“YÜKSELEN KITA” AFRİKA’YA TÜRK İLGİSİ…(2) - Necdet SİVASLI - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









“YÜKSELEN KITA” AFRİKA’YA TÜRK İLGİSİ…(2) - Necdet SİVASLI
Tarih: 02.05.2014 > Kaç kez okundu? 1964

Paylaş


BAŞKENT GÜNLÜĞÜ / NECDET SİVASLI

e.mail: necdetes@mynet.com

“YÜKSELEN KITA” AFRİKA’YA

TÜRK İLGİSİ…(2)

Kara Kıta Afrika’ya

dünyanın her yerinden ilginin artması, Türkiye’yi de geç de olsa

hareketlendirdi. Afrika konusunda sivil toplum örgütleri etkinliklerle

dikkatleri çekiyor. Dünkü yazımızda TASAM’ın İstanbul’da düzenlediği

9. Uluslar arası Türk-Afrika Kongresi’nden ve toplantı sonunda

yayınlanan sonuç deklarasyonundan bir bölümü sizlerle paylaşmıştık.

Bugün, deklarasyonun diğer bölümleri ile yazımızı noktalıyoruz:



7) Doğrudan Yabancı Yatırımların yoğunlaştığı ülkeler arasında Gana,

Kongo Cumhuriyeti, Kenya, Fildişi Sahili’ne dikkat çekilirken, son

yıllarda Tanzanya, Mozambik, Zambiya, Zimbabve ve Nijerya’nın

performanslarına atıfta bulunulmuştur. Mısır, Kenya, Güney Afrika

Cumhuriyeti ve Nijerya ise kilit aktörler olarak gösterilmişlerdir.

8) Afrika’daki altyapının modernizasyonunda Çinli, Hintli, Brezilyalı

ve Türk şirketlerinin dev projelere imza atmak suretiyle dikkat

çektikleri ifade edilmiştir. Bununla birlikte, altyapı eksiklerinin

giderilmesi noktasında çok daha büyük yatırımlara ihtiyaç duyulduğu

kaydedilmiştir.

9) Afrika’nın küresel rekabete uyum sağlayabilmesi için “ekonomik

dönüşümünü hızlandırması gerektiği” görüşü üzerinde mutabık

kalınmıştır. Bölgesel ekonomik toplulukların, bu sürece olumlu

katkılar yapmaya devam edecekleri bildirilmiştir. Yine bölgesel

işbirliği kapsamında ülkeler arasındaki müşterek altyapı, ulaştırma ve

enerji projelerinin sayısındaki artışa yer verilmiştir.

10) Bugün itibariyle 27 Afrika ülkesinin, Dünya Bankası tarafından

orta gelirli ülkeler statüsünde tanımlandıkları, hâlihazırda birçok

ülkede uygulanmakta olan Ulusal Büyüme ve Dönüşüm Planları

doğrultusunda Etiyopya, Mozambik ve Zambiya gibi birçok ülkenin de bu

gruba dâhil olabilecekleri belirtilmiştir.

11) Tarım sektörünün Afrika ekonomisinde önemli bir yer tuttuğuna,

Kıta’daki en önemli istihdam kaynağı olduğuna ve gıda güvenliğinin

tesis edilebilmesinin temel koşulu olduğuna vurgu yapılmıştır.

12) Barış ve siyasi istikrar; Afrika’ya daha fazla yatırım

çekebilmenin temel koşulları olarak nitelendirilmiştir.

13) Afrika’nın kendisi gibi dış dünya ile ilişkilerinin de hızlı bir

dönüşüm sürecinden geçtiği bildirilmiştir. Bu kapsamda Çin - Afrika

İşbirliği Forumu (FOCAC), Afrika - Hindistan Ortaklık Forumu,

Kore-Afrika Ortaklık Forumu, Afrika - AB Zirveleri, Afrika - Güney

Amerika Zirveleri, Tokyo Uluslararası Afrika Kalkınma Konferansı

(TICAD), Afrika Büyüme ve Fırsat Yasası (AGOA), Afrika - Arap

Zirveleri ve Türkiye - Afrika İşbirliği Zirvesi, kurumsallaşmakta olan

ilişkilerin başlıca örnekleri arasında sıralanmıştır.

14) Afrika’nın Batılı ülkelerle ticaretinin dalgalı bir seyir

izlediğine, Avro bölgesindeki sınırlı büyümenin ve devam etmekte olan

durgunluğun Afrika’ya da yansıdığına vurgu yapılmıştır. Öte yandan

Çin, Hindistan, Brezilya, Kore Cumhuriyeti ve Türkiye, yükselen

ticaret ortakları olarak sıralanmışlardır.

15) İstikrarsız siyasi ortam, yolsuzluklar, bürokratik engeller,

bankacılık ve finans sektöründeki yetersizlikler ve güvenlik sorunları

gibi gerekçelere bağlı olarak Afrika’da iş yapabilmenin kolay

olmadığına ve potansiyel yatırımcılar tarafından pazarın iyi analiz

edilmesi gerektiğine atıfta bulunulmuştur. Yolsuzluğun küresel bir

sorun olduğu hususuna vurgu yapılırken, yapılan düzenlemeler sayesinde

hatırı sayılır oranda gelişme yaşandığı belirtilmiştir.

16) Kıta genelinde son yıllarda sayıları artış kaydetmekte olan özel

ekonomik bölgelerin önemli bir bölümünün yanlış uygulama, yetersiz

vergilendirme, altyapı eksiklikleri, siyasi ve ekonomik istikrarsızlık

gibi gerekçelere bağlı olarak başarısızlıkla sonuçlandığı

kaydedilmiştir. Bu noktada gelişmekte olan ülkelerdeki başarılı

örneklerin iyi analiz edilmesi durumunda, bu türden bölgelerin

ekonomik kalkınmayı destekleyeceği, ticareti teşvik edeceği ve

istihdam oluşturulmasına kayda değer oranda katkı yapacağı bilgisi

paylaşılmıştır. 3



17) 1998 yılından bu yana Afrika kıtası ile siyasi ve ekonomik

ilişkilerin güçlendiği, Afrika’nın çok taraflıTürk Dış

Politikası’ndaki öneminin arttığına dikkat çekilmiştir. 2008 yılının,

Türkiye - Afrika ilişkilerinde en başarılı yıl olduğuna, zira

Afrika’nın Türkiye’ye “stratejik ortak” sıfatı verdiğine ve aynı yılın

Ağustos ayındaki “Türkiye - Afrika İşbirliği Zirvesi” sayesinde

ilişkilerin kurumsallaştığına atıfta bulunulmuştur. 2014 yılında

yapılması planlanan 2. Türkiye - Afrika İşbirliği Zirvesi’nin ise

ilişkilerde gelinen aşamanın değerlendirilmesi ve geleceğe yönelik yol

haritasının belirlenmesi noktasında büyük önem arz ettiği

kaydedilmiştir.

18) Türkiye ile Afrika arasında artmakta olan diplomatik

temsilciliklerin; ilişkilerin kurumsallaşması açısından fırsatlar

teşkil ettiği, bugün itibariyle Türkiye’nin Afrika’daki Büyükelçilik

sayısının 35’e ulaştığı, 25 Afrika ülkesinin de Türkiye’de

büyükelçiliğinin bulunduğu kaydedilmiştir. Diğer yandan, Türkiye -

Afrika ilişkileri ekseninde temel bilgileri ve güncel gelişmeleri tek

çatı altında toplayacak bir internet sitesinin oluşturulmasının yarar

sağlayacağı görüşü paylaşılmıştır.

19) Türkiye’nin 2013 yılında tamamladığı Afrika Kalkınma Bankası Grubu

üyeliğinin, Türk müteahhitlerine ve yatırımcılarına 100 milyar dolar

yatırım bütçeli Afrika 50 Projesi gibi yatırım ve programlarda daha

geniş fırsatlar sunacağı üzerinde hemfikir olunmuştur.

20) Türk Hava Yolları’nın birçok ülke ile doğrudan uçuşlar başlatması

sayesinde turizm sektöründeki potansiyelin harekete geçtiği ve bunun

istihdam üzerinde olumlu neticeler doğurduğu kaydedilmiştir.

21) Kıta’daki yatırım projeleri hakkında detaylara yer verilirken,

Türk yatırımcıların Afrika pazarında kazandıkları deneyimlerin,

gelecek yıllarda yeni yatırımlar için birer referans oluşturduğu ifade

edilmiştir.

22) Türkiye ile Afrika arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin

hatırı sayılır bir noktaya ulaştığı, 2013 yılında ikili ticaret

hacminin 23 milyar doları aştığı, özellikle Sahra altı Afrika ile

ticaret hacmindeki gelişimin dikkate değer bir gelişme olduğu

belirtilmiştir. Konuşmacılar, ayrıca Türkiye’nin Kıta ile ekonomik ve

ticari ilişkilerinde bölgesel ekonomik toplulukların ve serbest

ekonomik bölgelerin rolüne dikkat çekmişlerdir. Hedeflere paralel

olarak karşılıklı ticaret hacminin artırılması noktasında, Türk

tarafının söz konusu oluşumlarla işbirliğini geliştirmesinin önemine

işaret edilmiştir.

23) Son on yıldaki başarılara karşın, Türkiye’nin Afrika’da kat etmesi

gereken uzun bir mesafe bulunduğu, zira bugün itibariyle yalnızca

Mısır, Tunus, Fas ve Mauritius ile Serbest Ticaret Anlaşmasının (STA)

mevcut olduğu kaydedilmiştir.

24) Afrika ile ilişkilerini daha ileriye taşımakta kararlı olan

Türkiye’nin; devlet kurumları, özel sektör, düşünce kuruluşları,

STK’lar, üniversiteler ve medya gibi tüm sosyoekonomik aktörlerin

dâhil olacağı ulusal bir ortaklık tesis etmesinin önemine atıfta

bulunulmuştur. Bilhassa Türkiye - Afrika ilişkilerinde bilgi

eksikliğinin henüz giderilemediği, Afrikalı öğrencilere, sunulmakta

olan burs imkânlarına karşın, Türk üniversitelerinin Sahra altı

Afrika’ya yabancı oldukları belirtilmiştir.

25) Afrika’nın Türk medyası tarafından genellikle çatışmalar, sağlık

sorunları ve gıda kıtlıkları gibi gelişmelerle kamuoyuna yansıtıldığı,

oysa Kıta ülkelerindeki başarı hikâyelerine de yer verilmesi

gerektiğine yer verilmiştir. Bu yönde atılacak adımların, Türkiye’nin

Afrika’ya Açılım Politikası’nı destekleyeceği kaydedilmiştir.

26) TASAM Afrika Enstitüsü’nün genel faaliyetlerinin ve akademik

çalışmalarının iyi birer referans olduğuna vurgu yapan delegeler,

Kongre’den somut kazanımlar elde edilmesini temenni etmişlerdir.



e.mail: necdetbuluz@gmail.com

necdetes@mynet.com





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 49
Dün Tekil 1505
Bugün Tekil 1542
Toplam Tekil 4076323
IP 3.143.228.40






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























16 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


T rk milletindenim diyen insanlar her eyden nce ve mutlaka T rk e konu mal d r.
(Mustafa Kemal ATAT RK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.311 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu