BAŞKENT GÜNLÜĞÜ / NECDET SİVASLI

e.mail: necdetes@mynet.com



“IŞİD bahane, gizli hedef

Türkiye’dir…”



Geçenlerde bu sütunlarda bir yazı yazmış, “ABD, IŞİD bahanesi ile yeni

planlarını devreye mi sokacak?” demiştik. Yazımıza olumlu tepkiler

geliyor. Okurlarımızın çoğu “Bu olay PKK’ya meşruiyet kazandıracak”

diyor. Amerika’nın silahlandıracağı, eğiteceği ve deneyin

kazandıracağı Kürtler’e bağımsızlığın yolunun açılacağını söyleyenler

de oluyor. En önemlisi de, Kürtlere verilecek olan silahların PKK’nın

eline geçecek olmasıdır.

Ortadoğu Gazetesi’nde Orhan Karataş, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli

ile yaptığı röportaj yayınlanıyor. Bahçeli, bu röportajda günümüzün en

önemli konularına değiniyor, görüşlerini açıklıyor.

Bahçeli, açıklamalarının bir bölümünde “Sözde hedef IŞİD, gizli hedef

Türkiye’dir” diyor. Bizim günler öncesi değindiğimiz konuyu gündeme

taşıyor, dikkatleri çekiyor. Amerika’nın BOP çerçevesinde Ortadoğu

politikalarını ve Türkiye üzerinde oynanmak istenilen oyunlara açıklık

getiriyor.

Konumuzu ilgilendirdiği için önce MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin bu

açıklamalarından kısa bir bölümü sizlerle paylaşmak istedik:

“Oyun büyüktür. Uzak vahşidir. Aktörler çok fazladır, uyarıyorum. IŞİD

ile meşrulaşma koridoruna giren peşmerge ve PKK’ya altın tepsi içinde

devlet olma imkânı sunmak için el altından yoğun mesai harcanmaktadır.

Bu işin içinde İsrail vardır, ABD vardır, AB ülkeleri vardır. İran ve

diğer bölgesel ülkelerin konumu ise şartlara göre olgunlaşacaktır. Ama

bize göre sözde ve açık hedef IŞİD, asıl hedef Türkiye’dir. Allah

muhafaza ihanet süreci amacına ulaşırsa Türkiye çözülür. Yeni Anayasa

ısrarındaki maksatlardan biri Erdoğan’ın Başkanlık hedefi, diğeri

özerkliğin inşasıdır. Davutoğlu, buna memur edilmiştir. Ancak

Milliyetçi hareket bu oldubittilere müsaade etmez. Bizim bölünecek

vatanımız, peşkeş çekilecek toprağımız, kaybedilecek insanımız heba ve

israf edilecek kardeşliğimiz yoktur. Bunu herkes bilsin. Milliyetçi

hareket henüz son sözünü söylemedi. “

Ortada oynanan oyun çok açıktır. IŞİD’ı yok etme hedefinde asıl konu

Irak ve Peşmergelerin ağır silahlarla donatılması, Suriye ve Irak’ın

Güneyini Peşmerge ve PKK’nın uzantısı PYD’nin kontrolüne verilmesidir.

Bu kargaşada ağır silahların PKK’nın eline geçmesini önlemek de mümkün

olmayacaktır. Hatta bu silahların PKK’ya gitmesine göz bile

yumulacaktır.

Ortadoğu’nun kaygan bir zemin olduğu, politikalarda her an

değişikliliklere gidilebileceğini de son gelişmelerle bir kez daha

gördük. Türkiye, muğlâk dış politikalarla sürekli oyun dışı kalıyor ya

da oyun dışına itiliyor. Elindeki önemli kaleleri ve kozları da

yitiriyor.

IŞİD’a karşı Amerikan öncülüğünde savaşacak olan “çekirdek koalisyon”

içinde yer alıp almayacağımız tartışılıyor. Alacaksak, Türkiye’nin

görevinin sınırları ne olacak bu da belli değil. Bazı konuların

kamuoyunun bilgisinden saklanmak istenmesi de ayrıca tartışma

yaratıyor.

Amerika’nın Erbil’i ön plana çıkarması da önemli. Çünkü IŞİD’a karşı

kullanılacak uçakların Erbil Havaalanından kalkacağı ifade ediliyor.

Bu da bir yerde “Siz, İncirlik’i açmazsanız, bizim için başka

alternatifler vardır” anlamına geliyor. Bu, aynı zamanda Amerika’nın

Kürt kartını sonuna kadar Türkiye için kullanacağının bir mesajı

olarak değerlendirilmelidir.

Irak cephesi için şimdi Kürt gruplar konuşlandırılmaya çalışılıyor. 91

bin peşmergenin bu gruba katılımı sağlanacak. PKK’nın Suriye’deki kolu

PYD’nin silahlı gücü YPG, Özgür Suriye ordusu (ÖSO) ve diğer terör

grupları ile birlikte ABD komutası altında savaşacak.

Bu savaş bir gün bittiğinde, bu işte görev alanlar ödüllendirilmeyecek

mi? Zaten bunun hesapları yapılmış, savaşta yer alacaklara gereken

vaatlerde bulunulmuş, Ortadoğu’da sınırların nasıl ve ne şekilde

değişeceğinin planları yapılmıştır. Bizi yönetenlerin de bunları çok

iyi bilmesi ve hesaplarını da bunun üzerine kurması gerekmiyor mu?

Şimdi, dikkat edin Amerika yönetimi Mısır’ı ön plana çıkarıyor.

Türkiye’nin elindeki önemli kozları birer birer yok ediyor. Darbesi

Sisi, Amerika’nın, AB’nin ve diğer körfez ülkelerinin göz bebeği

haline geliyor. Filistin sorununda da Mısır “kilit ülke” konumuna

taşınmaktadır. Türkiye’nin Filistin konusunda da pasif konuma

getirilmekte olduğunu gözlemliyoruz.

Buradaki bütün hedef Türkiye’yi iyice yalnızlaştırmak olarak da tarif

edebiliriz. Etrafımıza baktığımızda sorunlu olmadığımız bir ülke

gösterebilir misiniz?

Zaten, geçmişe baktığımızda Amerika’nın son 30 yıldır Kuzey Irak’ta

olduğunu, burada Barzani ve Talabani’ye geniş bir alan açtıklarını da

görmüş oluruz. Irak’ın işgali ile Kuzey Irak’taki parlamentonun da ABD

himayesinde çalıştığı bir gerçektir.

IŞİD ile mücadelenin uzun süreceğinin söylenmesine de bir anlam

veremiyoruz. Demek ki, savaşın 3 yıla yayılması, Amerika’nın IŞİD

bahanesi ile Ortadoğu’da çok daha büyük hedeflerinin olduğunu

gösteriyor. İşte biz, bu konuya bir kez daha dikkatleri çekmek

istedik.

e.mail: necdetbuluz@gmail.com

necdetes@mynet.com