“Yabancı Mahalle Baskısı” - Prof. Dr. Mustafa E. Erkal - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









“Yabancı Mahalle Baskısı” - Prof. Dr. Mustafa E. Erkal
Tarih: 21.01.2009 > Kaç kez okundu? 2846

Paylaş


“Mahalle baskısı” tartıştırmaları gündemi oldukça meşgul etmektedir. Bir dönem abartıları ile muhafazakâr kesim üzerindeki baskı ve insanların hür iradesini sınırlayan örnekler esas alınarak mahalle baskısından bahsedilmiştir. Daha sonra bir başka araştırma ile bu bulgular yön değiştirmiştir. Bu defa Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ilkelerine, kuruluş ve var olma gerekçesine, milli kimliğimiz olan Türk kimliğine, Cumhuriyete, milli ve üniter yapıya bağlı olanlar üzerinde bir baskı ortaya çıkmıştır. Ancak bu özelliklerin hepsinin yerine lâik olma gerekçesi öne çıkarılmaktadır.

Günümüzde Türkiye Cumhuriyeti’ne başta Anayasası olmak üzere yön değiştirilmek istendiği, temel giriş maddeleri ile oynandığı, dış dayatma ve baskılar ile terörle mücadele, vakıflar ve TCK’nin 301. Maddesi başta olmak üzere; bazı değişiklikler yapılmıştır. Milli ve üniter devlet yapısının bozulması için ortaya konulan ve ihanete varan teklif ve düzenlemelere karşı duranlara son bir senedir yargısız infazların yapıldığı, tutuklamaların ve ev aramalarının sürdüğü görülmektedir. Hukuk devletinin herkese lazım olduğu düşünülürse; özgürlükleri kısıtlayan ve hukuk devletini yıpratan siyasi baskılardan bağımsız olmayan bu çirkin örnekler de birer “mahalle baskısı”dır.

Ancak, bu baskı sindirme ve bastırma hedefli çabaların altında bir “yabancı mahalle baskısı” olduğu gözardı edilemez. Gerek AB-Türkiye ilişkileri olmaktan çıkıp AB emir ve dayatmaları şekline dönen ilişkiler, gerek tek patron ABD’nin ve Büyük Orta Doğu Projesi’nden kaynaklanan baskıları, yerli ve milli kalabilmiş unsurlar üzerinde işleme konmuştur. Bu yabancı mahalle baskısını ve dış dinamikleri hesaba katmadan sadece iç dinamikler ile ortaya çıkan mahalle baskılarından bahsetmek gerçekleri örtmektir.

Aslında tarih tekerrür ediyor. İkinci Dünya Harbi sonlarında uzun yıllar Almancı ve Almanlara hoş görünmek için çeşitli yayınlar yapanlar, siyasi tavır alanlar, Rusya içlerinde Almaların bozguna uğramasından sonra birden yön değiştirmişlerdir. Bu defa Sovyet Rusya’ya yaranabilmek uğruna; siyasi beyanlar ve yayınlar, milliyetçi aydınlara yapılan baskı ve işkenceler birbirini izlemiştir. 3 Mayıs 1944 Türkçülük Davası unutulmamıştır.

Günümüzde; ülkeleri bölen, iktisadi hayatı iflas ettiren, ekonomik ve finans kuruluşlarını küresel sermayeye özelleştirme şeklinde peşkeş çektiren, üye ülkeleri üye olduğuna pişman eden AB’nin dayatmaları bir bir gerçekleştiriliyor. Macaristan’daki siyasi ve iktisadi çöküş Letonya’da zirveye çıktı. Sanayi ve finans kuruluşları bir bir yabancıların eline geçen bu ülke Abramoviç’e başvurarak ülkelerinin satın alınmasını istediler. Önümüzdeki yıllarda Yunanistan ve tam üye bile olmadan Türkiye de aynı tehlikelerle karşı karşıyadır. Hiç kimse “üye olmasak da AB standartlarını tuttururuz” yanıltma ve karartması yapmasın.

Türkiye mahalli ve etnik dillerin kullanımına ve geliştirilmesine çekince koymuş olmasına rağmen; devletin televizyonu olan TRT’de Kırmançca adı altında 24 saat yayına geçiliyor. Bazılarının Hıyanet-i Vataniye Kanunu’nun kaldırılmış olmasından istifade ettikleri anlaşılıyor. Demek ki bu yasayı bunun için kaldırmışız. Devletler etnikliğe, etnik dillere göre değil; ortak milli değerlere ve devletin resmi diline göre yayın yaparlar. Devletin dili, bayrak ve hükümranlık göstergesi olan para basımı gibidir. Türkiye’de Kürt adı verilen bir kısmı Kürtleşmiş Türkmen Aşireti olan insanlarımızın devlet televizyonun eli ile ötekileştirilmesi bir Anayasa suçudur. Anayasanın giriş maddeleri ve üstelik TRT Yasası çok açıktır. Ama emir büyük yerden gelince; yasa ve anayasa dinlenmemektedir.

Sosyal bütünleşme; boy, aşiret, mezhep, kabile ve etnik taassubun ortak milli mutabakat ve milli değerlerin önüne geçirilmesi değildir. Bütünleşme etnik ırkçılığın, kendi kendinin ötekileştirmenin aşılmasıdır. İlkel etniklik dediğimiz etnik merkezli taassubun (etnosantrizm)in bütünleşmeyi değil; farklılıkları kutsallaştırarak çözülmeye sebep olacağı gözardı edilemez. Güney ve Kuzey Kürdistan laflarının, federal yapı ve toprak talebinin gündeme getirildiği bir ortamda bu gaflet affedilemez. Bu çarpık uygulama Irak’ın Kuzey’indeki uluslaşmayı ve siyasi yapılanmayı güçlendirip Türkiye sınırlarına taşan bir merdiven olacaktır. Her ciddi devlet ne yapıyorsa biz de onu yapalım. Çözülme ve ufalanmayı sosyal bütünleşme zannetmeyelim. En son Gazze’de yüzlerce sivil insanın ölümüne, binlercesinin yaralanmasına sebep olan soykırımı İsrail’in savunması olarak değerlendirenlerin oyununa gelmeyelim. İktidarın İsrail’in TBMM kararı ile kınanmasını önlemesini de, Büyükelçimizi geri çağırmamasını da anlamak zordur.





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 47
Dün Tekil 2050
Bugün Tekil 832
Toplam Tekil 4079610
IP 3.145.12.242






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























18 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Hepiniz birer T rk Bayra s n z. Bayra lekelemeyin, kirletmeyin yere d rmeyin.
(Alpaslan T RKE )


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.502 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu