BASIN BÜLTENİ EROĞLU: “RUMLAR DAHA ÖNCE UZLAŞILAN KONULARI REDDEDEREK, ŞİMDİ DE DOĞAL GAZI BAHANE EDEREK ZAMANA OYNUYORLAR” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ EROĞLU: “RUMLAR DAHA ÖNCE UZLAŞILAN KONULARI REDDEDEREK, ŞİMDİ DE DOĞAL GAZI BAHANE EDEREK ZAMANA OYNUYORLAR”
Tarih: 09.10.2014 > Kaç kez okundu? 1797

Paylaş


Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Rum tarafının 50 yıla yakın bir süredir zamana oynadığını, bugünlerde ise önce uzlaşılan konuları reddederek, daha sonra da doğal gazı bahane ederek bunu sürdürdüğünü söyledi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu dün bir kabulü sırasında bir soruya karşılık Kıbrıs müzakerelerinde gelinen son durumu değerlendirerek, Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis ve Rum siyasi partilerinin müzakere sürecini askıya alma kararıyla yanlış yaptığını ifade etti. Eroğlu, Kıbrıs Türk tarafının temennisinin Rum tarafının en kısa zamanda masaya dönmesi olduğunu bildirdi.

Eroğlu eski Rum lider Hristofyas’a doğal gaz konusunda yaptığı önerilerin reddedildiğini, Greentree Zirvesi sürecinde Rum tarafının 12. parselde kazıya başlamasının sorunları da beraberinde getireceğini ve buna karşılık Türk tarafının da adımlarının olacağını Hristofyas’a söylediğini hatırlattı.

Derviş Eroğlu, Rum tarafının 12. parselde kazı başlatmasının ardından, TPAO’ya sismik araştırma yetkisi verildiğini de anımsatarak, Rum tarafına doğal gaz konusunda 2 öneri daha yapılmasına rağmen bunların da reddedildiğini söyledi.

Müzakereleri sürdüren yeni Rum lider Anastasiadis’e doğal gazla ilgili komite kurulması çağrısı yaptığını, fakat bunun da reddedildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Eroğlu, ABD dâhil olmak üzere tüm ülkelerin Kıbrıs’ta elde edilecek doğal kaynaklara Kıbrıslı Türklerin de ortak olduğunu kabul ettiğini söyledi.



DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI: “MÜZAKERELERİN HERHANGİ BİR BAHANEYLE SEKTEYE UĞRATILMASI KABUL EDİLEMEZ”



Dışişleri Bakanlığı, müzakerelerin herhangi bir bahaneyle sekteye uğratılmasının kabul edilebilir olmadığını vurguladı.

Bakanlık açıklamasında, “Geleceğimiz, gerginlikler değil, işbirliği ve barış üzerine tesis edilmelidir. Bu anlayıştan hareketle, Rum tarafını bu çok ciddi hatadan en kısa zamanda vazgeçmeye ve müzakere masasına geri dönmeye davet ederiz” denildi.

Dışişleri Bakanlığı’ndan, Kıbrıs Rum liderliğinin kapsamlı çözüm görüşmelerini tek taraflı olarak askıya alma kararıyla ilgili olarak yapılan yazılı açıklamada, “50 yıla yakın bir süredir devam etmekte olan müzakerelerin herhangi bir bahaneyle sekteye uğratılması asla kabul edilebilir bir yaklaşım değildir. Bu tip yaklaşımlar, adadaki iki halkın ve uluslararası camianın en kısa zamanda bir çözüm beklentisi ve liderlerin bu yöndeki taahhütleri ile tümüyle ters düşmektedir” ifadesine yer verildi.

Doğal kaynakların adadaki iki taraf ve bölge için bir işbirliği aracı olarak ele alınmasına yönelik Kıbrıs Türk tarafınca yapılan önerileri reddeden ve hidrokarbon yatakları konusunda tek yetkili kesimin Kıbrıs Rum Yönetimi olduğu iddiasıyla tek taraflı adımlar atmakta ısrarcı olanın hep Kıbrıs Rum Liderliği olduğu hatırlatılan açıklamada şunlar kaydedildi:

“Ada ve çevresindeki doğal kaynaklar ile kapsamlı çözüm müzakerelerinin birbirinden ayrı konular olduğunu iddia eden Rum liderliğinin, doğal kaynaklar hususunu bahane göstererek görüşmeleri askıya alması samimiyetten uzak ve çelişkili bir yaklaşımdır.”

11 Şubat 2014’de her iki liderin imza attığı Ortak Açıklama sayesinde çözüm yönünde yaratılan olumlu beklentinin, Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri tarafından arka arkaya atılan olumsuz adımlar nedeniyle müzakere masasına yansımadığı ifade edilen açıklamada, Kıbrıs Rum Yönetimi Liderinin uzunca bir süre çeşitli bahanelerle müzakere masasına oturmamasının, daha sonra ortak açıklama yapılmasını şart koşmasının, ardından Ortak Açıklama’ya saygı göstermeyerek üzerinde önceden anlaşma sağlanan hususları sorgulamaya devam etmesinin, müzakere sürecinde arzu edilen ilerlemenin sağlanmasını engellediği belirtildi.

Açıklamada, “11 Şubat tarihli Ortak Açıklama ve BM Genel Sekreteri’nin yeni bir Özel Danışman atamasıyla müzakerelerin tekrar canlanması beklenirken, Rum liderliğinin ani bir kararıyla sürecin önünün kesilmeye çalışılması son derece düşündürücüdür” denildi.

Açıklamaya şöyle devam edildi:

“Kıbrıs adası ile ilgili tüm ihtilafların hallinin tek yolunun kapsamlı bir çözümden geçtiği ilgili tüm taraflarca kabul edilmişken, Rum tarafından beklenen müzakerelere ilişkin engeller yaratmak yerine, samimi ve yapıcı bir şekilde müzakere masasında yer almaları ve gerekli siyasi iradeyi göstererek bir uzlaşının ortaya çıkmasına katkı koymalarıdır.

Geleceğimiz, gerginlikler değil, işbirliği ve barış üzerine tesis edilmelidir. Bu anlayıştan hareketle, Rum tarafını bu çok ciddi hatadan en kısa zamanda vazgeçmeye ve müzakere masasına geri dönmeye davet ederiz.”



BM GENEL SEKRETERİ’NİN KIBRIS ÖZEL DANIŞMANI EİDE: “MÜZAKERE MASASINA NASIL DÖNÜLECEĞİ KONUSUNDA ŞU AN BİR ŞEY SÖYLEYEMEM”



BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide, dün, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı ve Kıbrıs Rum Yönetimi’nin masaya nasıl geri döndürüleceği konusunda henüz ortada somut bir şey olmadığını belirtti.

Anastasiadis ve Eroğlu ile gerçekleştirdiği görüşmelerde müzakerelerin özü ve Kıbrıs Rum Yönetimi’nin müzakerelerden çekilmesine neden olan denizdeki hareketliliğin ele alındığını kaydeden Eide, Kıbrıs Rum Yönetimi’nin müzakerelerden çekilmesine neden olan sorunların aşılması için liderleri bir formül bulması yönünde cesaretlendirmeye çalıştığını ifade etti.

Her iki liderin statükonun sürdürebilir olmadığını defalarca dile getirdiğini kaydeden Eide, “Statüko gerçekten tehlikeli, sürdürülebilir değildir. Kötüye gidebilir. Bunun yaşanmasını önlemek için özlü konularla ilerleme sağlamak lazım” diye konuştu.

Eide, “Doğal gaz ile petrol, siyasi eşitliğe, iki bölgeliliğe dayalı federal bir çözüm bulunması halinde tüm Kıbrıslılar için bir nimet olacak. Ancak buna ulaşılmaması halinde, tansiyonun artmasına neden olacağından muhtemelen tüm Kıbrıslılar için felaket olacak” dedi.

Anastasiadis’in müzakere masasına dönmek için öne sürdüğü önkoşullarla ilgili olarak ise Eide, bu konuda henüz kendisinin de bilgisi olmadığını ifade etti.



YUNANİSTAN’IN ANKARA BÜYÜKELÇİSİ, DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI'NA ÇAĞRILDI



Yunanistan'ın önceki gün Türkiye'ye protesto notası vermesinin ardından, bu ülkenin Ankara Büyükelçisi Kyriakos Loukakis, Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı'na çağrılan Yunanistan'ın Ankara Büyükelçisi Kyriakos Loukakis'e "komşu Yunanistan'ın bir garantör ülke olarak gecikmeksizin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni çözüme teşvik amacıyla çaba sarf etmesinin beklendiği” iletildi.



SAMARAS, ANASTASİADİS’İN DAVETİNİ KABUL ETMEDİ



Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, Doğu Akdeniz’de cereyan eden gelişmeleri görüşmek üzere Yunanistan Başbakanı Andonis Samaras’ı Güney’e çağırdığı ancak Samaras’ın kabul etmediği bildirildi.

Rum Fileleftheros gazetesi edindiği bilgilere dayanarak, Samaras’ın Güney Kıbrıs’ı ziyaret etmesi konusunun geçtiğimiz günlerde gerçekleşen Anastasiadis-Samaras telefon görüşmesinde gündeme geldiğini ancak Samaras’ın şu anda böyle bir ziyarette bulunmasının mümkün görünmediğini yazdı.

Anastasiadis, Yunanistan Güney Kıbrıs’a desteğini, Andonis Samaras’ın şahsen Rum tarafına giderek göstermesini istediğini yazan gazete, 1996’da benzer bir durumda zamanın başbakanı Kostas Simitis’in Güney’e gittiğini hatırlattı. Gazete Samaras’ın, Troyka’nın devam eden denetimleri yüzünden Yunan ekonomisindeki kritik gelişmeleri gerekçe göstererek Anastasiadis’in davetini kabul etmediğini yazdı.



YUNANİSTAN’DAKİ İNSAN KAÇAKÇILIĞI ÇETESİNİN BAŞI RUM ÇIKTI



Yunanistan’dan Avrupa ülkelerine insan kaçakçılığı yapan bir çetenin başının 48 yaşındaki bir Kıbrıslı Rum olduğu haber verildi.

Rum Alithia gazetesi Yunanistan’da tutuklanan Rum’un işlediği suçları itiraf ettiğini ve Yunanistan’dan Avrupa ülkelerine insan kaçakçılığı yapılmasıyla ilgili faaliyetlerin sorumluluğunu üstlendiğini kaydetti.

Gazete, çetenin başı olduğu iddia edilen Rum hakkında, bazı suçlardan dolayı Rum makamlarının da 2004’ten bu yana iki tutuklama emri çıkardığını yazdı.





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 40
Dün Tekil 1787
Bugün Tekil 389
Toplam Tekil 4068311
IP 13.58.252.8






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























11 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Sevgim - Millete!
Vurgunlu um - Azadl a ve adalete!
itaatim - Hocalar ma!
Borcum - Dostlar ma ve meslekta lar ma!
Nefretim - Yalanc lara ve iki y zl lere!

(Eb lfez EL BEY)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.001 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu