BASIN BÜLTENİ: BAŞBAKAN YORGANCIOĞLU: “YENİDEN GÜNDEME GELEN ÇÖZÜM FIRSATININ YİTİRİLMEMESİ GEREKİR” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ: BAŞBAKAN YORGANCIOĞLU: “YENİDEN GÜNDEME GELEN ÇÖZÜM FIRSATININ YİTİRİLMEMESİ GEREKİR”
Tarih: 10.05.2014 > Kaç kez okundu? 1865

Paylaş


Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, Annan Planı döneminde kaçan çözüm fırsatının bugün Doğu Akdeniz’de bulunan zengin yer altı kaynakları nedeniyle yeniden gündeme geldiğini ve bu fırsatın da yitirilmemesi gerektiğini söyledi.

Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, dün, KKTC’de bulunan TC Dışişleri Bakanlığı yeni meslek memurlarını kabul etti.

Başbakan Özkan Yorgancıoğlu meslek memurlarını, ambargo ve izolasyonlar altında bulunan ülkede yaşanan siyasi ve ekonomik sıkıntılar, Kıbrıs sorunu, Annan Planı ile sorunun çözümü yönünde geçmiş yıllardan bugüne yürütülmekte olan çözüm süreci hakkında bilgilendirerek Annan Planı döneminde kaçan çözüm fırsatının bugün Doğu Akdeniz’de bulunan zengin yer altı kaynakları nedeniyle yeniden gündeme geldiğini ve bu fırsatın da yitirilmemesi gereğine vurgu yaptı.



MECLİS BAŞKANI SİBER: “LİDERLER MASA BAŞINDA ÇÖZÜM YAPAR AMA BARIŞI HALKLAR YAPAR”



Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, “Kıbrıs’ta çözüm bulunacak ve çözüm de iki toplumlu olacak. İki toplum lideri görüşüyorsa, o zaman diğer toplum nerde? Bir tek lideri dinleyerek, çözüme ulaşmak ne derece sağlıklı? Biz diyoruz ki, liderler masa başında çözüm yapar ama barışı halklar yapar. Dolayısıyla toplumun temsil edildiği ve iradenin temsil edildiği yer meclistir” dedi.

Dışişleri Bakanlığı Konferans Salonu’nda gerçekleşen TC Dışişleri Bakanlığı yeni meslek memurlarını kabulünde yaptığı konuşmada, Meclis Başkanı Sibel Siber Meclis olarak lobicilik faaliyetlerini yürütürken, uluslararası hukukta kabul edilen Kıbrıs’ta iki toplumun varlığından hareket ettiklerini belirtti.

Siber, şu an yürütülmekte olan müzakerelerin de iki toplum lideri düzeyinde yapıldığını söyledi.

Sibel Siber, bu noktadan hareket eden Cumhuriyet Meclisi’nin AB, AKPA, İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamentolar Arası Birliği ve Dünya Parlamentolar Birliği ile temaslara geçerek, bazı somut kazanımlar elde etmeye başladığını vurguladı.



DIŞİŞLERİ BAKANI NAMİ: “KIBRIS SORUNUNUN ÇÖZÜLEBİLECEĞİ KONUSUNDA İYİMSERİM”



Dışişleri Bakanı Özdil Nami, Kıbrıs sorununun çözülebileceği konusunda iyimser olduğunu, artık son bir çabaya ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğü konusunda dünyada bir bıkkınlık bulunduğunu ve Türk tarafının da bunu lehine çevirmeye çalıştığını kaydeden Nami, BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’un da söylemlerinde “Son bir çaba” (one final push) ve “zaman sınırlı çaba” (time framed effort) ifadeleri kullandığına dikkat çekti.

Dışişleri Bakanı Nami, TC Dışişleri Bakanlığı’nda göreve yeni başlayan 93 aday konsolosluk ve ihtisas memurunu, Kıbrıs sorunu ve izlenen politikalar hakkında bilgilendirdi.

Nami, Dışişleri Bakanlığı’nda gerçekleşen brifingde, Kıbrıs Türk toplumunun İslam İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, Avrupa Parlamentosu, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nde kazandığı statülerden de bahsetti.

Dışişleri Bakanı Özdil Nami, Kıbrıs sorunu çözülsün veya çözülmesin, Kıbrıs Türklerinin dünyadan kopuk yaşamaya devam edemeyeceğini söyledi. Nami, Kıbrıs Türklerinin, elde edilen kazanımların üzerine inşa ederek ve Türkiye ile tam bir koordine içinde yoluna devam ettiğini ifade etti.

Nami, “Rumların samimiyetsizliğine karşın Kıbrıs’ta bir çözüm olacağına inanıyor musunuz” şeklindeki soruya “Rumlar da bizimle aynı şeyleri düşünüyor, onların da tarihten gelen bazı kaygıları var” yanıtını verdi.

Amerika’nın Japonya’ya 2 kez atom bombası attığını, Almanya ve Fransa’nın savaştığını hatırlatan Nami, dünyada barışı başarıyla sağlamış devletlerin barış içinde dünyayla bütünleşmeyi halklarına sunabildiğine işaret ederek, Kıbrıs Türklerinin, geçmişin acılarını tekrar ettirmeyecek beceriye sahip olunduğunu söyledi.

Ortak açıklama metninde Kıbrıs’ta kurulacak ortaklıkta egemenliğin tek olacağının altının çizildiğini kaydeden Nami, “Kimsenin diğeri üzerine yetki ya da otorite kullanmayacağı” maddesi bulunduğuna işaret etti. Nami, anlaşmaların bozulmayacağı bir sistem yaratılması gerektiğini, AB’nin de mentalitesinin bu tip dengeler yaratarak, dünya savaşlarını engellemek yönünde olduğunu kaydetti.

Başka bir soruya karşılık, Kıbrıs’ta her iki tarafın da çözümü arzuladığını ve yapılan araştırmaların Türk tarafında yüzde 60’lık bir “evet” oranının yerinde durduğunu gösterdiğine dikkat çeken Nami, Rum tarafında da eğilimin bu yönde olduğunu ifade etti.

Nami, başka bir soruya karşılık, adanın tamamen askerden temizlenmesi olmasa bile, zamanla azaltılarak, 1960 ortaklık anlaşması seviyelerine çekilmesini beklediğini söyledi.

Özdil Nami, İngiliz üslerinin statüsünün değişmesini beklemediğini de sözlerine ekledi.



KONSTANTINIDIS: “KIBRIS HER ZAMAN ‘İŞGAL VE İSTİLA SORUNU´ DEĞİLDİ”



Rum Alithia gazetesi köşe yazarı Alekos Konstantinidis, “Kıbrıs her zaman ´işgal ve istila sorunu´ değildi” başlığı ile yayınladığı yazısında, Kıbrıs sorununun iki toplumlu bir sorun değil, sadece “ işgal ve istila” sorunu olduğu yönünde açıklamalarda bulunan Rum siyasetçileri eleştiriyor.

Kıbrıs sorununun 1974 yılında Türkiye’nin adayı “işgal etmesinden” önce iki toplumlu bir sorun olarak ortaya çıktığını belirten Konstantinidis, 1964 yılından 1974 yılına kadar Kıbrıs sorununun iki toplumlu bir sorun olduğunu ve BM himayesi altında iki toplumlu müzakerelerin gerçekleştirildiğini ifade ediyor.

Konstantinidis, eğer Rum liderliği müzakereleri anlaşmayla sonuçlandırmayı başarabilseydi Türkiye’nin de adayı “işgal etmeyeceğini” ifade ediyor.

“İşgal ve istilanın” da sorunun bir boyutu olduğunu dile getiren Konstantinidis bundan kurtulmak için ise tek yolun sadece Kıbrıs sorunu çözümü için yapılan müzakereler olduğunu savunuyor. Konstantinidis diğer yolun ise savaş olduğunu iddia ediyor.

(çeviri ENFORMASYON DAİRESİ)



ERTUĞ: “KIBRIS TÜRK TARAFI 5 ADIMDAN OLUŞAN BİR YOL HARİTASINI MASAYA KOYDU”



Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun Diplomasi Özel Danışmanı ve Sözcüsü Osman Ertuğ, Kıbrıs Türk tarafının müzakerelerde 5 adımdan oluşan bir yol haritasını masaya koyduğunu bildirdi.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun Diplomasi Özel Danışmanı ve Sözcüsü Osman Ertuğ, ODTÜ’de verdiği “Kıbrıs Görüşmeleri: Önümüzdeki Yol” konulu konferansta Kıbrıs Türk tarafının bu yol haritasında birinci adım olarak önerdiği tarama sürecinin halihazırda tamamlandığını kaydetti.

Ertuğ; ikinci adımın sonuç alıcı bir metodolojiyi öngördüğünü, bunun haftada en az iki kez görüşmeciler düzeyinde görüşmeler yapılması, Rum tarafının bunu kabul etmemesi ışığında hiç olmazsa görüşmelerin tam gün olarak düzenlenmesi, gerek liderler gerekse görüşmeciler düzeyinde yapılacak görüşmelerde çözümlenmemiş ana konular üzerinde odaklanılması, köprü kurucu öneriler yapılması, bu arada mevcut yakınlaşmaların özenle korunması, Mayıs ayı başlarında yeniden Ankara ve Atina’ya çapraz ziyaretlerin yapılması gibi unsurlardan oluşmasını; üçüncü adım olarak Mayıs ayı içerisinde tarafların BMGS’nin gözetiminde bir araya gelmesini; dördüncü adım olarak Haziran ayı başında köprü kurucu öneri sunma egzersizinin tamamlanmasını; beşinci ve son adım olarak ise Haziran ayı sonunda Kıbrıs’taki iki taraf, BM, Türkiye, Yunanistan ve istediği takdirde İngiltere’nin de katılımıyla çok taraflı bir toplantının yapılmasını ve bunun bir “son pazarlık” şeklinde olmasını öngördüğünü ifade etti.

Rum tarafının Dönüşümlü Başkanlığı kabul etmeyip Kıbrıslı Türkler için ancak Başkan Yardımcılığını önerdiğini, bunun da veto hakkı içermemesini, Bakanlar Kurulu’nun 7 Rum ve 3 Kıbrıslı Türk’ten oluşmasını, ancak kararların basit çoğunlukla alınmasını teklif ettiğini, bunun Kıbrıs Türk halkını 1960’ın da gerisine götürmeyi öngören bir teklif olduğunu anlatan Osman Ertuğ, halbuki, Federal Yürütme’nin belki de olası federasyonun en önemli organı olduğunu ve siyasi eşitlikle etkin katılımın bu organda mutlaka sağlanması gerektiğine vurgu yaptı.

Rum tarafının iki kesimliliğe olan yaklaşımının da önemli bir zorluk yarattığına ve BM’nin bu konudaki tanımlamasına ters düştüğüne dikkat çeken Ertuğ, çok hassas bir konu olan toprak konusunda da Rum tarafının maksimalist bir yaklaşım sergileyerek kendilerine verilmesini talep ettikleri topraklara 100 bin Rum’un yerleştirilmesi yanında 60 bin Rum’un da Kuzey’deki eski mülklerine dönmekte ilk tercih hakkına sahip olması gerektiğini savunduğunu belirtti.

Toprak konusunun harita ve rakam boyutlarının en son görüşülecek unsurlar olduğu hususunda mutabakat bulunduğunu hatırlatan Ertuğ, nüfus konusunda ise KKTC vatandaşlar arasında ayrımcılık yapma çabası içinde olan Kıbrıs Rum tarafının bu konudaki yaklaşımının kesinlikle kabule şayan olmadığını ifade etti.

Konuşmasının sonunda Güven Yaratıcı Önlemler’e (GYÖ) de değinen Ertuğ, bir konunun güven yaratması için her iki tarafça da böyle algılanması gerektiğini, bu tür önlemleri Kıbrıs Türk tarafı olarak her zaman desteklediklerini, bu cümleden olmak üzere, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun ara bölgede ve her iki tarafın topraklarında bulunan mayınların temizlenmesini önerdiğini belirtti.

Ertuğ, buna ilaveten, Kıbrıs Türk tarafının transit ticaret ve turizm gibi siyasi açıdan nötr konularda önerilerde bulunduğuna, bu arada her iki tarafta günlük yaşamı kolaylaştırıcı faaliyetlerden sorumlu teknik komitelerin de canlandırılabileceğine dikkat çekti.



DR. KARİM KHOSVARİAN İRAN’A FAHRİ ATAŞE OLARAK ATANDI



İran İslam Cumhuriyeti vatandaşı Dr. Karim Khosvarian, KKTC’nin “Ekonomi, Turizm ve Kültür Fahri Ataşesi” olarak atandı.

Khosvarian, iki ülke arasında iktisadi, kültür ve turizm konularında yakın ilişkiler kurulmasına katkı sağlamak amacıyla KKTC’yi temsil etme ve Lefkoşa’da KKTC-İran İslam Cumhuriyeti Dostluk Evi kurulması yönünde çalışmalar yapacak.





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 50
Dün Tekil 2050
Bugün Tekil 838
Toplam Tekil 4079616
IP 3.137.171.121






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























18 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Hepiniz birer T rk Bayra s n z. Bayra lekelemeyin, kirletmeyin yere d rmeyin.
(Alpaslan T RKE )


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.406 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu