Londra’da temaslarını sürdüren Meclis Başkanı Sibel Siber, İngiliz Milletler Topluluğu (Commonwealth) Parlamenterler Birliği Genel Sekreteri Dr. William F. Shija ile resmi bir görüşme gerçekleştirdi.

Bu görüşmenin, Kıbrıs Türk halkının seçilmiş temsilcileri ile Commonwealth’in en üst düzey yetkilisi Genel Sekreter arasında yapılan ilk görüşme olduğu belirtildi.

Londra’da Commonwealth Parlamenterler Birliği Genel Sekreteri Shija’nın resmi makamında yer alan görüşmede, Siber’e eşlik eden milletvekilleri ve İngiliz Parlamentosu KKTC Dostluk Grubu Başkanı Lord Sharkey de hazır bulundu. Görüşmede Shija’ya ise Commonwealt Program Direktörü Meehakshi Dhar ile Finans Direktörü Joe Omorodion eşlik etti.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, görüşmenin ardından TAK muhabirine yaptığı açıklamada, görüşmenin Londra’ya gelmeden önce yapılan lobicilik çalışmalarıyla organize edildiğini ve bu tür girişimlerin sonuçlarını almanın motivasyon yönünden de çok önemli olduğunu vurguladı.

Adada müzakereler sürerken Kıbrıs Türk halkının çözüm arzusunun da devam ettiğini ifade eden Siber, BM parametrelerinde de belirtilen iki toplumlu çözümün bir tarafının Kıbrıslı Türkler olduğunu ve Kıbrıslı Türklerin seslerinin de duyulması gerektiğini söyledi.





DIŞİŞLERİ BAKANI NAMİ: “MÜZAKERECİLERİN HAFTADA BİR BULUŞMASI KABUL EDİLEMEZ. BU TEMPONUN MUTLAKA ARTIRILMASI LAZIM”



Dışişleri Bakanı Özdil Nami, Kıbrıs konusunda bir anlaşmaya varmak için liderlerin ayda bir temsilcilerinin ise haftada bir bir araya gelmesinin yeterli olmadığını belirtti.

Dışişleri Bakanı Özdil Nami, dün katıldığı BRTK’deki bir programda adada bir anlaşma olasılığı ile ilgili olarak “Beklentiler her iki tarafta da çok fazla. Her iki tarafın halkı da hazır. Tüm bu desteklere karşın hala al -ver süreci için zamana ihtiyaç duyulmaktadır” dedi.

Al ve süreci için zamana ihtiyaç duyulduğunu, özellikle Rum tarafı yetkililerinin yaptığı son açıklamaların ışığında buna hazır olmadıklarının görüldüğünü kaydeden Nami, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin süreci yavaşlattığını, ayda bir yapılacak görüşmeler ile bir yere varılamayacağını, bunun Rum muhataplara iletildiğini söyledi. Nami, “Rum tarafı bunu kabul etmedi. Müzakereciler seviyesinde haftada bir buluşmak kabul edilemez. Bu temponun mutlaka artırılması lazım” dedi.

Rum Lider Nikos Anastasiadis’in müzakerelerle ilgili olarak 70 kişilik güçlü bir ekiple çalıştırdığını kaydeden Nami, bu noktada Kıbrıs Türk tarafında istek olmasına rağmen, görüşülen her başlıkta birer uzmana ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

Nami “Al-vere geçeceksek, devletin tüm kurumlarının uzmanları ile birlikte buna hazırlık yapması lazım. Cumhurbaşkanı’na bu teklifi uzun zamandan beri yapıyoruz. Müzakerelerin görüşüldüğü Bakanlar Kurulu toplantısında da tüm bakanlar olarak buna desteğe hazır olduğumuzu söyledik. Halen cevap bekliyoruz. Süreç tarihi metinle başladı ancak ardından yaşananlar metnin gücüne uygun gelişmiyor” dedi.

Cumhurbaşkanı ile istişare içinde hükümetin görüşmelere müdahil olacağını da açıklayan Nami, sürecin daha hızlı ilerlemesi ve al-ver noktasına gelmesi için Türk tarafının birlik içinde hareket etmesinin önemine değindi. Nami “Tüm kurumlarımız ile birlikte sürece destek vermemiz lazım. Halkımızın beklentisi bu yönde, herkes Kıbrıs sorununun nihayete kavuşmasını bekliyor” dedi.

Her alanda uzmanlardan oluşan, bir anlamda müzakerelerin mutfağı olabilecek bir mekanizmaya gerek duyulduğunu kaydeden Nami, bunun benzer bir örneğinin ikinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat tarafından geçmişte uygulandığını ve iyi neticeler alındığını söyledi.

Güven Artırıcı Önlemler konusu ile ilgili olarak da Nami, “Müzakere masasında Rum tarafına bilinen görüşlerimiz çerçevesinde cevap verildi. Herkesin, ‘Güven Artırıcı Önlemler eşittir Maraş’ algısından kurtulması gerekiyor. Güven Artırıcı Önlemler pek çok konudur aslında. Roamingden, çevreye, ticaret hayatının akışkanlığına kadar pek çok konu var. Bunlara odaklanmak gerek. Bunlar günlük hayatımızı etkileyebilecek olan daha hayati konu başlıkları” ifadelerini kullandı.

Toprak konusunun ayrı müzakere edilmeye çalışılmasının sakıncalarına da değinen Nami, bunun Kıbrıs konusunu sonu gelmez müzakerelerin içine çekebileceğini kaydetti. Nami “Önemli olan her atılacak adımın bizi kapsamlı çözüme götürecek adımlar olması ancak bu şekilde her çaba bir anlam ifade edebilecektir” dedi.



CUMHURİYET MECLİSİ GENEL KURULU BUGÜN OLAĞANÜSTÜ TOPLANACAK



Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu yarın Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun “Görüşmelerde gelinen son nokta” konusunda yapacağı bilgilendirme için olağanüstü toplanıyor.

CTP-BG Grubuna bağlı bazı milletvekillerinin istemi üzerine yapılacak olan birleşim saat 10’da başlayacak.

Olağanüstü birleşime, Cumhurbaşkanı Eroğlu da katılacak ve Kıbrıs konusunda yaşanan son gelişmeler konusunda milletvekillerini bilgilendirecek.



İKİNCİ CUMHURBAŞKANI TALAT: “IRKÇI GRUBUN SALDIRISI KIBRISLI TÜRKLER VE KIBRISLI RUMLAR ARASINDA BÜYÜK DUYARLILIK YARATTI”





İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, bir kabulde yaptığı konuşmada, ırkçı grubun saldırısının Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında büyük duyarlılık yarattığını, Türkiye, Güney Kıbrıs ve KKTC’de siyasi yelpazenin ön sırasında bulunan insanların saldırıyı kınamasının yanında, kendisinin Güney Kıbrıs’ta konferans vermesine destek olduğunu kaydetti.

Irkçı örgüt ELAM’ın düzenlediği saldırılar ve protestolarla amacına ulaşamadığını kaydeden Talat, “Tam tersine bizim savunduklarımızın doğruluğunu ispatladı. Çözüm ihtiyacı daha çok anlaşıldı” dedi.

Adada barışı bozmaya yönelik her eylemin suç kapsamına alınmasıgerektiğini kaydeden Talat, “Barışı bozmaya yeltenen her tür hareket eylem, ötekileştirici söz suç kapsamına alınmalıdır, kimisi de ağır suç kapsamına alınmalıdır” dedi.

Limasol’daki eylemi gerçekleştiren ELAM mensuplarının tutuklandıktan sonra hemen serbest bırakıldığını, örgüt mensuplarının bugün siyasi bir örgüte dönüşmenin yollarını aradığına dikkat çeken Talat, “Nasıl ki Avrupa’yı yakan Nazizm’di…o nedenle ırkçılık şiddetle yasaklandı, Kıbrıs’ı da yakan bu aşırı uçlar olacak. Onun için yasaklanması lazım” dedi.



ERENKÖY DİRENİŞİ'NİN 50'NCİ YILI ETKİNLİKLERLE KUTLANACAK



Erenköy Direnişi'nin 50'nci yılında tüm Erenköy Mücahitleri toplanacak.

Erenköy Mücahitler Cemiyeti Başkanı Kutlay Keço, konuyla ilgili açıklamasında, Erenköy mücadelesinin, 1963 Kanlı Noel'iyle birlikte toplumlararası çatışmaların başlaması üzerine, Erenköy'e vatan sevgisiyle çıkan Kıbrıslı Türk öğrencilerin, bölgedeki Mücahitlerle yazdığı bir destan olduğunu kaydetti.

Toplantı, 4 Nisan Cuma günü, Hamitköy'de, Erenköy Mücahitler Cemiyeti Merkez Binası'nda saat 16.00'da başlayacak.



DEEP PURPLE'DAN RUMLARA: “GİDİYORUZ”



KKTC'de 24 Mayıs'ta konser vermesi planlanan "Deep Purple"ın solisti Ian Gillan, Rum tarafından gelen eleştiriler üzerine bir açıklama yayınladı. Uzun sayılabilecek mektubun özeti, "Kuzey Kıbrıs'a gidiyoruz" oldu.

NTV’nin haberine göre, İngiliz müzik topluluğu "Deep Purple”ın solisti Ian Gillan, Rumların eleştirilerine rağmen 24 Mayıs'ta KKTC'deki konserlerini iptal etmeyeceğini şu sözlerle dünyaya duyurdu:

"Müzik söz konusu olduğunda hiçbir zaman birinin ya da ötekinin saflarında olmadık."