BASIN BÜLTENİ Cumhurbaşkanı Akıncı: “Aylar içinde çözüm mümkün” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Cumhurbaşkanı Akıncı: “Aylar içinde çözüm mümkün”
Tarih: 05.06.2015 > Kaç kez okundu? 1611

Paylaş


Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, bundan sonra daha verimli müzakere ve daha verimli güven artırıcı önlemler üzerinde çalışarak adadaki herkesin hayat kolaylaştırmaya çalışacaklarını kaydederek, mevcut hava ve Kıbrıs Türk halkının kalıcı ve yaşayabilir çözüm arzusuyla karşılıklı kabul edilebilir bir çözüme, değil yıllar, aylar içinde ulaşılabileceğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, dün Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile gerçekleştirdiği görüşme sonrasında basına kısa bir açıklama yaptı ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Akıncı, adanın etrafındaki doğal kaynaklar konusunun akıllıca ele alınıp, çözüme fayda sağlayacak şekilde kullanılması gerektiğini söyledi.

Akıncı, “Henüz miktarı belli olmayan bir şey için kavga edeceğimize, yapacağımız en akıllıca şey, gelecek için hazırlanmaktır. Bu kaynakları olası çözümü finanse etmede kullanmanın yanı sıra İsrail doğal gazıyla birlikte Türkiye üzerinden Avrupa’ya boru hattıyla taşıyabiliriz ki bu en uygun yöntemdir” dedi.

Akıncı, liderlerin çeşitli konuları ve yakınlaşmaları ele aldığını ancak tarafların toprak ve garantiler gibi belirli konuların sürecin sonuna doğru ele alınması konusunda bir ortak görüşü bulunduğunu belirterek, “17 Haziran’da toprak konusunun görüşüleceği doğru değildir” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Akıncı, cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından adada ortaya çıkan pozitif atmosferi bu binada da yaşadığını söyledi. Bu olumlu atmosferin adada daha iyi duruma ulaşılmasına katkı yapması ve gelecek nesillerin geçmiş nesillerin uzun yıllar yaşadığı acıları yeniden yaşamaması için çalıştıklarını kaydeden Akıncı, “Adamızın gelecek nesillerine daha iyi bir gelecek hazırlamaya çalışıyoruz. Kıbrıslı Türklerle Kıbrıs Rum gençlerine…” dedi.

Akıncı, Ban ile sürecin bundan sonra nasıl devam edebileceği konusunda görüş alışverişinde bulunduklarını belirterek, BM Genel Sekreteri’nin onlardan ve danışmanı Eide’den duyduklarından çok memnun kaldığını söyledi.

Bundan sonra daha verimli müzakere ve daha verimli güven artırıcı önlemler üzerinde çalışarak adadaki herkesin hayatını kolaylaştırmaya çalışacaklarını kaydeden Akıncı, mevcut hava ve Kıbrıs Türk halkının kalıcı ve yaşayabilir çözüm arzusuyla karşılıklı kabul edilebilir bir çözüme, değil yıllar, aylar içinde ulaşılabileceğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bugün buradan olumlu bir havayla ayrılıyorum. Bu olumlu havanın Kıbrıs’ta önümüzdeki aylarda bir çözüme ulaşılmasına yardımcı olacağına inanıyorum” dedi.

Akıncı, Türkiye’nin, özellikle önümüzdeki günlerde yapılacak seçimlerin sürece etkisine ilişkin soruyu yanıtında, Ankara’ya yaptığı ziyarette gerçekleştirdiği görüşmelerde gerek Cumhurbaşkanı, gerekse Başbakan’ın adadaki olası bir uzlaşıya olumlu yaklaştığını ve olumlu sonuçlanacağını tahmin ettiği devam eden sürece tam destek verdiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Türkiye’de pazar günü yapılacak seçimlerin tamamıyla bir iç mesele olmasına rağmen, kim seçilirse seçilsin sürece bağlılığın devam edeceğine ve olumlu katkı yapacağına inanç belirtti. Akıncı, Yunanistan’ın da sürece olumlu katkısı bulunabileceğini kaydetti.

Akıncı, müzakerelerin “tango değil de halay şeklinde yürütülmesi gerektiği” yönündeki görüşlerini Ban ile de paylaştığını belirterek, şöyle devam etti:

“Taraflar bir birini suçlamak istediğinde, tango için iki kişiye gerek olduğu yönünde bir metafor kullanılır. Ben ise olaya farklı yaklaşıyorum. Bizim, herkesin birlikte dans ettiği halaya ihtiyacımız olduğunu söylüyorum. Geldiğimiz noktada bizim bütün tarafların katkısına ihtiyacımız var. Kıbrıslı Türk ve Rum liderlerin yansıra sivil toplum örgütleri ve BM, AB, garantör devletler gibi uluslararası faktörlerin katkısına ihtiyacımız var. Bunun için bir araya gelip, uyum içinde, el ele vererek sürece katkı koyması lazım.”

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, “Genel Sekreter Ban’dan herhangi talebiniz oldu mu?” sorusuna yanıtında, koordinatları verilen mayınların yerinin tespiti ve temizlenmesine yardımcı olunmasını istediğini belirtti. Akıncı, BM Genel Sekreteri’nin, kendilerinin bu yöndeki talebi doğrultusunda devam eden müzakere ve çözüm sürecine aktif destek ve katkısına ilişkin kararlığını sürdüreceğini yinelediğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, bir başka soruya yanıtında, müzakere masasında ilk kez Annan Planı’na evet diyen iki lider bulunduğunu kaydetti. Kendisinin 2014’teki çözüm vizyonunun devam ettiğini söyleyen Akıncı, Rum lider Anastsaiadis’in de aynı vizyonu paylaşmasını ümit ettiğini belirtti.

Rum Dışişleri Bakanı Kasulidis’in müzakerelerde ele alınacak konulara ilişkin açıklamasıyla ilgili soruyu yanıtlayan Akıncı, liderlerin çeşitli konuları ve yakınlaşmaları ele aldığını, ancak tarafların toprak ve garantiler gibi belirli konuların sürecin sonuna doğru ele alınması konusunda bir ortak görüşü olduğunu söyledi. Prensipte kriterler konusunu ele alabileceklerini ancak şu an spekülasyona neden olacak tartışmalara girmediklerini kaydeden Akıncı, diğer konularda somut sonuçlar alana kadar bu gibi konuları görüşeceğimiz doğru değil. Akıncı, “17 Haziran’da toprak konusunun görüşüleceği doğru değildir” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, ada etrafındaki doğal kaynaklara ilişkin soruya karşılık, konunun, tüm taraflara “kazan kazan” temelinde fayda sağlayacak değerli bir nitelik olarak gördüğünü söyledi.

Akıncı, “Henüz miktarı belli olmayan bir şey için kavga edeceğimize, yapacağımız en akıllıca şey, gelecek için hazırlanmaktır. Bu kaynakları olası çözümü finanse etmede kullanmanın yanı sıra İsrail doğal gazıyla birlikte Türkiye üzerinden Avrupa’ya boru hattıyla taşıyabiliriz ki bu en uygun yöntemdir. Konu akıllıca ele alınır ve çözüme fayda sağlayacak şekilde kullanılabilir” diye konuştu.



Anastasiadis Rum Ulusal Konseyi’ne 8 güven artırıcı önlem daha sundu



Rum Ulusal Konseyi dün toplandı. Toplantıda, Rum tarafının güven yaratıcı önlemlerle ilgili önerilerinin liste olarak Başkan Nikos Anastasiadis tarafından üyelere sunulduğu belirtildi.

Rum radyosunun haberine göre Anastasiadis, 1.5 saat süren toplantının ardından yaptığı açıklamada, güven yaratıcı önlemlerle ilgili önerilerinden hiçbirinin “Kıbrıs Cumhuriyeti’ni yaralamadığını” söyledi.

Anastasiadis, “Güven yaratıcı önlemler aracılığıyla iyi ortamı muhafaza etmeyi arzuladıklarını ancak sadece bunlara odaklanmadıklarını, Kıbrıs sorununun özüne ilişkin görüşmenin de yapılacağını” ekledi.

Rum haber kaynaklarına göre Anastasiades Ulusal Konseyi toplantısı sırasında parti liderlerine güven artırıcı önlem listesi verdi.

Liste kısa bir süre sonra basına sızdırıldı.

Ulusal Konsey'de alınan karar çerçevesinde Rum Tarafının Güven Yaratıcı Önlem Paketi şöyle:

Lefkoşa Türk ve Rum Belediyeleri'nin başkentte barikatların açılması teşviği çerçevesinde, Baf Kapısı'nda serbest ticaret bölgesinin oluşturulması,

Kaymaklı bölgesinde araç geçişi için yeni bir kapı açılması,

Pedeiu parkındaki hattın genişletilmesi,

Kaymaklı, Derinya, Pomos, Kato Pirgo, Lefke, Erenköy, Potamos kapılarının açılması,

Baf Kapısındaki Viktoria sokağının açılması (böylece bölgede bulunan çeşitli din ve doktrinlerin birbirine bağlanması),

Maraş bölgesindeki binaların değerlendirilmesi için uzmanların bölgeye girişiyle Maraş'ın iade sürecinin başlatılması,

Kıbrıslı Türklerin her Cuma Hala Sultan, Kıbrıslı Rumların da St Barnabas'ı ziyaret etmesi için inanç faaliyetlerinin kolaylaştırılması,

Ara bölgede askeri orduların azaltılması ve mayınların temizlenmesi,

Enklavların (etrafı kuşatılmış kişilerin) hayatlarının kolaylaştırılması, yaşlıların bulundukları bölgelerden tedaviye kolay ulaşımlarının sağlanması,

Finansman aracılığıyla kültürel mirasın kurtarılması için teknik komitenin güçlendirilmesi.



Rum İletim Sistemi Operatörü: “Sorun çıkmazsa onaylarım”



Rum İletim Sistemi Operatörlüğü Müdürü Hristos Hristodulidis, elektrik nakil sisteminde sorun çıkmaması durumunda, KKTC’yle elektriğin birleştirilmesine yeşil ışık yakacağını söyledi.

Rum Fileleftheros gazetesinde yer alan habere göre Hristodulidis, Rum Meclisi Ekonomi Komitesi’nde yaptığı konuşmada, yapılacak olan bağlantının elektrik nakil sisteminde problemlere neden olacağını saptaması durumunda, KKTC ile elektrik nakil şebekesinin kalıcı bir şekilde bağlanmasını hiçbir şekilde kabul etmesi veya onaylamasının söz konusu olmadığını dile getirdi.



Azeri Bakan: “Rum Yönetimi doğalgazı TANAP aracılığıyla Avrupa’ya taşımayı kabul etti”



Azerbaycan Enerji Bakanı Natig Aliyev’in, İsrail ve Güney Kıbrıs’la, doğalgazın, TANAP (Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı) aracılığıyla Avrupa’ya taşınması konusunda müzakere ettiklerini ve iki ülkenin, Türkiye’den de geçen Azerbaycan altyapısını kullanarak, doğalgazı Avrupa’ya taşımayı kabul ettiğini açıkladığı bildirildi.

Rum Simerini gazetesinin haberine göre Aliyev, “Caspian Oil Gas 2015” adlı konferansta yaptığı konuşmada, Irak ve İran dışında İsrail ve Güney Kıbrıs’ın, doğalgazı Türkiye aracılığıyla Avrupa’ya taşıyabileceğini ve bu doğrultuda müzakereler yapıldığını kaydettiğini yazdı.



Rumların KKTC’ye geçerek Rum mallarının satışıyla ilgilenen bürolarda çalıştığı iddia edildi



Rumların, her gün KKTC’ye geçerek, Rum mallarının satışıyla meşgul olan bürolarda çalıştığı iddia edildi.

Rum Fileleftheros gazetesi, Rum Meclisi Göçmenler Komitesi’nin dünkü toplantısında, bir devlet yetkilisinin komitedeki milletvekillerini, bazı Rumların, Taşınmaz Mal Komisyonu ile işbirliği içerisinde olduğunu öne sürdüğünü yazdı.

Haberde, Güney Kıbrıs’ta da bu doğrultuda çalışan bürolar bulunduğu, fakat belli sebeplerden ötürü bu kurumların ifşa edilmediği öne sürüldü. Haberde, komitede, Taşınmaz Mal Komisyonu’na yapılan başvurularla ilgili bilgilendirme yapıldığı da kaydedildi.



Sınır kapılarında optik okuyucu sistemi devreye girdi



Sınır kapılarındaki geçişlerde optik okuyucu sistemi devreye girdi. İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay, bugün Metehan Sınır Kapısı’nı ziyaret ederek, optik okuyucu sistemini inceledi. Uluçay, optik okuyucuların tüm sınır kapılarında devreye girdiğini açıkladı.

Çipli kimlik kartı ile optik okuyucudan yapılan geçişi yerinde izleyen Uluçay, muhaceret görevlilerinden de bilgi aldı.

Basına açıklama yapan Uluçay, dün akşamdan itibaren optik okuyucuların sınır kapılarında devreye girdiğini, bu sistemi incelemek üzere Metehan Sınır Kapısı’na geldiğini belirtti.

Optik okuyucuların, 7 kara sınır kapısı, Ercan Havalimanı ve limanlarda devreye girdiğini söyleyen Uluçay, bu sistemle hızlı ve güvenli geçiş imkanı sağlandığını kaydetti.

Yeni verilmeye başlanan çipli kimlik kartı ve pasaportların optik okuyucudan geçirilmesi suretiyle yapılacak geçişlerin, kullanıcılara hızlı ve güvenli geçiş sağladığına vurgu yapan Uluçay, vize formu doldurulması işleminin sonlandırılması ile geçişlerin 20-30 saniye hızlandığını, optik okuyucu ile bu rakamın 30 saniye veya 1 dakika daha hızlanacağını ifade etti.



Kamu-Sen, “Gazimağusa Limanı’nın değer biçilmeyecek kadar kıymetli ve bir o kadarda stratejik” olduğunu vurguladı



Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (Kamu-Sen), “Gazimağusa Limanının değer biçilmeyecek kadar kıymetli ve bir o kadarda stratejik” olduğunu vurguladı.

Kamu-Sen Başkanı Mehmet Özkardaş yaptığı açıklamada, bir taraftan çözüm süreci için yoğun görüşmeler başlatılıp, Kapalı Maraş’a karşılık, Mağusa Limanı ve Ercan'ın uluslararası trafiğe açılması tartışılırken bir taraftan da Mağusa Limanı’nın özelleştirme kılıfıyla birilerine peşkeş çekilme hazırlıkları yapılmasının, Ercan'ın nasıl üste para da verilerek özelleştirme adı altında peşkeş çekildiğini düşündürdüğünü savundu.

KTHY,DAK,DAİ, Ercan bunların hep halkın ve sivil toplumun karşı çıkışlarına rağmen peşkeş çekildiğini ileri süren Özkardaş, “Hele de olası bir çözümde bir o kadar daha değerli olacaktır. Sanırım Mağusa Limanı için iştahı kabaranlar bunu çok iyi görüşmüşlerdir” dedi.

Özkardaş, özelleştirmelere karşı olduğunu her fırsatta söyleyen ve şu anda da hükümette olan partilerin bu peşkeşlere çanak tutmasının da düşündürücü ve manidar olduğunu söyledi.



Türk-Sen: “Limanlar babanızdan miras mı kaldı?”



Türk-Sen Genel Başkanı Arslan Bıçaklı, “limanların özelleştirilmesinin gündemde” olduğu açıklamaları üzerine hükümeti eleştirerek, hükümete; “Limanlar babanızdan miras mı kaldı?” diye sordu.

Bıçaklı, Türk-Sen olarak özelleştirmelere her zaman karşı durduklarını ve bundan sonra da karşı durmaya devam edeceklerini belirterek, toplumu, halkın malı olan bu değerlere sahip çıkmaya çağırdı.

Arslan Bıçaklı yazılı açıklamasında, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Hasan Taçoy’un önceki gün yaptığı açıklamada “Limanların özelleştirilmesinin gündemde olduğunu ve önceliğin de Mağusa Limanı’nda olduğunu” söylediğini ifade ederek, “hükümetin bu konuda her hangi bir kararı var mı?” diye sordu.

Bıçaklı, hükümette bulunan siyasi partilerin seçim döneminde halktan böyle bir yetki alıp almadığın da sorarak, şunları dile getirdi:

“Devlerin yani halkın malı olan bu değerleri satmak için hiçbir siyasinin yetkisi yoktur. Türk-Sen olarak özelleştirmelere karşı her zaman karşı durduk bundan sonra da karşı durmaya devam edeceğiz. Toplumun bütününde halkın malı olan bu değerlere sahip çıkmaya davet ediyoruz. Hiçbir siyasiye limanlar babalarından miras kalmadı.”



BKP Genel Sekreteri Korkmazhan: “Limanlar özelleştirilemez”



Birleşik Kıbrıs Partisi (BKP) Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan, özelleştirme politikalarına karşı olduklarını belirterek, limanları özelleştirmeyi hedefleyen CTP-BG/DP-UG hükümetine izin vermeyeceklerini kaydetti.

Korkmazhan, yaptığı yazılı açıklamada, limanlara hiçbir yatırım yapmadığını ve kaderine terk ettiğini savunduğu hükümetin, limanları özelleştirme adı altında peşkeş çekmek istediğini öne sürdü. Korkmazhan, limanların özelleştirilmesi durumunda “işsizliğin, pahalılığın ve dışa bağımlılığın artacağını, Kıbrıs Türk toplumunun kendi evinin efendisi değil, kölesi olacağı” görüşünü ifade etti.

Ercan Havalimanı’ndan Taşyapı Ltd’in milyonlarca lira kâr elde ettiğini, ancak sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini savunan Korkmazhan, “Ülkenin zarara uğradığı Ercan örneği ortada dururken, limanların özelleştirileceğini söylemek en hafif deyimi ile halkla alay etmektir” ifadelerini kullandı.

Korkmazhan, “BKP, özelleştirme adı altında uygulamaya konan bu yok etme siyasetinin karşısında olmaya, toplumun malı olan kurumlarımıza sahip çıkmaya devam edecektir” diyerek özelleştirme karşıtı tüm kesimlerle birlikte hareket edeceklerini ve limanların özelleştirilmesine izin vermeyeceklerini kaydetti.



SDP: “Mağusa Limanı meclis onayı olmadan kimseye peşkeş çekilemez”



Sosyal Demokrat Parti (SDP) Başkanı Tözün Tunalı, “Mağusa Limanı’nın Meclis onayı olmadan kimseye peşkeş çekilemeyeceği gerçeğini herkesin bilmesi gerektiğini” belirtti.

Başkanı Tözün Tunalı’nın yaptığı yazılı açıklamada, “KKTC’nin en önemli stratejik konumundaki yerlerinden biri olan Mağusa Limanı için Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı’nın yaptığı açıklamanın akıllara soru işaretleri getirdiğini ve Başbakan’ın ve eski Başbakan Yardımcısı’nın bu özelleştirme hususunda haberi olmadan yapılan bu açıklamanın halk tarafından da büyük tepki ile karşılandığını” kaydetti.

Türkiye ile KKTC arasında imzalanan ekonomik pakette limanların özelleştirilmesine de yer verildiğini savunan Tunalı, Türkiye Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin’in ülkeye yaptığı ziyaret sonrasında bu açıklamanın yapılmasının dikkat çektiğini ifade etti.

Limanların özelleştirilmesi hususunda daha önceden yapılan özelleştirmelerde yaşanan problemlerin yeniden yaşanmaması için konunun Meclis’e giderek tartışmaya açılması gerektiğini dile getiren Tunalı, “Böylesine stratejik öneme haiz bir Limanımızın ben filan şirkete veriyorum verdim duruma düşürülmesi şaibeleri de beraberinde getirecektir. Halkın öz varlığı olan Mağusa Limanı’nın Meclis onayı olmadan kimseye peşkeş çekilemeyeceği gerçeğini herkesin bilmesi gerekir” ifadelerini kullandı.

Tunalı, konunun takipçisi olacaklarını vurgulayarak “Halkın yararına icraatlar yapmasını beklediğimiz Hükümetin bu şekilde davranması herkesi zan altına sokacaktır. Şu an Hükümette bulunan CTP ve DP’nin böyle bir hataya imza koymasını istemiyoruz. Muhalefet partilerinin de bu konuyu Meclise taşıyarak hesap sorması asli görevleri olmalıdır” dedi.



Kaptan, Taçoy’un limanların özelleştirileceğine yönelik açıklamasını eleştirdi



Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Başkanı Ahmet Kaptan, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Hasan Taçoy’un limanların özelleştirileceğine yönelik açıklamalarını eleştirdi.

Yazılı bir açıklama yapan Kaptan, “Bizler KTAMS olarak kamu mallarının yerli veya yabancı sermayeye peşkeş çekilmesine ve bunun süslenerek toplumun önüne konmasına dün olduğu gibi bugün de karşı olduğumuzu belirtir, her türlü özelleştirmeye karşı mücadelemizi sürdüreceğimizi vurgularız” ifadelerini kullandı.

Kaptan, ülkede iktidarlar değişirken, “teslimiyetçi zihniyetin aynen devam etmekte olduğunu, kamu mallarının peşkeşinin sürdüğünü” iddia etti.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Hasan Taçoy'un yaptığı bir açıklamada limanların özelleştirileceğini, önceliğin de Gazimağusa Limanı’nda olacağını söylediğini hatırlatan Kaptan şu ifadeleri kullandı:

“Kimin malını kime veriyorsunuz..! Sırasıyla KTHY'yi ve Saray Otel'i yok eden, Ercan Havalimanı’nı özelleştiren zihniyet, sıraya yine halkın malı olan Gazimağusa Limanı’nı koydu. Soruyoruz, halktan bunun için onay aldınız mı? Demokrat Parti’nin ve Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin seçim beyannamelerinde bu özelleştirmeleri yapacakları yazıldı mı? Meclis’te ve Bakanlar Kurulu’nda böyle bir karar alındı mı? Geçmişte halkın malını peşkeş çekenlerin sonunun ne olduğu ortadadır, tarihin çöplüğüne gömülmüşlerdir…”



Kültürel Miras Teknik Komitesi, Ayios Afksentios Kilisesi’nde restorasyon projesinin tamamlanması dolayısıyla etkinlik düzenledi



Kültürel Miras Teknik Komitesi, öncelikle müdahale edilmesi kararlaştırılan eserler listesinde bulunan ve Büyükkonuk’ta yer alan Ayios Afksentios Kilisesi’nde restorasyon projesinin tamamlanması dolayısıyla bugün bir etkinlik düzenlendi.

Etkinliğe Kültürel Miras Teknik Komitesi eşbaşkanları Ali Tuncay ve Takis Hadjidemetriu, ABD, İtalya, Bulgaristan, Hollanda ve İrlanda büyükelçiliklerinden diplomatlar, Danışma Komitesi’nde görev yapan Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum uzmanlar, AB Destek Ofisi Başkanı Alessandra Viezzer ve UNDP-PFF sorumlusu Tiziana Zennaro da katıldı. Kültürel Miras Teknik Komitesi’nin Kıbrıslı Türk Eşbaşkanı Ali Tuncay’ın açıklamasına göre, etkinlikte ayrıca Büyükkonuk Belediye Başkanı Ahmet Sennaroğlu, Din İşleri Başkanlığı Bölge temsilcisi ve Kıbrıs Rum Ortodoks Kilisesi temsilcileri de hazır bulundu.

Ayios Afksentios Kilisesi’nde yer alan etkinlikte konuşan Teknik Komite’nin Kıbrıslı Türk Eşbaşkanı Ali Tuncay, Kültürel Miras Teknik Komitesi’nin, her iki tarafın eşitliği çerçevesinde karşılıklı güven ve işbirliği içerisinde yürütülmekte olduğunu, sadece eserlerin restorasyonunu gerçekleştirmediklerini, çalışmalarının ayrıca bir işbirliği ve güven ortamının da yaratılmasına katkıda bulunduğunu belirtti.

Ayios afksentios Kilisesi’ndeki restorasyon çalışmasının, her iki taraf arasındaki güvenin tesisine katkı yapmanın yanısıra, Büyükkonuk köyünün sosyal, ekonomik ve kültürel gelişimine de katkıda bulunacağını ifade eden Tuncay, kültürel mirasın sadece taşlar ve binalardan ibaret olmadığını vurguladı. Tuncay, kültürel mirasın ayrıca gelecek için önemli olan değerleri geçmişten günümüze, dolayısıyla da geleceğe aktardığını kaydetti. Tuncay, Teknik Komite çerçevesindeki işbirliğinin Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumların yararına olacak şekilde diğer alanlara da yayılmasını diledi.



Sanayi Odası, Haspolat’ta sınır kapısı istedi



Sanayi Odası, Haspolat’a sınır kapısı açılmasını istedi.

Oda’dan yapılan açıklamada, Haspolat Muhtarı ile konuyla ilgili görüş alış verişinde bulunulduğu belirtildi.

Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı, Haspolat bölgesinde açılabilecek yeni bir sınır kapısının, özellikle bu bölgede üretim yapan ve ürünlerini Yeşil Hat Tüzüğü çerçevesinde Güney’e satan firmaların mallarının sevkiyatında Metehan’dan daha iyi bir alternatif oluşturabileceğini belirtti.

Çıralı, Haspolat bölgesinde açılabilecek geçiş noktasının, Güney Kıbrıs’a araçlarıyla geçmekte olan vatandaşlara da önemli bir alternatif oluşturabileceğini ekledi.



Mayıs ayı hayat pahalılığı yüzde 1.62



Devlet Planlama Örgütü (DPÖ) mayıs ayı hayat pahalılığı oranını yüzde 1.62 olarak açıkladı.

DPÖ Müsteşarı Ödül Muhtaroğlu’nun yaptığı yazılı açıklamaya göre, en fazla artış yüzde 5.74 ile giyim ve ayakkabı grubunda gerçekleşti.2015 yılının ilk beş ayındaki enflasyon da yüzde 2.73’e yükseldi.

Mayıs ayında bir önceki aya göre 295 maddenin ortalama fiyatlarında artış, 63 maddenin ortalama fiyatlarında ise düşüş gerçekleşti.

Ana mal gruplarında bir önceki aya göre artan değişim oranı ise şu şekilde gerçekleşti:

“Giyim ve ayakkabı grubunda yüzde 5.74, ulaştırma ana grubunda yüzde 5.45, eğitim ana grubunda yüzde 2.74, mobilya, ev aletleri ve ev bakım hizmetleri grubunda yüzde 2.01, konut su, elektrik, gaz ve diğer yakıtlar grubunda yüzde 0.99, lokanta ve oteller grubunda yüzde 0.70, eğlence ve kültür grubunda yüzde 0.47, sağlık ana grubunda yüzde 0.18, alkollü içecek ve tütün grubunda yüzde 0.10, çeşitli mal ve hizmetler grubunda yüzde 0.09, haberleşme grubunda yüzde 0.02.”

Gıda ve alkolsüz içecekler grubunda ise yüzde 1.56 azalış saptandı.

DPÖ Müsteşarı Ödül Muhtaroğlu mayıs ayı içerisinde gerçekleşen dövizdeki artışların, tüketici fiyatları endeksine yansıdığını ifade etti.





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 25
Dün Tekil 1927
Bugün Tekil 1528
Toplam Tekil 4067662
IP 3.147.205.154






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























10 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


T rk hakanlar ve T rkmen Padi ahlar devlet i lerinde hatunun fikirlerini st n tutar.
(N ZAM L-M LK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.096 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu