*********************



Bu günlerde CUMHURİYET bile tartışılmakta...



Herkes ülkenin İDARE sisteminden şikayetçi!..



Bunun iki sebebi olabilir...



Ya ATATÜRK'ün kurmak istediği CUMHURİYET çok kötü bir şey, bize uymuyor, halk ondan rahatsız...



Ya da, ATATÜRK'ün getirdiği CUMHURİYET son derece iyiydi, fakat ondan sonrakiler tarafından öyle dejenere edildi ki, halk ülkenin ve kendisinin durumundan gayr-ı memnun hale geldi!...



Bizce tabii ki İKİNCİSİ doğru!..



CUMHURİYET son 72 yılda korkunç şekilde dejenere edildi!..



Üstelik onu savunanlar da, karşısında olanlar da, 2., 3. cumhuriyetler peşinde koşanlar da neden söz ettiklerini bilmiyorlar...



Bir zamanlar en çok kullanılan MİLLİ İRADE, MİLLİ HAKİMİYET



Ve şimdinin modası DEMOKRASİ, ÖZGÜRLÜK, İNSAN HAKLARI ifadeleri bile herkeste başka nosyonlar halinde ortaya çıkıyor.



Biz bu kavramların tartışılmasından rahatsız değiliz...



Biz, bu kavramların hiç bir ortamda TANIM'ının, TARİF'inin yapılmamasından; bir kör dövüşü, ağız dalaşı halinde sürüp giden kargaşadan şikayetçiyiz...



Ayrıca biz de bugünkü sistemin ATATÜRK'ÜN KURMAK İSTEDİĞİ CUMHURİYET olduğuna inanmıyoruz!..



CUMHURİYET tanımını ATATÜRK'ün ifadelerine dayanarak vermek gerek.



Böylece CUMHURİYET tartışmalarını MUĞLAK İFADELER'den kurtarılıp SAĞLAM bir ZEMİN'e oturtabilinir.



Naklettiğimiz ilk ifadesinden görüldüğü gibi,ATATÜRK "kurmakta oldukları sistemin dünyada EŞİ-BENZERİ olmadığını, başkalarından kopya edilmediğini, aksine bütün medeni dünyanın ilerde TÜRKİYE'deki rejimi örnek almak durumunda kalacaklarını" belirtmektedir!..



Bu ifade, ilerde açıklayacağımız gibi CUMHURİYET'in DEMOKRASİ'den üstün olduğunu, hiç bir BATI DEMOKRASİ'sinin TÜRKİYE CUMHURİYETİ kadar üstün nitelikli olamayacağını dile getirmektedir...



Ancak buradaki CUMHURİYET, ATATÜRK'ün arzulayıp ta gerçekleştiremediği CUMHURİYET'tir!..



Kendisinden sonra yozlaştırılan idare şekli değildir...



CUMHURİYET'in ÖZELLİKLER'ini diğer yazılarımız boyunca nakletmeye çalışacağız...



Şimdi bir takım insanların bu son derece açık ifadeleri bir kenara bırakıp; ne olduğunu kimsenin tarif edemediği, iki tarifin asla birbirine benzemediği BATI TARZI DEMOKRASİ peşinde koşmaları, onu dayatmaları ARTNİYET'ten başka bir şey değildir.



Ondan sonra, ATATÜRK, kurdukları HÜKÜMET ŞEKLİ'nin İSLAMİ ESASLAR'a uygun olduğunu, ADALET, MEŞVERET ve ULÜLEMRE İTAAT üzerine bina edildiğini çok kesin olarak belirtiyor!..



Bunları derinlemesine ilerde inceliyeceğiz, ama siz hiç son 71 yılda bu hususları dile getiren ve uygulayan bir TEK politikacı gördünüz mü?..



Öte yandan hep "CUMHURİYET 29 Ekim 1923'de kuruldu" denir...



CUMHURİYET bir çadır mı ki, öyle ha denince kurulabilsin?..



29 Ekim 1923'de CUMHURİYET'İN TEMELİ ATILDI!..



CUMHURİYET'in ATATÜRK'ün istediği şekilde kurulabilmesi, ancak yukarda teferruatıyla belirttiğimiz esasların hayata geçirilmesi ile mümkündür...



ATATÜRK'ün gençlere, "CUMHURİYET'i biz kurduk, siz yaşatacaksınız"demiş olması dahi, bu gerçeği değiştirmez!..



Cumhurbaşkanlığı müessesesi, hükümet, milletvekilleri, partiler, toplum kesimleri, ordu, DEVLET yapısı, milli siyaset, ekonomi, eğitim, basın, velhasıl herşey en az ATATÜRK'ün tespit ettiği seviyeye ulaşmadıkça CUMHURİYET bir hayal olur!..



Öte yandan ATATÜRK çok kesin olarak CUMHURİYET'in TEMELİ'ni TÜRK CAMİASI'nın teşkil ettiğini, bu CUMHURİYET'in kurulmasına emeği geçenlerin de TÜRK olduğunu söylüyor...



Öyleyse TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ'nde başkaları için kimlik, hak arama, imtiyaz tanıma gibi anlayışlar mümkün değildir.



Özal'ın "Ben galiba biraz Kürd'üm" demesi.



Demirel'in "Kürt kimliğini tanıyoruz" demesi.



Erbakan'ın Diyarbakır'da, ""Sen 'Türk'üm, doğruyum, çalışkanım" dersen, biri de çıkar "Kürd'üm, doğruyum, çalışkanım' der"" diye Kürtçülük güdenlere göz kırpması.



Mesut Yılmaz'ın ve Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır'a gidip, "AB'nin yolu Diyarbakır'dan geçer" , "Kürt sorunu benim sorunum" deyip "alt kimlik/üst kimlik" diye zırvalamas.





Yine Erdoğan'ın Türkiye'yi yok 40 kusur, olmadı 30 kusur etnik köken azınlığı lakırtısı etmesi...





Kürt açılımı adı altında içi boş ne olduğu belirsiz bir furya ile neredeyse ülkede iç savaş çıkacak duruma getirip bölücü teröre tavan yaptırması...





Bölücü terör işbirlikçilerine açıktan açığa yol verip törenlerle karşılaması, vb. vb. vb........



ATATÜRK'ün kurduğu TÜRKİYE CUMHURİYETİ'ne ihanettir!..



Bu heriflerin vatana ihanetten yargılanıp asılmaları gerekirdi!..



Şimdi bir bakın çevrenize...



Bu silik ve satılmış politikacılardan hangisinin tavrı, sözü ATATÜRK'ün koyduğu özellikleri taşıyor?..



Hiçbiri!..



Bizce TÜRK CAMİASI'na dayanan 1. Cumhuriyet, ATATÜRK CUMHURİYETİ tam olarak kurulmadı ki, yıkılsın; yerine yenisi aransın!



Özkan BOSTANCI