Formu’na katıldı.

TC Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan'ın davetlisi olarak İstanbul’a giden Kaşif, “Ekonomik Kalkınma için Kapasite Geliştirilmesi” teması ile düzenlenen Üst Düzey Liderler toplantısının ardından Bakan Elvan ile bir araya gelecek.





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 49
Dün Tekil 1947
Bugün Tekil 1183
Toplam Tekil 4077911
IP 18.217.144.32






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























17 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Tanr nasip eder, mr m vefa ederse; Musul, Kerk k ve Adalar geri alaca m. Selanik de dahil Bat Trakya'y T rkiye hudutlar i ine kataca m.
(Mustafa Kemal ATAT RK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.192 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu