BASIN BÜLTENİ Akıncı, Kıbrıs Rum tarafına beşli konferans için çağrıda bulundu - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Akıncı, Kıbrıs Rum tarafına beşli konferans için çağrıda bulundu
Tarih: 28.11.2016 > Kaç kez okundu? 1024

Paylaş


Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 2016’da çözüme ulaşma hedefi için, 11 Şubat 2014 tarihli anlaşma temelinde beşli konferansın tarihini belirleme çağrısında bulundu.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile yaptığı ikili görüşme, daha sonra Başbakan Hüseyin Özgürgün ile Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş daha sonra da ana Muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman ve Toplumcu Demokrasi Partisi Genel Başkanı Cemal Özyiğit’in katılımıyla yapılan görüşmelerin ardından basına yaptığı açıklamada, geçtiğimiz günkü görüşmelerdeki temel amacın 7-11 ile 20-21 Kasım’da İsviçre’nin Mont Pelerin bölgesinde Kıbrıs Rum kesimi ile yapılan görüşmelerin sonuçları hakkında durum değerlendirmesi yapmak ve 2016’da bir çözüm kararlılığı çerçevesinde neler yapılabileceğini tartışmak olduğunu söyledi.

Akıncı, bu çerçevede görüşmelerin yararlı olduğunu söyledi.

Akıncı, Mont Pelerin’de Kıbrıs Türk tarafınca görüşmelerin birinci turunda ortaya konan açılımın Kıbrıs Rum tarafınca karşılık bulmamasının, ikinci tur görüşmelerdeki tıkanıklığın nedeni olduğunu anımsattı.

Müzakereleri, Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum liderin, 11 Şubat 2014’te yaptığı ortak açıklama çerçevesinde yürüttüklerini belirten Akıncı, söz konusu açıklamada “tüm konuların birbiriyle bağlantılı, birbiri ile ilişkili ve dönüşümlü” konuşulacağının yer aldığına dikkat çekti.

Kıbrıs Türk tarafının, herhangi bir başlık için, “sadece bunu tamamlayalım da sıra sonra diğerlerine gelir” şeklinde bir yaklaşım sergilemediğini kaydeden Akıncı, ancak Rum tarafının Mont Pelerin’de toprak başlığını haritalarıyla bitirmek istediğini anlattı.

Akıncı, “Mont Pelerin’de tıkanmayı yaratan Rum tarafının, ‘toprak başlığını haritasıyla, her şeyiyle beraber bitirelim, Rum tarafı olarak alacağımızı alalım, Kıbrıslı Türklerin çok önemsediği siyasi eşitlikle ilgili bazı temel önemli unsurları, dönüşümlü başkanlık ya da yönetimde kararlara etkin katılım gibi hususları varsın bekletelim’ anlayışı oldu. Böyle bir anlayışı kabul etmemiz mümkün değildir” dedi.

2016’da çözüm hedefine, 11 Şubat 2014 anlaşmasına bağlı kalındığı takdirde erişilebileceğini vurgulayan Akıncı, “Çözüm hedefi eğer tüm taraflarda varsa, yapılması gereken bellidir, bizim beşli konferans dediğimiz onların çoklu konferans dediği, (2004’de çözüm sürecinde yer alan ) Bürgenstock tipi olarak adlandırdığımız formatı yaşama geçireceğimiz tarihi artık netleştirmemiz gerekir” şeklinde konuştu.

Akıncı, bunun “bir masada Türkiye, Yunanistan, İngiltere’nin, güvenlik ve garantileri görüşürken, diğer tarafta da Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum tarafının, toprak, dönüşümlü başkanlık, siyasi eşitlik, mülkiyetle ilgili birkaç unsur da dahil, diğer başlıklarda halen çözülemeyen konuları çözmek için bir araya gelmesini” içerdiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı, “11 Şubat 2014 mutabakat metninin öngördüğü şekilde birbiriyle bağlantılı olarak bu konuları alıp odaklanmamız lazım, niyet varsa yapmamız gereken budur. Bunun dışındaki anlayışlar bizi bir yere götürmeyecek. Biz iyi niyet ve yapıcı ruhla bu çalışmaları yürüteceğiz” dedi.

Yılsonuna kadar bir çözüm planını siyasal çerçeve olarak oluşturmayı temenni eden Akıncı, federal yasaların ve bazı teknik konuların yazılmasının 2017’ye bırakılmasının, her iki topluma da yeterli zaman dilimi ayırarak yıl ortası referandum gerçekleştirmenin mümkün olduğunu söyledi.

2017’nin müzakere süreci açısından sıkıntılı olabileceğini anlatan Akıncı, 2017’de, işbirliğine neden olması gereken ancak tedirginlikleri tetikleyebilecek doğal gaz için sondaj çalışmaları olasılığının bulunduğunu; göreve 2017 başında başlayacak olan yeni Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin Kıbrıs sorununun çözümünün önceliğini yitirebileceğini, ABD Başkanının değişmesiyle ABD’nin Kıbrıs politikasında değişiklik olabileceğini; en önemlisinin de 2018 yılı başında Güney Kıbrıs’ta yapılacak seçimler için propaganda çalışmalarının başlayacağını söyledi.

Akıncı, “Bu nedenle bu fırsatı yitirmeyelim. Bu hedefe bağlı olarak, artık sonuç almak için, bu işi sür git yapmamak için konuya odaklanarak bu işi bitirmek için, geliniz beşli konferansın tarihini sonuçlandıralım ” dedi.

Akıncı, çözümle birlikte Türkiye-Yunanistan; Türkiye-Avrupa Birliği, Federal bir Kıbrıs’ın Türkiye ile ilişkilerinin çok daha iyi bir noktaya gelebileceğini ifade etti.



Özgürgün: “Türkiye dışında kalıyorsa, AB'nin KKTC’de söyleyecek hiçbir sözü yoktur”



Başbakanı Hüseyin Özgürgün, Avrupa Parlamentosunun (AP) Türkiye ile ilgili aldığı karara ilişkin, "Türkiye AB'ye girmeden AB'nin burada hiçbir hakkı olamayacağını söyledik. Türkiye eğer bunun dışında kalıyorsa, AB'nin KKTC'de söyleyecek hiçbir sözü yoktur.

Türkiye'nin olmadığı bir ortama, Kıbrıs Türklerini hiç kimse sürükleyip Yunanistan'ın ve Güney Kıbrıs'ın azınlığı durumuna düşüremez. Buna asla izin vermeyiz." dedi.

AA muhabirine gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başbakan Özgürgün, İsviçre'deki görüşmelerin sonuçsuz kalması konusunda, Güney Kıbrıs Rum kesiminin, uluslararası toplumun önünde bazı dengeleri değiştirmek için müzakereler yaptığını, Rumların hiçbir zaman Kıbrıslı Türkleri eşit ortak olarak görmediğini, Türkiye'nin buradaki varlığını ve garantörlüğünü kabullenmediğini söyledi.

Mont Pelerin zirvesi dahil yarım asırdır Birleşmiş Milletler'in (BM) kapsamlı çözüm planlarının hepsine "hayır" diyenin Rum tarafı olduğunu hatırlatan Özgürgün, uluslararası toplumunun "hayır" diyen tarafı hiçbir şekilde suçlamadığını, yola, son Mont Pelerin zirvesi dahil "suçlu, Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye'dir" anlayışıyla devam etmek istendiğini kaydetti.

Başbakan Özgürgün, müzakerelerin bu şekilde süremeyeceğini belirterek, "Biz de soruyoruz, nereye kadar buna tahammül edeceğiz, nereye kadar böyle devam edeceğiz. Bize göre, 2016 sonuna kadar çözüm olmazsa KKKC olarak devam etme noktasında olmamız lazım. Bugün yine masaya dönelim ama bir hafta on gün sonra tekrar başa dönüp aynı şeyleri konuşmayalım." ifadelerini kullandı.

Özgürgün, sözlerini şöyle sürdürdü: "Rumlar, bugün Türkiye'nin, Kıbrıslı Türklerin burada en küçük bir hakkına dahi bana göre tamam demezler. Bunu daha ileriye götürebilmeyi ve masaya dönebilmenin yolu da bu zihniyetten vazgeçmek gerekiyor. Yani iki kesimliliği kabul edeceksin, Kıbrıs Türk tarafının eşitliğini, siyasi eşitliğini ve koruyucu eşit ortaklığını kabul edeceksin. Türkiye'nin etkin ve fiili garantisini kabul edeceksin. Bunu kabul etmediğin sürece zaman hiçbir şekilde masada bir neticeye ulaşamayız."

Başbakan Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs müzakereleri sürecinde uluslararası toplumun çok büyük hatalar yaptığını ve adil davranmadığını belirterek, "Kıbrıslı Türklere adada eşit haklarını vermeyen tarafa, hep açılım yaptı, hep ileri bir adım attı. Şimdi de aynı şey olacak. Yine 'hayır' diyen, masada uzlaşmayan tarafa yönelik hiçbir suçlama yok. Yani Rum tarafı, Yunanistan bu işi çökertti ve söylenen hiçbir şey yok." ifadesini kullandı.

"2016 yılının sonunda bu görüşmelerin artık bir manasının olmadığını düşünüyoruz." diyen Özgürgün, "Bu görüşmeler oyalamayla geçecekse, neden masaya oturup bütün enerjimizi, vaktimizi buna harcayalım? Rum tarafı bu oyalama taktiğine yıllarca devam edecektir. Yıllarca netice alınmayacaktır." diye konuştu.

Avrupa Parlamentosunun (AP) Türkiye kararına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Başbakan Özgürgün, Kıbrıs Türk tarafı olarak hiçbir zaman Avrupa Birliği'ne (AB) güvenmediklerini belirterek, AB'nin verdiği sözü tutmayan, dağılma sürecine girmiş bir topluluk olduğunu söyledi.

Kıbrıs'ta üçüncü garantör ülke olan İngiltere'nin dahi birliğin dışında kalma kararı aldığına işaret eden Özgürgün, 2004'te Kıbrıs Türk tarafının Annan Planı'na "evet" demesine rağmen, AB'nin hiçbir sözünü tutmayan ve plana "hayır" diyen Rum tarafını birliğine aldığını hatırlattı.

Başbakan Özgürgün, AB'nin Kıbrıs'ta taraf olamayacağına işaret ederek, "Türkiye AB'ye girmeden AB'nin burada hiçbir hakkı olamayacağını söyledik. Türkiye eğer bunun dışında kalıyorsa, AB'nin KKTC'de söyleyecek hiçbir sözü yoktur. Türkiye'nin olmadığı bir ortama, Kıbrıs Türklerini hiç kimse sürükleyip Yunanistan'ın ve Güney Kıbrıs'ın azınlığı durumuna düşüremez. Buna asla izin vermeyiz." şeklinde konuştu.



Çavuşoğlu: “Hedef 5’li konferans dâhil gerekli somut yol haritası belirlenmesi”



TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kıbrıs konusundaki hedeflerinin 11 Şubat 2014 Ortak Çerçeve Belgesi’nin hedefleri doğrultusunda 2016 içinde müzakerelerin sonuç vermesi, kalıcı bir çözüm için adım atılması ve bir an önce bunun için 5’li konferans dâhil gerekli somut yol haritası belirlenmesi olduğunu kaydetti.

Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile geçtiğimiz günkü görüşmelerinin ardından basına yaptığı açıklamada, Mont Pelerin’de yapılan iki tur görüşmelerden sonra gelinen noktayı ve bundan sonra izlenecek stratejileri, önce Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı sonra hükümet ve muhalefet partilerinin katımlıyla ele aldıklarını anlattı.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Müzakereci Özdil Nami,iktidardaki iki siyasi parti ve muhalefetteki iki siyasi partinin görüş birliğinde olduğunu görmekten mutluluk duyduğunu söyleyen Çavuşoğlu, Türkiye olarak her zaman müzakere sürecini desteklediklerini ve bir an önce bir netice alınması konusunda irade ortaya koyduklarını kaydetti.

Güven artırıcı tedbirler konusunda her zaman destek verdiklerini anlatan Çavuşoğlu, hedeflerinin 11 Şubat 2014 Ortak Çerçeve Belgesi’nin hedefleri doğrultusunda 2016 içinde müzakerelerin sonuç vermesi, kalıcı bir çözüm için adım atılması ve bir an önce bunun için 5’li konferans dâhil gerekli somut yol haritası belirlenmesi olduğunu kaydetti.

Sürece aynı şekilde bu çerçevede destek vereceklerini dile getiren Çavuşoğlu, son derece verimli bir toplantı yaptıklarını söyledi.

Öte yandan, TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide ile telefonda görüştü.

Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Çavuşoğlu ile Eide'nin telefon konuşmasında, Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm bulunması amacıyla sürdürülen görüşmelerle ilgili son gelişmeler ele alındı.



Kurtulmuş: “Türkiye eşit haklara sahip iki toplumlu bir Kıbrıs’ın varlığından asla geri atmayacak”



TC Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Türkiye’nin Kıbrıs adasında iki toplumlu, eşit haklara sahip iki toplumlu bir Kıbrıs’ın varlığından asla bir adım geri atmayacağını söyledi.

AA’nın haberine göre, Kurtulmuş resmi temaslarda bulunmak üzere geldiği İngiltere’de, Türkiye’nin Londra Büyükelçiliği’nde bu ülkede faaliyet gösteren Türk sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle bir araya geldi.

Burada yaptığı konuşmada Kurtulmuş, “Kıbrıs görüşmelerinde belli bir noktaya gelindi ama son aşamada durdu. Biz de Kıbrıs’ta makul, adil bir barıştan yanayız ve bu konuda üzerimize düşeni yerine getiriyoruz" yanıtını verdi.

"Türkiye barış olsun da hangi tavizi verirsek verelim noktasında değil” ifadesini kullanan Kurtulmuş, “Türkiye hangi noktaya kadar gideceğini biliyor, nerede duracağımızı biliyoruz, veremeyeceğimiz tavizleri biliyoruz. Bunlardan birisi de Türkiye’nin Kıbrıs adasında iki toplumlu, eşit haklara sahip iki toplumlu bir Kıbrıs’ın varlığından asla bir adım geri atmayacağını söylemek isterim" dedi.

Kurtulmuş, Türkiye’nin Kıbrıs’ta ulusal çıkarlarından asla geri adım atmayacağını vurguladı.



Burcu: “Cumhurbaşkanı Akıncı’nın, seçilirken halkımıza verdiği sözlerin gereğini yapmak uğraşısı dışında bir düşüncesi yoktur”



Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu, TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun KKTC ziyaretinin perde gerisinde, görevinden istifa etmeyi düşünen Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yı bu kararından vazgeçirmek olduğuna dair haberlerin tamamen asılsız olduğunu belirtti.

Burcu, yazılı açıklamasında, Rum Devlet Televizyonu RIK’te yayınlanan bir programa İstanbul’dan bağlanan muhabirleri Anna Andreou’nun, “Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun KKTC ziyaretinin perde gerisinde, görevinden istifa etmeyi düşünen Cumhurbaşkanı Akıncı’yı bu kararından vazgeçirmek olduğuna dair duyumlar” alındığından bahsettiğini kaydetti.

Burcu, bu iddianın da dünkü günlük bir gazetede manşetten haber yapıldığının görüldüğünü işaret ederek, “Bu haber tamamen asılsız olup, Sayın Çavuşoğlu’nun ziyaretinde bir an için bile gündem olmamıştır” dedi.

Barış Burcu, bu çerçevede açıklamasında; “Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın seçilirken halkımıza verdiği sözlerin gereğini yapmak uğraşısı dışında bir düşüncesi yoktur” ifadelerini kullandı.



Kıbrıs’ta yoğun diplomasi trafiği



Kıbrıs müzakerelerinde İsviçre’deki görüşmelerin beklenen sonucu vermemesinin ardından yoğun diplomasi trafiği başladı.

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun önceki gün adaya gerçekleştirdiği ziyaretten sonra İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson da gelecek hafta Kıbrıs’a geliyor.

Bu arada liderleri arayarak, müzakere devam çağrısı yapan BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide, dün akşam adaya döndü. Eide’nin, süreci yeniden hareketlendirmek amacıyla temaslarda bulunması bekleniyor.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, BM Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide ile bugün görüşecek. Akıncı, İngiltere Dışişleri Bakanı Johnson’ı ise çarşamba günü kabul edecek.

Müzakere sürecine ve liderlere desteğini sürekli dile getiren ABD’nin de aralık ayında Dışişleri Bakanlığı’ndan üst düzey bir yetkilisini Kıbrıs’a göndermesi bekleniyor.

Güney Kıbrıs’ta yayınlanan Cyprus Mail gazetesine göre, ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İşleri Bakan Yardımcısı Vekili Jonathan Cohen, 1 Aralık’ta Kıbrıs’a gelecek.

Gazete, Rusya’nın da Kıbrıs’taki gelişmeleri yakından takip ettiğini yazdı.













Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Website





Instagram













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













KKTC Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 228 3365 / 228 3241

Fax: +90 (392) 228 4847

E-Mail: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: TRNC Public Information Office / KKTC Enformasyon Dairesi

Youtube: KKTCDisisleri





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 88
Dün Tekil 2050
Bugün Tekil 194
Toplam Tekil 4078973
IP 18.224.39.74






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























18 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Hepiniz birer T rk Bayra s n z. Bayra lekelemeyin, kirletmeyin yere d rmeyin.
(Alpaslan T RKE )


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.502 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu