UBP Lefkoşa milletvekili Zorlu Töre, Alpaslan Türkeş’in Kıbrıs Türkü’nün gururu olduğu kaydederek KKTC’de Türkeş’e gereken değerin verilmediğinden yakındı. Türkeş’in 25 Kasım 1917’de Lefkoşa Kirlizade Sokak’ta doğduğunu anımsatan Töre doğduğu sokağa isminin verilmesinin uygun olacağını söyledi.

“AİLE YAPMAZ, TOPLUM YAPAR”

25 Kasım 1917’de Lefkoşa’da hayata gözlerini açan büyük siyaset adamı Alparslan Türkeş doğduğu günde unutulmadı. Alpaslan Türkeş’in doğum gününde Star Gazetesi’ne konuşan kızı Umay Günay Türkeş, doğum günlerinin önemli olduğunu, 25 Kasım’ın ise babalarının doğum günü olmasından dolayı kendileri için büyük anlam ifade ettiğini söyledi. “Bizim için dua günüdür” diyen Umay Türkeş, Alpaslan Türkeş’in isminin niçin bir sokağa verilmediği sorusu üzerine, “böyle şeyleri aile yapmaz, toplum yapar” yanıtını verdi.

“TÜRK DÜNYASININ ATATÜRK’TEN SONRAKİ FİKİR BABASI”

UBP milletvekili Zorlu Töre de Alpaslan Türkeş’in, Kıbrıs Türkünün içinden çıkmış ve Türk Dünyasında büyük yer edinmiş değerli bir siyaset insanı olduğunu kaydetti. “Türk dünyasının Atatürk’ten sonraki fikir babasıdır” diyen Töre, Türkeş’in tüm Türk milleti için feyz kaynağı olduğunu belirtti.

“MAALESEF ANILMIYOR”

Töre sözlerini şöyle sürdürdü: “Alpaslan Türkeş Türk milliyetçiliğine siyasi bir kimlik kazandırarak, siyasi mücadeleyi başlatan büyük bir fikir ve devlet adamıdır. Maalesef Kıbrıs’ta yeteri kadar anılmıyor. Bu büyük bir eksikliktir. 1917 yılında Kirlizade Sokak 17-18 numarada doğdu. Ben en azından doğduğu Kirlizade Sokağa onun ismi verilmeli diye düşünüyorum. Bu bir saygıdır. Türkeş bu ülkenin bağrından çıkan bir liderdir, övünç kaynağımızdır. Birçok yerde adının olması gerekir ama nedense çekiniyorlar.

“TÜRKEŞ’E KARŞI BİR PROPAGANDA BAŞLATILMIŞTI”

Nedense geçmiş yıllarda Türkeş’e karşı ülkede (KKTC) bir propaganda başlatıldı. Muhalefeti de, iktidarı da bundan etkilendi. O zaman fikirlerine karşı çıkanlar ve fikirlerinden dolayı kendisini cezalandıranlar şimdi hakkını teslim etmiş durumda çünkü Sovyetler Birliği’nin yıkılmasından sonra Türk Cumhuriyetleri ortaya çıktı ve gün geçtikçe daha da güçlü bir konuma geliyor. Şimdi o fikirlerin önünde saygıyla eğilmek gerekir.

“ALPASLAN TÜRKEŞ’İN BİRÇOK KİTABI VAR”

Zaman içinde Alpaslan Türkeş’in kıymeti daha iyi bilinecektir çünkü Türkeş sadece siyasi bir kimlik değil bir bilim adamıdır da… Birçok kitabı vardır. Vatanına milletine bağlı bir gençlik yetiştirmiştir. Onun oluşturduğu fikir hareketi ve milli değerler yükselmeye devam etmektedir.

“ONU TANIMAKTAN GURUR DUYUYORUM”

Bende Onu tanımaktan, düşüncelerinden feyz almaktan ve tedrisatından geçmekten büyük gurur duymaktayım.”

“KIBRIS’A KIRGINLIĞI YOKTU”

Bir dönem Alpaslan Türkeş’le yolları kesişen ve birçok konuda kendisinden ilham alan Töre, Türkeş’in vatanına kırgın olup olmadığı yönündeki soruya da şu yanıtı verdi: “Kıbrıs’a kırgınlığı yoktu. Aksine Kıbrıs sevdalısıydı. Kıbrıs’a çok önem ve değer verirdi. Kıbrıs’ın milli dava haline gelmesinde merhum Alpaslan Türkeş’in rolü çok büyüktür. Garanti ve İttifak anlaşmalarının imzalanmasından hemen sonra –daha mürekkep kurumadan- Makarios cayabilir düşüncesiyle Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayının bir an önce Kıbrıs’a çıkması için çok çaba sarf etti. Anlaşma imzalanır imzalanmaz alayı Kıbrıs’a yolladılar. Bunun için nasıl uğraştığını bizzat kendisi bana anlatmıştır. Tabi Rahmetli Adnan Menderes ve Fatin Rüştü Zorlu’yu da anmamak olmaz. O dönem onlarda çok çaba sarf etmişti.”

“DEĞERİ BİLİNMELİ”

Alpaslan Türkeş’in sadece ölüm yıldönümünde belli bir kesim tarafından anıldığını belirten Töre, ülkenin yetiştirdiği büyük devlet adamının hak ettiği şekilde anılması gerektiğini sözlerine ekledi.

BULUTOĞLULARI: “BİZE BÖYLE BİR TALEP GELMEDİ”

Kıbrıslı Türk devlet adamı Alpaslan Türkeş’in adının doğduğu sokağa verilmesi ile ilgili olarak Star Kıbrıs’a konuşan Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı (LTB) Cemal Bulutoğluları, kendilerine böyle bir talep gelmediğini, gelmesi halinde bunu değerlendireceklerini söyledi. Bir sokağa isim verme yetkilerinin olmadığını ifade eden Bulutoğluları, “böyle bir istek varsa bize dilekçe verilmesi gerekir. Bu dilekçe Belediye Meclisi’ne gider, yönetimde görüşülür, karar alınır. Prosedür bu şekilde işler. Herhangi bir kişi böyle bir dilekçe verirse ben onu Belediye Meclisi’ne götürürüm” dedi.