Dışişleri Bakanı Özdil Nami, önceki gün temaslarda bulunmak için gittiği Londra’da, Birleşik Krallık Adalet Bakanlığı ve Temel Haklardan Sorumlu Devlet Bakanı ve hükümet ortağı Liberal Demokrat Parti'nin Başkan Yardımcısı Simon Hughes ile biraraya geldi.

Nami-Hughes görüşmesinde, Kıbrıs sorunu ve müzakere süreci ele alındı.

Nami, Hughes’e müzakere sürecinde meydana gelen tıkanmanın ana nedeninin, İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve Rum Yönetimi eski Başkanı Dimitris Hristofyas tarafından benimsenen yakınlaşmaların Kıbrıs Türk tarafınca kabul edilmesi ancak Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis tarafından kabul edilmemesi olduğunu vurguladı.

Kıbrıs Rum tarafının bu tutumunun zaman kaybına, ayrıca Ortak Açıklama metni ile birlikte adada oluşan çözüme yönelik umutların ve olumlu havanın erozyona uğramasına yol açtığını belirten Nami, Kıbrıs’taki çözüm çabalarına garantör ülke İngiltere’nin de katkı koymasının öneminin altını çizdi ve kaybedilecek zamanın çözümün aleyhine olduğunu belirtti.

BM Genel Sekreteri’nin Özel Danışman atamasının sürece olumlu katkı koyacağına inandığını da kaydeden Nami, bunun da süreci hızlandırmak ve tıkanıklığı aşmak amacıyla atılan bir adım olduğunu belirtti.

Öte yandan, Londra’da önemli üst düzey temaslarda bulunan Bakan Nami KKTC’nin Londra Temsilciliği’nde İngiltere’de yaşamakta olan Kıbrıslı Türk sivil toplum örgütü yöneticileri ile de biraraya gelerek, Kıbrıs müzakere süreci ile ilgili son gelişmeleri anlattı.

Görüşmede Bakan Nami, KKTC’deki ekonomik durum ile ilgili de bilgi aktarırken, Londra’da yaşamakta olan Kıbrıs Türk toplumunun KKTC’ye desteklerinin her alanda güçlü bir şekilde devamının önemini vurguladı.

Nami ayrıca sivil toplum örgütü yöneticilerinin sorunlarını dinleyerek onlardan gelen çeşitli soruları da yanıtladı.

Nami, temasları çerçevesinde önceki gün ayrıca Londra'daki Kıbrıs Türk medyası ile de biraraya gelerek temaslarını ve müzakere sürecini değerlendirdi.



MÜZAKERECİ ÖZERSAY, ÖZEL DANIŞMAN EİDE İLE GÖRÜŞTÜ



Kıbrıslı Türk Müzakereci Kudret Özersay ile BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide, önceki gün biraraya gelerek, müzakere sürecini ele aldı.

Özersay, görüşmede müzakere sürecinin geleceğini ve atılması gereken adımları ele aldıklarını bildirdi.

“Sayın Eide’nin yeni üslendiği göreve ciddiyetle yaklaştığını ve zaman kaybedilmemesi gerektiğine vurgu yapan tutumunu görmek bizleri memnun etmiştir” diyen Müzakereci Kudret Özersay, bugünkü görüşmede, 46 yıldır devam eden müzakere sürecinde zaman içinde yerleşen BM parametrelerinden bazıları konusunda Kıbrıs Türk tarafının hassasiyetlerini Eide’ye anlatma fırsatı bulduğunu kaydetti, şöyle devam etti:

“Öte yandan Şubat ayında uzlaşılan Ortak Açıklamada yer alan yapılandırılmış sonuç alıcı müzakere noktasına hangi adımlarla gelebileceğimizi ele aldık, görüş alış-verişinde bulunduk.

Biz, Kıbrıs Türk tarafı olarak, her iki tarafın da kabul edeceği bir yol haritası üzerinde uzlaşmaya varılırsa, adım adım çözüme gidilebileceğini, bunun için çaba sarf etmeye değer olduğunu düşünüyoruz.

Sayın Eide’nin görevi alması ertesinde Genel Sekreter Ban’ın ofisinden yapılan açıklamada da dikkat çekildiği üzere, bu süreç yeni başlamış bir süreç değildir. 2008’de başlayan bu süreçte bugüne değin elde edilen ilerlemelerin muhafaza edilmesi ve bundan sonrakilerin de öncekilerin üzerine bina edilmesi önemlidir. Aksi halde ciddi zaman kaybına uğrarız. Bugünkü görüşmede bu konu da gündeme geldi.”

Müzakereci Özersay, “Artık yeni bir aşamaya geçilmesi gerekiyor” dedi ve şunları söyledi:

“Her iki tarafın da ne istediği, neyi kabul edip edemeyeceği bellidir. Kritik soru, iki liderin 17 Eylül’de bir araya gelişi ile başlayacak yeni aşamada gerçek bir müzakerenin yapılıp yapılmayacağıdır.

Bizim Kıbrıs Türk tarafı olarak bu konudaki tutumumuz olumludur. Biz tartışma toplantıları şeklinde bir süreç değil, gerçek müzakerenin yapılacağı bir süreç arayışı içerisindeyiz. Artık olumlu ve somut sonuç elde etmek istiyoruz. Sayın Eide’ye de bu konudaki beklentimizi net şekilde aktardım.

Kıbrıs Türk tarafı olarak biz, ister New York’ta isterse bir başka merkezde iki liderin BM Genel Sekreteri ile üçlü bir görüşme yapabileceğini ve bunun gelinen aşamada süreç açısından yararlı olacağını düşünüyoruz.”





ŞEHİT ER ALLAHVERDİ KILIÇ BUGÜN ANILACAK



Görev sırasında şehit edilen Piyade Er Allahverdi Kılıç bugün Güvercinlik’te anılacak.

18 yıl önce Rum askerlerinin saldırısına uğrayan ve nöbet yerinde şehit olan Piyade Er Kılıç için düzenlenecek anma töreni bugün gerçekleştirilecek.



KASULİDİS: “KIBRIS SORUNUNDA GÖRÜŞ AYRILIKLARI BÜYÜK”



Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis, "Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerinde Kıbrıs Türk ile Kıbrıs Rum tarafları arasındaki görüş ayrılıklarının büyük olduğunu ancak çaba gösterilmeye devam edilmesi gerektiğini" söyledi.

Rum Fileleftheros gazetesinde yer alan söyleşisinde Kasulidis, şu anda Kıbrıs sorununu oluşturan bazı temel konuların önlerinde olduğunu ve tarafların bu konulara ilişkin görüşleri arasında büyük uçurum bulunduğunu belirterek; “uzlaşı noktaları olarak adlandırılanların önemi konusunda tarafların görüşlerinin aynı olmadığını ve artık, büyük görüş ayrılıkları bulunan konuların ele alınmasının zamanının geldiğini” iddia etti.

Kasulidis, “görüş ayrılıklarının bilindik olduğu yönetim başlığının yanı sıra, artık görüş ayrılıklarının büyük olduğu toprak, güvenlik, göçmenler, garantiler ve devletin başkanlığı vs. gibi konuların da görüşülmesinin vaktinin geldiğini” savundu.

“Türk tarafı artık bizim için önem taşıyan konuları görüşmelidir” şeklinde konuşan Kasulidis, “ne olması gerektiğini biliyoruz. Ya Türk tarafı, Kıbrıs sorununun çözülebilmesi için bazı önemli tezlerini değiştirecek ya da Kıbrıs sorunu çözülmeyecek” ifadesini kullandı.

Kasulidis, Kıbrıs sorununun çözümünün AB’nin işleyişini bozmayacak şekilde olması gerektiğini ve bu konuda AB’den daha fazla bilgilendirmeye ihtiyaç olduğunu belirterek, “AB Kıbrıslı Türklere tavsiyeler vermelidir. AB, Birlikte işlevsizliğe yol açabilecek bir çözümden kaçınılmasını kendiliğinden ve çağırılmadan talep etmelidir. AB’nin üstlenmesini istediğimiz rol gelip bize avukatlık yapması değil sözüne ettiğim bu rolü üstlenmesidir” şeklinde konuştu.

Kasulidis söyleşisinde, Güney Kıbrıs’ın sözde Münhasır Ekonomik Bölgesinde (MEB) keşfedilen doğal gaz yataklarına da değinerek bu doğal gazın Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik teşvik olabileceğini, ayrıca çözümden ileri gelecek ihtiyaçların finanse edilmesi için de bir araç olabileceğini savundu.

Söyleşisinde ABD ve Rusya’yla ilişkilere de değinen Kasulidis, ABD’yle ilişkilerinin bugüne kadar hiç olmadığı kadar iyi düzeyde olduğunu ve ABD’li yetkililer tarafından “stratejik ortak” olarak adlandırıldıklarını iddia ederek gerek kendi bakanlığı gerekse Rum Savunma ve Adalet bakanlıklarının bu ortaklığa içerik kazandırmak için çalışma yaptıklarını vurguladı.

Rusya’yla dostluk ilişkilerinin de devam ettiğini ifade eden Kasulidis, Güney Kıbrıs’ın AB üyesi olduğunu, AB’nin de Batı demek olduğunu belirtti ve Rusya’nın bunu kabullendiğini vurguladı.

Öte yandan, Kasulidis söyleşisinde, Kıbrıs’taki İngiliz Üsleri’nin Orta Doğu’daki operasyonlarda kullanılması konusuna da değinerek İngiliz Üslerinin, İngiltere’nin güvenlik ve savunma politikasına kolaylık sağlamak, destek olmak, iletişim ve gözlem amaçlı kullanılabileceğini ancak hiçbir komşu ülkeye saldırı mevzisi olamayacağını belirtti.

Güney Kıbrıs’ın daha önce Orta Doğudaki AB, Rusya, Kanada ve diğer bazı ülke vatandaşlarının boşaltılması amacıyla kullanıldığını ifade eden Kasulidis, ancak bu sefer mevzunun başka devletler değil bugüne kadar görülmüş en kötü terörist örgütün varlığı olduğunu vurguladı.

Kasulidis, tüm bu gelişmelerin Güney Kıbrıs ile NATO arasında daha ileri işbirliğine gidilmesi umutlarını doğurduğunu ve NATO eğer terörizmle mücadeleyle ilgileniyorsa Güney Kıbrıs’ı da destekçisi olarak bulacağını ifade etti.

Kasulidis, hedeflerinin Barış İçin Ortaklık örgütüne üyelik olduğunu ancak Türkiye’nin buna karşı çıkmayı sürdürdüğünü belirterek Barış İçin Ortaklık örgütüne üyelik süreci başladığında bunu ABD’yle birlikte yapmaya çalışacaklarını, bu konuda ABD’nin taleplerinin NATO’yla aynı olduğunu savundu.



MISIR CUMHURBAŞKANI SİSİ'NİN, GÜNEY KIBRIS’I ZİYARET ETMESİ SÖZ KONUSU





Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el Sisi’nin, Güney Kıbrıs’a resmi bir ziyaret gerçekleştirme niyetinde olduğu belirtildi.

Rum Politis gazetesi, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el Sisi’nin, Güney Kıbrıs’a resmi bir ziyaret gerçekleştirme niyetini dile getirdiğini yazdı.

BM Genel Kurul toplantısı çerçevesinde Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el Sisi’nin baş başa görüşme imkanı bulacağını yazan gazete, Sisi’nin ziyaret tarihinin bu görüşmede belirleneceğini belirtti.

Gazete, Güney Kıbrıs ve Mısır’ın, enerji eksenli olarak bölgesel düzeyde işbirliği perspektiflerini ele alacağına dikkati çekti.



LARNAKA LİMANI’NDA YASADIŞI FAALİYETLERGERÇEKLEŞİYOR



Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi” içerisinde doğalgaz araştırmaları yürütme lisansına sahip olan uluslararası şirketlere çalışmaları sırasında Larnaka Limanı’ndan destek hizmeti verecek bazı şirketlerin yasadışı faaliyetlerde bulunduğu kaydedildi.

Rum Fileleftheros gazetesi, ENI şirketinin yapacağı sondaj çalışmalarına hizmet verecek olan Medsery şirketinin inşa etmekte olduğu yerleşkeler ve Noble hesabına yine bu tür yerleşkeler için başlatılan prosedürle ilgili sızan bilgilerin "Larnaka sakinlerini daha çok endişelendireceğini ve öfkelendireceğini" belirtti.

Rum Şehircilik Dairesi yetkilisinin, bakana gönderdiği mektupta, yapımına başlanan yerleşkeler için inşaat izni alınmadığını söylediğini, kaldı ki bu tür izinlerin alınmasının zor olduğuna işaret ettiğini belirttiğini aktaran gazete, haberinin bir başka bölümünde ise, edindiği bilgilere göre, Rum hükümetinin Larnaka Limanı’yla ilgili aldığı karar ve faaliyetlerine karşı AB’nin yetkili organlarına çeşitli şikayetlerde bulunulduğunu kaydetti.





1. ULUSLARARASI PİLE BARIŞ VE ÇİÇEK FESTİVALİ YAPILDI



Pile Türk Muhtarlığı'nın organize ettiği "1. Uluslararası Pile Barış ve Çiçek Festivali" dün yapıldı.

Kıbrıs'ın tek iki toplumlu yerleşim yeri olan Pile köy meydanında yer alan festival gün boyu sürdü.

Birçok etkinliğin yer aldığı festivalin tüm geliri Kanser Hastaları Yardım Derneği’ne bağışlanacak.

Pile Türk Muhtarı Nejdet Ermetal, festivalin açılışında yaptığı konuşmada, dil din ırk tanımayan evrensel kanser hastalığına karşı bugün bir araya geldiklerini vurguladı ve festivale katılan destek veren herkese teşekkür etti.