BAŞKENT GÜNLÜĞÜ / NECDET SİVASLI



e.mail: necdetes@mynet.com



TERÖR, AÇILIM VE VERİLEN



ÖDÜNLERLE BİTER Mİ?



Terör örgütü PKK, Ramazan ayından önce yaptığı açıklamada, mücadalenin Ramazan ayında da süreceğini ve kan akmaya devam edeceğini söylemişti. Nitekim Ramazan ayı ile birlikte terör örgütü daha kanlı eylemlere imza atmaya başladı. En son olarak Hakkâri’de düşen helikopterde 5 askerimizin şehit olması, terörün kanlı yüzünü bir kez daha ortaya koymuştur.



Ancak, bu helikopterin düşüşü kafalarda yine soru işaretleri bıraktı. Bir iddiaya göre, helikopterin düşmesinde PKK’nın hain pususunun olduğu söyleniyor. Hakkâri 5.Tabur Birliği Dağlıca Bölgesinde operasyon için Deryan Tepe’ye giden ve 15 askerin bulunduğu helikopter inişe geçtiği sırada bölgeye PKK tarafından döşenen uzaktan kumandalı mayın patlatıldı. Kuyruğu ve sağ ön tekerleği kırılan helikopter güç kaybederek yere düştü.



ACABA PKK’NIN TUZAĞI MI?



Biraz gerilere gidelim:



PKK’lılar Hakkâri’yi ve Tunceli’yi “Kurtarılmış Bölge”olarak tanımlıyorlar. Bölgenin de her tarafına hakim görünüyorlar. Nitekim, en fazla şehidi de bu noktalardaki çatışmalarda veriyoruz. Helikopterin düşüşüne benzer bir olayın Tunceli’de 3 Temmuz’da yaşandığını biliyoruz. Skorsky tipi bir helikopter ile bölgeye gönderilen jandarma timleri dağlık alanda indirilmek istenmişti. Helikopter pilotunun zemindeki toprak alanın kazıldığını fark ederek iniş yapmaması da büyük bir faciayı önlemişti. Daha sonra yapılan incelemede alana tahrip gücü yüksek patlayıcıların yerleştirildiği ortaya çıkmıştı.



Giderek tırmanan terörün üstesinden bir türlü gelinmemesi bugünkü AKP Hükümeti’nin yanlış politikalarının bir sonucudur. Çünkü PKK’lılar barışın silahla sağlanabileceğini söylüyor. İç ve dış destekle de eylemlerini sürdürüyor. Terörü sürekli ödün ve açılımlarla bitireceklerini söyleyenlerin bugüne kadar ortaya koydukları iradelerin tümünün iflas ettiğini de görmekteyiz. Dünyanın neresinde terör verilen ödünlerle, yapılan açılımlarla bitirilmiştir?



BAŞBAKAN YANLIŞ ATA OYNUYOR



Başbakan Erdoğan, bugünkü terör belasının anası Leyla Zana ile görüşerek PKK terörünün sonlandırılacağına inanıyor. Akan kanların bu şekilde durdurulamayacağını dünya alem biliyor ama bizimkiler bir türlü bunu bilmek istemiyor. Hala yanlış ata oynuyor. Güneydoğu’dan durmadan şehit haberleri geliyor. Sürekli değiştirdikleri, gündem nedeni ile bu şehitlerimiz sessiz sedasız toprağa veriliyor.



Erdoğan, 2012 için “Artık terör can almayacak, bunu önleyeceğiz. Analar ağlamayacak” demişti. 2012 yılı içinde kaçıncı şehidimiz geldi, anımsayanınız var mı? Hala da geliyor. Terörle mücadelede canlarını dişlerine takan paşaları cezaevlerine tıkadılar. Kendi kurdukları polis gücü ve moralsiz askerlerle dağda taşta terörle mücadele etmeye başladılar. ABD’den de destek aldıklarını iddia ederek bu işin sonunu getireceklerine inandılar. Sonucu hepiniz görüyorsunuz. Her gün kan, her gün cenaze törenleri, her gün dinmeyen gözyaşları.



Terörün başı Öcalan’ı muhatap aldıkları ortaya çıktığında bunun yalan olduğunu söylediler. Daha sonra belgeler ortaya çıkınca da görüştüklerini itiraf ettiler. Başbakan hala “Teröristlerle barışın sağlanması için görüşmeyeceğiz, PKK’yı muhatap almayacağız” diyor. Peki, o zaman Öcalan’ı niye muhatap alıyorsunuz? Öcalan, bugünkü PKK’nın vaz geçemediği terörist başı değil mi? Bu ne çelişkidir?



PKK’YA BÜYÜK DESTEK VAR



Dikkat ediniz, PKK bugünlerde en güçlü, en parlak zeminde bulunuyor. Kuzey Irak’tan sonra Suriye’de de Bağımsız bir Kürt Bölgesi gündemde. Sırada Türkiye’nin var olduğu seslendiriliyor. Dün Irak’ta, bugün Suriye’de yaşananların, yarın ülkemizde yaşanabileceğine dikkat çekiliyor. İç ve dış güçlerin sağladığı destekle PKK, hala kafa tutmayı sürdürüyor. Bunu nasıl görmezden gelebiliriz?



Başbakan, yaptığı açıklamalarda, PKK ile mücadelede ABD ile işbirliği yaptıklarını söylüyor. ABD’nin PKK’yla mücadelede bizim yanımızda görünüp, asıl desteği terör örgütünden yana kullandığını bilmeyen mi var? Geçmişten günümüzü kadar ABD-PKK ilişkilerini iyi değerlendirirsek bütün bu gerçekleri de görmüş oluruz. Hedefleri, BOP çerçevesinde bölgede Bağımsız bir Kürdistan’ın kurulması olan ABD ve Batılı güçler bu nedenle PKK’ya büyük destek sağlıyorlar. Eğer, böyle bir destek olmasaydı, bir terör örgütünün 20 yıldan fazla ayakta kalması mümkün olabilir miydi? Bir de buna açılım ve ödün verdiğinizde bu belanın önünü almanız mümkün olamaz. Bugün yaşananlar bunlardır.



Başbakan ve tayfası, aylardır Suriye ile yatıp, Suriye ile kalkıyorlar. Önce kendi içimizdeki sıkıntılara bakalım. Bugün Suriye’de yaşananların, gelecekte ülkemizde yaşanamayacağın kim iddia edebilir? Acaba, bunların da hesabını kitabını yapıyor muyuz? Biz, iç sorunlarımızı bitirmedik ki, başkalarının sorunlarına kendimizi niye kaptırıyoruz? Gün geçmiyor ki, şehit haberi gelmesin. Ülkede kan durmamış, PKK giderek daha da azgınlaşmış ama bizimkilerin kılı bile kıpırdamıyor.