Başkent günlüğü / Necdet Sivaslı



e.mail: necdetes@mynet.com







“Silahlara veda” masalı…







Nevruz Bayramı öncesi İmralı canisi Öcalan’ın talimatı ile PKK’nın silah bırakabileceği söyleniyor. “Çözüm süreci” ile başlayan görüşmelerden bu yana PKK hala silah bırakacak, iki yıldır nedense hep aynı masalı dinliyoruz. Bugün, AK Parti Hükümeti yetkilileri de yaptıkları açıklamalarda PKK’nın silah bırakacağını söylüyor.



Biz, sürekli yazıyoruz ve uyarıyoruz. PKK, beklendiği gibi silah bırakmaz. Bunu, zaten yetkili ağızlar söylüyor. Biz de köşemize taşıyor, yorum getiriyoruz. Bu nedenle bizi “Barış istemeyenler” sınıfına sokuyorlar.



Açıkça yineleyelim:



Bu ülkede herkesten çok barışı isteyenlerdeniz. Ancak, bunu isterken, ülkemizin bütünlüğünü ön planda tutuyoruz. Barışı, huzuru, birlik ve bütünlüğümüzün korunması gerektiğini vurguluyoruz. Cumhuriyet ilkelerine bağlılığı istiyoruz. Hak ve hukuka saygı bekliyoruz.



Şimdi gelelim, PKK’nın silah bırakma masalına.



Önce şu soruyu “Çözüm Süreci”ni başlatan AK Parti Hükümeti yetkililerine sormak istiyoruz:



“Çözüm süreci” başlarken Hükümet kanadından yapılan açıklamalarda PKK’nın birkaç ay içinde silah bırakacağı, teröristlerin de sınır dışına çekileceği açıklanmadı mı? Böyle bir hava yaratılmadı mı? Aradan iki yıl geçti, PKK silah bıraktı mı? Sınır ötesine çekilme oldu mu?



Tam tersi, PKK daha da güçlendi. Şehirlere indi. 6-7 Ekim olayları ile ülkeyi kan gölüne çevirdi. Devleti sürekli tehdit etti. Güneydoğu’da güvenlik güçlerinin giremeyeceği kurtarılmış bölgeler yarattı. Öcalan’a serbestlik, bölgede özerklik istedi. Güneydoğu’da kendi birimlerini oluşturdu.



Seçimlere az bir zaman kala, şimdi de yine “PKK silah bırakacak” deniliyor. Bu açıklamalara yine Kandil’den de, PKK’nın siyasi uzantılarından da yanıtlar gecikmedi. Her iki kesimden gelen açıklamalarda “ Devlet çözüm için verdiği sözleri yerine getirsin, silah bırakmayı ondan sonra konuşalım” deniliyor.



Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, konu ile ilgili yaptığı açıklamada “Top artık onlarda” demişti. Kandil, Arınç’ın bu sözlerine anında cevabı yapıştırdı. Kandil’deki PKK’nın elebaşlarından Mustafa Karasu “İktidar çözüm için herhangi bir adım atmamışken ve sorun çözülmeden kim silahların bırakılmasından veya PKK’nın çekilmesinden söz edebilir?” diyor.



HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş da, arkadaşları da “Hükümet önce verdiği sözleri yerine getirsin, ondan sonra PKK’dan silah bırakma beklesin” diyor. Demirtaş bununla da kalmayıp “Hükümet çözüm sürecinin önündeki tek engel” diyerek daha ağır bir suçlama yapıyor.



HDP’lilerin üzerinde durdukları diğer bir konu da Hükümetin çıkarmak istediği “İç Güvenlik Paketi” olarak gösteriliyor. HDP tarafından yapılan açıklamalarda “Bu paket çözüm sürecini dinamitleyecek kadar tehlikeli “deniliyor.



Ortada böyle bir kısır döngü var. Bu gelişmeleri biz yaratmıyoruz, bu açıklamaları biz yapmıyoruz. “Çözüm sürecinde her şey iyi gidiyor” deniliyor ama gelişmeler ve açıklamalara baktığımızda bunun hiç de söylendiği gibi olmadığını görüyoruz.



Özetle, Hükümet kanadının beklentilerinin boş olduğu ifade edilmeye çalışılıyor.



Geçenlerde MİT Müsteşarlığı görevinden istifa eden Hakan Fidan, Öcalan ile ilgili bir açıklama yapmış. Fidan bu açıklamasında “Öcalan’ın sözlerini dinleyen yok. Kandil başka telden çalıyor” demiş.



Nevruz’da Öcalan PKK’ya “Silahları bırakın, sınır dışına çekilin” derse bunu dinleyen olacak mı? Hiç sanmıyoruz. Daha önce Güneydoğu’daki olayların tırmandığı günlerde de Öcalan, PKK’ya ve gençlik yapılanmasına mesajlar göndermişti ama bu mesajların hiç birinin dinlenmediğini gördük. Demek ki, Öcalan ile İmralı arasındaki gerilim sürüyor.



Kaldı ki, PKK silah bırakırsa bu sorun çözülür mü, bu da ayrı bir konu. Konuya yakınlığı ile bilinen uzmanlar, asıl sorunun PKK’nın silah bırakmasından sonra yaşanabileceğine dikkat çekiyorlar.



Çünkü PKK neye karşılık silah bırakacak? Bizce önemli olan budur. Bugüne kadar varlık nedeni silah olan PKK, varlığını kolay kolay sona erdirir mi? Erdirirse beklentilerine kavuşmuş demektir. İşte bu beklentiler nelerdir ve Hükümet olanlar bu beklentileri karşılayabilir mi?



Hükümet kanadı “Top artık onlarda” diyor. Karşı taraf da “Top bizde değil, hükümet kanadında “açıklaması yapıyor. Bu açıklamalardan sonra MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ın açıklamalarını çarpıcı bulduk. Vural “Top ne o sahada, ne bu sahada, görülüyor ki golü yiyen millet” diyor.



Vural’ın şu tespiti ile yazımızı sonlandırıyoruz:



“AKP-HDP ve PKK seçim işbirliği yapıyor. Öncelikli hedeflerden biri HDP’nin AKP’ye hediye edeceği milletvekili aracılığı ile özerkliği alma senaryosudur. “



necdetbuluz@gmail.com



necdetes@mynet.com