YAŞANMIŞ İKİ OLAY - Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









YAŞANMIŞ İKİ OLAY - Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK
Tarih: 03.11.2013 > Kaç kez okundu? 2329

Paylaş


* YEMEK ISMARLAMAK:

“Hocam, bana bir yemek ısmarlar mısın?”



Yıllar önceydi.



Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Mühendislik Fakültesi’ni kazanan bir hemşerimin oğlu, bir gün babasıyla çalışma odama geldi. Tanıştık. Sohbet ettik. Oğluna bazı tavsiyelerde bulundum. Sonra da yolcu ettim.



Kendisiyle, değişik vesilelerle, zaman zaman telefonla da görüştük.



Memleketime (İslâhiye) gittiğim bir gün, geldiğimi haber almış. Kardeşimin dükkânına uğrayıp beni sormuş. O da:

— Eş-dost ziyaretindedir, ama dolaşır buraya gelir, demiş.

Hemşerim kardeşime sormuş:

— Hoca’ya bir yemek ısmarlasam, nasıl karşılar?

Birader de:

— Vakti müsaitse neden olmasın, kendisine söyle, demiş.



Ben eş-dost ziyaretini tamamlayıp dükkâna geldim. O da orada benim gelmemi beklemiş. Hoş beş ve biraz sohbetten sonra bana dedi ki:

— Hocam, öğle oldu. Bana bir öğle yemeği ısmarlar mısın?

Şimdi siz olsanız ne dersiniz?

— Tabii, elbette ki ısmarlarım, dedim.



Birlikte bir kebapçıya gittik, yemeğimizi yedik ve garsondan hesap istedim.

Garson:

— Hesabınız ödendi efendim, demesin mi?



Meğer hesabımızı ‘çaktırmadan’ ödemiş.



İşte benim memleketimin insanı, böyle dâhiyane buluş sahibidir… Amacına muhakkak ulaşır!



İşte bu vakada olduğu gibi, istediğini elde etmenin güzel bir yolunu buluyor.



Şayet beni yemeğe davet etse idi, büyük ihtimal gitmeyecektim. Ama ‘yemeği sen ısmarla’ diyene ne denebilir ki…



* 40 YILLIK ÖZLEM:

Edirne “Kırkpınar Güreşleri”



1999 yılı Marmara Bölgesi’nde meydana gelen depremden birkaç yıl sonra… Depremin Sakarya’daki izleri devam ediyor. Her vesile ile değişik yerlere seyahat ediyor ve ortam değiştiriyorum.



Edirne Kırkpınar güreşlerinin olduğu günlere yakın, bir grup arkadaşla Edirne’ye gitmeye karar verdik. Benim hayatım boyunca hiçbir spor dalı ile ilgim olmamıştır. Bahane ortam değiştirmek… Ayrıca, Edirne Uzunköprü benim 1975–76 yıllarında yedek subay olarak askerlik hizmetimi yaptığım yer… Orayı da bir görüp nostalji yapmak istiyorum.



Edirne’ye vardık… Otellerin tamamı dolu… Yer bulayınca o gece Selimiye Camii bahçesinde battaniye serip yattık. Bahçenin tamamı dolu… Sanki atom bombası atılmış ve ölen insanlar kefenlenip yan yana dizilmişler.



Ertesi sabah, güreşlerin yapıldığı yeri (Kale-içi) dolaşıp Kapıkule’ye gidip döndük. Adapazarı’na döneceğiz ama ben benim araçta olan arkadaşlara, Uzunköprü üzerinden dönme teklif ettim ve kabul edildim.



Diğer araçtaki arkadaşlar aynı yoldan döndüler.



25 yıldan sonra, nostaljik yaklaşık 1500 metrelik köprüyü geçerek Uzunköprü’ye girdim. Askerlik, bu hizmeti yapanların hafızalarında genel olarak derin bir yer eder. Bende de öyle olmuş. Bir hâl oldum. Köprüyü geçer geçmez eskiden askerlik yaptığım ve şehrin biraz uzağındaki topçu birliğime yöneldim. Günlerden Pazar… Nizamiye kapısına yanaşıp aracımı park ettim. Görüntü aynen bıraktığım gibi… Ergene Nehri, kıyısında erat ile eğitim yaptığımız pentatlon sahası ve daha da büyümüş ağaçlar ve diğer eğitim araçları…



Nizamiye kapısındaki nöbetçi ere selam verip nöbetçi subayı sordum. Bir astsubay geldi.

Kendimi tanıttım:

— Komutanım, ben 25 sene önce burada yedek subay askerlik yapmıştım. Şimdi bir yol düşürdüm. Burayı bir ziyaret etmek ve diktiğim çamları görmek istiyorum. Mümkün mü?

Komutanın verdiği cevabı hiç unutmuyorum:

— Hocam, hoş geldiniz. Geçen gün de burada 40 yıl önce askerlik yapan bir zat geldi! Ne güzel… Buyurun şimdi sizi topçu bataryanızın bulunduğu yere götüreyim.



Ne biçim bir arzu ise… 40 yıl bile geçse insan bazı şeyleri özüyor, deme ki…



Şehir merkezine döndüm. Orada PTT binasına yakın bir yerde, nefis tatlı yapan bir tatlıcım vardı. Yaptığı tatlıları çok severdim. Onu da ziyaret edip tatlı yedim. Sohbet ettik. İlginçtir, O da benim memleketim olan İslâhiye’de askerlik yapmış. Daha sonraları, benim Uzunköprü’yü ziyaretim gibi, İslâhiye’ye birkaç defa gidip gelmiş.



Demek ki insanlar, ne kadar sıkıntılı günler yaşarlarsa yaşasınlar, gittiği yerlerden ayrılanlar, oraların özlemini çekiyor, sıkıntıları unutuyor, hatta sıkıntılı günler bile bir hoş hâtıra halini alıyor…





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 51
Dün Tekil 1097
Bugün Tekil 1299
Toplam Tekil 4073226
IP 18.191.46.36






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























14 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


K peklerin dudaklar de di diye deniz kirlenmez.
(MEVLANA)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 2.098 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu