Rumların İki Güvencesi - Prof. Dr. Ata ATUN - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









Rumların İki Güvencesi - Prof. Dr. Ata ATUN
Tarih: 11.01.2011 > Kaç kez okundu? 3046

Paylaş


Rumların müzakereleri, konu istedikleri aşamaya gelene kadar ısrarla sürdürmek istemelerinin iki ana nedeni var.

Bunlardan birincisi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 18 Kasım 1983 tarihinde 541 (1983) numara ile aldığı ve insanlığın yüz karası olarak tarihe geçmiş olan “KKTC’nin ilanının yok sayan ve KKTC’nin tanınmamasını isteyen” kararı.

İkincisi ise Türkiye’nin Avrupa Birliği ile sürdürdüğü “Katılım Müzakereleri”.

Rumlar bu iki önemli kozu sonuna kadar kullanıp adaya hâkim olana kadar görüşmeleri sürdürmek stratejisine sıkı sıkı sarılmışlar.

Zaten bu nedenle de “Hakemlik” ve “Zaman kısıtlaması” istemiyorlar.

Hakemlik ve zaman kısıtlaması olursa, müzakereleri ortam kendi istedikleri kıvama gelene kadar sürdüremeyeceklerini ve isteklerinin tümünün de kabul edilmek zorunda kalınamayacağını biliyorlar. Bu nedenle de her ikisine karşılar.

Rum Cumhurbaşkanı Hristofyas, çok değil daha birkaç gün önce “Hiç kimse umutlanmasın, BMGK’nin 541 sayılı kararı orada durduğu müddetçe kimse KKTC’yi tanıyamaz” diyerek düşüncesini ve temel stratejisini ortaya koydu.

Hristofyas’ın bu mantığına göre Kıbrıslı Türkler eninde sonunda Rumların her teklifini kabul etmek zorunda kalacak ve de Rum çoğunluğun kuracağı üniter bir devlette de ancak azınlık haklarına sahip olacaklar.

Avrupa Birliği ile Türkiye arasında süren katılım müzakerelerini de, birliğe katıldıkları 1 Mayıs 2004 tarihinden beri tamamen kendi çıkarları doğrultusuna sokmaya çalıştılar ve Türkiye’nin müzakerelerde ileri adım atması karşılığı Kıbrıs’ta tavizler koparmayı hedeflediler.

Zaten zaman zaman da Hristofyas’ın dışındaki Rum siyasiler de bu düşüncelerini açık ve net bir şekilde dile getiriyorlar.

Çok değil daha evvelki gün DİKO Basın Sözcüsü Fotis Fotiu, “Kıbrıs Cumhuriyetinin Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecinin anahtarını elinde tuttuğunu” söyleyerek genel stratejilerinin bu olduğunu bir kez daha teyit etti.

Yunanlı siyasilerin de Rumlardan pek farkı yok. Onlar da aynı görüş ve düşüncedeler.

Yunanistan’ın Kıbrıs doğumlu Dışişleri Bakanı Drutsas’da, Papandreu’nun Türkiye ziyareti ile ilgili olarak Türk-Yunan ilişkileri ile Türkiye-AB katılım müzakerelerine değindi ve “Anahtarlar Kıbrıs Sorunu ve Kıta Sahanlığı” diyerek Yunanistan’ın Kıbrıs konusuna olan bakışını ve yaklaşımını ortaya koydu.

Yunanistan’a göre de AB müzakerelerindeki ilerlemeler tamamen Türkiye’nin Kıbrıs’ta vereceği tavizlere bağlı.

Ne kadar köfte, o kadar ekmek misali, “ne kadar Kıbrıs’ta taviz, o kadar AB-Türkiye Katılım müzakerelerinde ilerleme” stratejisini benimsemiş, Rumlar ve Yunanlılar ve bunu sürdürmek istiyorlar.

Rumların ve Yunanlıları stratejileri bu denli AB-Türkiye katılım müzakerelerine bağımlı olduğuna göre, günün birinde Türkiye AB’ye katılım fikrinden vazgeçerse, bütün taktik ve stratejileri havada kalacak, müzakere masasındaki en önemli kozlarından birisi de ellerinden gidecek.

Zaten bu stratejilerinin ömrü de bayağı kısaldı.

1 Ekim 2014 tarihinde tam olarak her maddesi ile yürürlüğe girecek olan Lizbon Anlaşması, Rumların elindeki veto kozunu ve müzakerelerde engel çıkarma hakkını büyük ölçüde alacak.

Ellerinden bu koz gittiğinde veya iyice zayıfladığı vakit sarılacakları tek güvenceleri BMGK’nin 541 No.lu kararı olacak. Yani KKTC’nin dünyadan soyutlanması ve Kıbrıslı Türklerin muhtaç hale getirilmesi.

BM’de ve AB’de esen hava artık pek bu yönde değil.

KKTC’nin dünyadan soyutlanması pek çok insanı rahatsız etmeye başladı. Bir olasılıkla da 1 Ekim 2014’e kadar BMGK’nin bu yüz karası kararı da etkisini bir hayli kaybetmiş olacak.

Rumların çok güvendikleri kozları artık etkilerini yitirmeye başladı.





Prof. Dr. Ata ATUN

ata.atun@atun.com

12 Ocak 2011







Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 82
Dün Tekil 1947
Bugün Tekil 1418
Toplam Tekil 4078146
IP 18.221.154.151






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























17 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Tanr nasip eder, mr m vefa ederse; Musul, Kerk k ve Adalar geri alaca m. Selanik de dahil Bat Trakya'y T rkiye hudutlar i ine kataca m.
(Mustafa Kemal ATAT RK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 6.914 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu