CUMHURBAŞKANI EROĞLU: “KIBRIS TÜRK HALKINA HUZURLU VE GÜVENLİ YAŞAM SAĞLAYACAK BİR ANLAŞMA ARAYIŞINDAYIZ” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









CUMHURBAŞKANI EROĞLU: “KIBRIS TÜRK HALKINA HUZURLU VE GÜVENLİ YAŞAM SAĞLAYACAK BİR ANLAŞMA ARAYIŞINDAYIZ”
Tarih: 07.03.2014 > Kaç kez okundu? 2003

Paylaş


BASIN BÜLTENİ



Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs Türk halkına huzurlu ve güvenli yaşam sağlayacak bir anlaşma arayışında olduklarını vurgulayarak, “Anlaşma olsun da nasıl olursa olsun diye bir düşüncemiz yok” dedi.

Eroğlu, müzakere masasına çözüm iradesiyle oturulması halinde anlaşmaya varılabileceğini kaydederek, “Müzakerelerin başlangıç safhasındayız. İlerleyen günlerde önümüzü daha iyi görebileceğimizi düşünüyorum” ifadesine yer verdi.

Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının adada güven içinde yaşayabilmesi için Türkiye’nin etkin ve filli garantisinin devam etmesi gerektiğini de kaydeden Eroğlu, şöyle devam etti:

“Kıbrıs Türk halkının memnun olacağı, ‘Geleceğim bu topraklardadır’ diyebileceği bir anlaşma arayışı içindeyiz. Umarım düşündüğümüz manada bir anlaşma yapma noktasına gelebiliriz. Önemli olan karşı tarafın da bizim gibi iyi niyetli olmasıdır. Aksi takdirde bir anlaşmaya varmak mümkün değil.”



EROĞLU, BELÇİKA, LÜKSEMBURG VE HOLLANDA’NIN LEFKOŞA BÜYÜKELÇİLERİNİ KABUL ETTİ



Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Belçika, Lüksemburg ve Hollanda’nın Lefkoşa Büyükelçilerini kabul etti.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Belçika’nın Lefkoşa Büyükelçisi Alphonse Creusen, Lüksemburg’un Lefkoşa Büyükelçisi Christian Biever ile Hollanda’nın Lefkoşa Büyükelçsi Brectije Schwachöfer’i, dün, kabul etti.



DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI ORTAK AÇIKLAMA’NIN AP TARAFINDAN MEMNUNİYETLE KARŞILANMASINI OLUMLU OLARAK DEĞERLENDİRDİ



Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Parlamentosu Dışilişkiler Komitesi tarafından önceki gün kabul edilen Türkiye raporunda Kıbrıs’taki görüşmeleri tekrar başlatan iki liderin mutabık kaldığı Ortak Açıklama’yı Avrupa Parlamentosu’nun memnuniyetle karşılandığının ifade edilmesini olumlu olarak değerlendirdi.

BM Barış Gücü’nün adada konuşlanmasına ilişkin alınan kararın 50. Yılına rastlayan Ortak Açıklama’nın çizdiği yol haritasının Kıbrıs konusunun çözümüne ilişkin önemli bir fırsat sunduğu dile getirilen açıklamada, bu fırsatın AP tarafından desteklenmesini de olumlu bir yaklaşım olarak gördükleri kaydedildi.

Ortak Açıklama metninde AB üyeliği ile ilgili ifadeler dikkate alındığında, Kıbrıs Türkleri ve gelecekteki Kıbrıs Türk Kurucu Devleti’nin AB müktesebatına uyum sağlaması ve uygulayabilmesinin önem arz ettiği belirtildi.

Bu çerçevede, Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ve AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy’un Kıbrıslı Türklere yönelik uyum çalışmalarının hızlandırılması için yaptıkları önerinin zaman kaybedilmeksizin uygulanması gerektiği belirtilen açıklamada, bir anlaşma öncesinde bu yönde ivedilikle atılacak adımların hem Kıbrıs Türk halkının AB’ye yakınlaşmasını sağlayacağını hem de çözüm sürecine olumlu katkısı olacağının aşikar olduğu kaydedildi.

“Kıbrıs Türk tarafının müzakere sürecine olumlu katkısı olacak ve Güven Artırıcı Önlemleri (GAÖ) desteklemekte olduğu defaten ifade edilmiştir. Bu çerçevede, iki tarafı yakınlaştıracak ancak kapsamlı çözüm müzakerelerini olumsuz yönde etkilemeyecek nitelikteki tedbirlerin öngörülmesi önemlidir” ifadeleri kullanılan açıklamada, Kıbrıs sorununun ana konularını ilgilendiren hususların GAÖ olarak ele alınmaması yönünde AB kurumlarının yetkililerinin de beyanatları bulunduğunu anımsatılarak, başlıca hedefin sonuç alıcı kapsamlı müzakerelerin başarıyla sonuçlandırılması olduğunun unutulmaması gerektiği belirtildi.

Açıklamada şöyle denildi:

“Bahse konu Rapor’da Kıbrıslı Türklerin izolasyonlarının kaldırılması konusunda 26 Nisan 2004 kararı çerçevesinde verilen taahhütlerin yerine getirilmesine yönelik bazı çağrıların bu belgede yer almasına rağmen Kıbrıs Türk halkının beklentilerinin henüz karşılanmadığının altını çizmek gerekmektedir. Kıbrıslı Türklerin Avrupa Parlamentosu’ndaki temsiliyetine yönelik ifadelerin yer almaması raporun en önemli eksikliklerinden birini teşkil etmektedir. Kıbrıs Türk halkının Avrupa Parlamentosu’ndaki temsiliyetinin sağlanmasına ilişkin ısrarlı tutumu devam etmektedir.”



DIŞİŞLERİ BAKANI NAMİ: “YENİDEN BAŞLAYAN MÜZAKERELERLE KIBRIS SORUNUNA ARTIK BİR ÇÖZÜM BULMANIN ZAMANI GELDİ”



Dışişleri Bakanı Özdil Nami, 2004 yılında dönemin BM Genel Sekreteri Kofi Annan tarafından hazırlanan planın Rumlar tarafından reddedilmesinden dolayı başarısızlıkla sonuçlandığını, fakat şimdi yeniden başlayan müzakerelerle Kıbrıs sorununa artık bir çözüm bulmanın zamanının geldiğini söyledi.

Bakan Nami, Handelsblatt Online’dan Gazeteci Gerd Höhler’e verdiği mülakatta, şu anda Kıbrıs konusunda yaşanan belirsizlikle birlikte birçok şeyin de verimsiz olduğunu ve kaynakların büyük ölçüde heba edildiğini belirterek, bütün bunların yatırımlar açısından akılcı ve yapıcı olmadığını kaydetti.

Nami, “Kıbrıslı Rumlar eski yaşam standartlarına yeniden ulaşmak için normal şartlar altında en azından on belki de yirmi yıla ihtiyaç duyacaktır. Kıbrıs sorununun çözümü ekonomide büyük bir ilerleme kaydedilmesini mümkün kılabilir. Bundan her iki taraf da karlı çıkacaktır. Birleşmiş bir Kıbrıs’ın ekonomik potansiyeli iki ayrı kesimin potansiyelinden daha fazla olacak, büyük sinerjiler ortaya çıkacaktır” dedi.

Bakan Nami, ekonomik krizden zarar görmüş olan Rumların bu nedenle anlaşma sağlanmasına ilgi duymaları gerektiğini söyledi.

Nami, Türkiye’nin su açısından zengin olan bölgelerinden kronik su sıkıntısı çeken Kıbrıs’a içme suyu boru hattı döşenebileceğini, Türkiye’den Kıbrıs’a çekilmesi planlanan elektrik hattından Kıbrıslı Rumların da yararlanabileceğini ifade etti.

Nami, iki toplumun geçen dört ay içinde müzakere ettiği ve şimdi sürdürülen görüşmelerin temelini teşkil eden ortak bildiride çözümün ana hatlarının halihazırda belirlendiğini bunun da iki kesimli devletten oluşan bir federasyon olduğunu söyledi.

İki toplumun ortak vatandaşlığı, bunların dışarıya karşı temsil edilmesi ve diğer anayasal meselelerin büyük ölçüde açıklığa kavuşturulduğunu ifade eden Bakan Nami, arta kalan meselelerin yalnızca teknik konular olduğunu ve çözülebilir nitelikte olduğunu vurguladı.

Bakan Özdil Nami, kararlı ve gerçekçi olmak şartıyla müzakerelerin beş altı ay içinde tamamlanabileceğini, Rum tarafı bunun 18 ay süreceğini düşünse de “her halükarda aylardan söz ediyoruz, senelerden değil” dedi.

Nami, müzakerelerin, insanların günlük yaşamını kolaylaştıracak olan güven artırıcı önlemlerle de takviye edilmesinin gerekliliğine dikkat çekti.

Nami, müzakerelerin önünde duran en büyük engelin, geçmişte edinilen acı tecrübeler, başarısızlıkla sonuçlanan uzlaşma girişimleri sonucu yaşanan hayal kırıklıkları ve her iki tarafta mevcut olan güvensizliğin olduğunu söyledi.

Bunların da gerçek engeller olmaktan ziyade psikolojik engeller olduğunu belirten Nami, “Bunları abartmak istemiyorum, zira birleşme lehine olan ekonomik argümanlar giderek daha inandırıcı oluyor” dedi.

Bakan Özdil Nami, Ada’daki dini liderlerin bir araya gelerek sürdürülen müzakerelere verdikleri desteğin de tarihi bir adım olduğunu, özellikle Rum Ortodoks Kilisesi’nin bugüne kadar aşırı milliyetçi bir politika izlediğini belirtti.

“Geçmişin korkularından kurtulmalı, geleceğe bakmalı ve Almanlarla Fransızların İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yaptıkları gibi ortak geleceğimize güvenmeliyiz” şeklinde konuşan Bakan Nami, “Avrupa’da yaşanan güçlük ve krizlerle bazen Avrupa Birliği’nin her şeyden önce bir barış projesi olduğunu ve Kıbrıs’ın bunun bir parçası olmak istediğini unutuyoruz” dedi.





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 25
Dün Tekil 1238
Bugün Tekil 361
Toplam Tekil 4064569
IP 3.145.60.149






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























9 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Saraylarda s remem da larda s rd m , Bin cihana de i mem u ks z T rkl m .
(H seyin Nihal ATSIZ)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.192 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu