“CENEVRE’DEN SONUÇ YOK”

Yurdagül BEYOĞLU



“DEMOKLESİN KILICI GİBİ”

“Rum-Yunan ikilisinin amaçlarını devam ettiren her kim olursa bu görüşmelerden bir sonuç alınmaz. Türk tarafı çok hamle yaptı. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun seçim öncesi ve sonrası halkına verdiği sözleri tuttuğunu görüyoruz. Bu bir taahhüttü. Yani ‘adadaki varlığımızı koruyacak açılımlar sergileyeceğim’ Biz Cenevre’den bir şey çıkmayacağını daha öncede söyledik.”

BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un Şubat ayında sunacağı raporu baskı unsuru olarak kullandığını belirten Etkin, “Sekreter raporu Demoklesin kılıcı gibi baskı unsuru olarak kullanacak” dedi.

“HEDEF ANAVATANLA BAĞLARI KOPARMAK”

Etkin, Rum Tarafının tutumu belli oldukça anlaşmanın zor olduğunu kaydederek şöyle konuştu: “Rum Tarafının tutumu belli. ‘Kıbrıs bizimdir’ diyorlar. Bunun için önce bu küçük toplumun anavatanla bağlarını kopartması lazım. Askerin adadan gitmesi lazım. Toprak tavizi istiyorlar. Katı bir Yunan düşmanlığı olarak görülmesin, bu hareketleri dikkate aldığımda ortaya çıkan bu.”

“TOPRAK TAVİZİ VERİLMEMELİ”

Rumlara toprak tavizinde bulunulmaması gerektiğini söyleyen Etkin, 63 yılından itibaren Türk halkının tüm ekonomik faaliyetlerinin bloke edildiğini, Türk Halkının sadece canını korumaya kalkarak ekonomik faaliyetlerini durdurduğunu kaydetti. “Sadece canımı korumaya kalktım. Bunun bedeli var. Bunu hesaplayın. Ortak hükümetten ödenen memurumuz vardı. Bunları düşünerek toprak tavizi işine gitmemek lazım. Sınırdaki eğrilikler düzeltilebilir, tazminatlar da ödenebilir. Ama benimde hakkım var” diyen Etkin, bu hakların bilincinde hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.

“TEK VATANDAŞLIK KABUL EDİLEMEZ”

Tek vatandaşlığın ve tek uluslar arası kimliğin kabul edilemeyeceğini vurgulayan Etkin, bunların daha önce kabul edildiği yönünde söylemler olduğunu, bunun kendilerini bağlamayacağını söyledi. “Daha önceki cumhurbaşkanlığı döneminde kabul edildi diyorlar. Bu bizi bağlamaz. Benim verdiğim mücadeleye ters düşüyorsa kabul edemem. Ben mücadelemi verdim, KKTC ile taçlandırdım. Muhtaç olan Türk tarafı diye düşünüyorlar. Muhtaçsan yandın demektir. Muhtaç değiliz. Devletin devlet olması noktasında lazım olan üç unsur bizde var. Sınır var, bir halk ve düzenli bir otorite, bir sistem var. Demokratik seçimlerimiz var. Bir devletin devlet olması için gereken her şeye sahibiz. “

KKTC’nin kuruluş sebebinin, Makarios’un Bağlantısızlar Zirvesinde aldığı ‘Kıbrıs’ın sahibi benim’ kararı olduğunu savunan Etkin, “Bizim liderimiz (Rauf Denktaş) ‘bu kararı almayın’ dedi. Dinlemediler, götürdüler. Bunun üzerine KKTC ilan edildi. İlle de böyle olsun dememiştik. Çözebilirsek çözeriz diyorduk. Rumların tavrı üzerine KKTC kuruldu” ifadesini kullandı.

“BİRLİK VE BERABERLİĞE İHTİYACIMIZ VAR”

Sendika ve muhalefetin 28 Ocak’ta (bugün) gerçekleştireceği grev ve mitingi eleştiren Etkin, ülke halkının birlik v e beraberliğe ihtiyacı olduğu günlerde bu tür yaklaşımların doğru olmadığını söyledi. Ülkedeki hükümetin demokratik bir sistemle iktidara geldiğini anımsatan Etkin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Seçimle gelen bir hükümet olduğuna göre, hükümet bir krizle karşılaşınca önlem almak durumundadır. Dünyada global kriz var, birde KKTC’nin kendi içinde olan sıkıntılar var. Bunların ikisi birleşince daha ağır bir tabloyla karşılaşırsınız. Politika dengeler sanatıdır. Bu sanatı iyi kullanırsanız huzursuzluğu asgari seviyede tutarak aşarsınız. Sendikaların hassas dengeleri olmalı. Canla, kanla gelinen bir nokta var. Eylemlerde buna ters düşülmemeli.”