BAŞKENT GÜNLÜĞÜ / NECDET SİVASLI



e.mail: necdetes@mynet.com



TEPKİLER BOŞUNA



ARTMIYOR…



BDP’lilerin Karadeniz gezisi yarım kaldı. Nedeni, Sinop ve Samsun’da meydana gelen olaylar olarak gösteriliyor. Durumun böyle olabileceği zaten baştan belliydi. Belki de PKK’nın siyasi uzantıları bu geziyi bilinçli olarak yapmaya kalkıştılar bunu bilemiyoruz. Ancak, sonuca baktığımızda ortaya çıkan tablonun gerçek anlamda düşündürüc ü olduğunu söyleyebiliriz.



Eğer, BDP karar değiştirmemiş ve geziyi sürdürmeye çalışmış olsaydı, Karadeniz’de daha çok büyük tepki görecekti. Bunun kokusu alınınca gezi yarım kaldı. Çünkü millet Atatürk’e ve Türklüğe sahip çıkmanın sınavını veriyor. Terör örgütü ile yapılan pazarlıklardan sonra getirilmek istenilen Başkanlık sistemine tepki veriyor.



MİLLETİN TEPKİSİ BÜYÜYOR



Bugün, dikkat edilecek olursa Atatürk’ü sevmek neredeyse suç haline getirilmeye çalışılıyor. Türklüğü yok etmek için elbirliği yapılıyor. Meydan neredeyse Kürt gruplara bırakılmış durumda. Başbakan Erdoğan, Anayasa değişikliğinde Başkanlığın yolunu açmak için, daha düne kadar terörist olmakla suçladığı PKK’nın siyasi uzantıları BDP’lilerle kol kola girmiş durumda. Terör örgütü mensupları cezaevlerinden salınırken, suçlanan paşalar demir parmaklılar ardında çürümeye bırakıldılar.



Öncelikle Sinop ve Samsun’daki olaylara kısaca değinelim:



Millet, şer odaklara karşı tepki veriyor. PKK’nın siyasi uzantılarına olan tepkiler de bunun bir uzantısıdır. Daha önce PKK bayrakları taşıyan, salonlarına Atatürk posterleri ve Türk bayrakları asmayan, ülkeyi bölünme noktasına getir enlere karşı eğer bu millet Atatürk’üne, bayrağına ve Türklüğüne sahip çıkıyorsa, bunu yapanlara “Provokatör” damgası vurulabilir mi?



TEPKİ BAYRAKLARLA DA VERİLDİ



Biz de şiddete karşıyız. Ancak, yapılanlar, söylenenler artık öylesine Türklüğe hakaret noktasına geldi ki artık verilen tepkiler de ister istemez şiddete dönmeye başladı. Bunun suçlusu, ülkeyi kamplara ayıran, çatışma ve bölünme noktasına getirenlerdir. Bir de BDP’lilerin başlattığı Karadeniz gezisinin zamanlamasının da uygun olmadığının altını çizelim. Bu gezi, AKP’nin gözetiminde BDP’lilerin İmralı canisini Karadeniz’de aklama girişimi idi, millet buna izin vermedi. Kısacası oynanmak istenilen oyun bozuldu.



Sinop ve Samsun’daki olayları ve tepkileri at gözlüğü ile görüp değerlendiriyorlar. “Birkaç grup provokasyon yaptı” diyorlar. Eğer, olaylar tarafsız analiz edilirse, milletin top yekûn tepki verdiği görülec ektir. Provokasyonlara çanak tutmakla suçladıkları Sinop Belediye Başkanı’nından bugün özür diliyorlar. Suçlayacak insan ve grup arıyorlar. Hiç kimseye zorla BDP’lileri sevdiremezsiniz, onları dinletemezsiniz. Ortada provoke hareket değil, milletin haklı tepkisi vardır. Bu tepkiyi gösterenlere provokatör gözü ile bakmak da hem haksızlık olur, hem de tepkilerin daha da çoğalmasına yol açar.



Sinop’ta tüm evlere, işyerlerine, köşe başlarına Türk bayrakları asılmadı mı? Etraf Atatürk posterleri ile süslenmedi mi? Bunları yapanlar dışarıdan gelenler değildir. Herkes evinin balkonundan Türk bayrakları asarak zaten tepkisini ortaya koymuştur. Aynı tablo, fazlası ile Samsun’da da yaşandı. Görüntülere ve arşivlere iy i bakılsın, gerçekler görülecektir. Konuyu da “Dışarıdan gelen provokasyoncular yaptı” diyerek geçiştirmek doğruları görmemektir.



ARAŞTIRMALARDA DA TEPKİ VAR



Geçenlerde bu köşede yazdık, son yapılan kamuoyu araştırmalarından çıkan sonuçlar, halkın yüzde 75’inin bugün yapılmak istenilenlere tamamen karşı olduğunu gösteriyor. Bunlarda mı provokasyon?



Öncelikle, AKP’nin, PKK’nın siyasi uzantıları ile yapmak istediği işbirliğine bu milletin onay vermediği görülmüştür. Kaldı ki, Başbakan’ın, Anayasayı değiştirip Başkanlık sistemini getirmek için ortaya koyduğu çalışmalara da tepkil er büyüyor. Yapılan bu çalışmalar ve işbirliği, Türk-Kürt ayrıştırması yapıyor. Sinop ve Samsun’daki tepkiler eğer iyi okunabilirse bu gerçekler daha açık ve net biçimde görülecektir.



Aslında Başbakan’ın ve tayfasının yapmaya çalıştıkları son derece tehlikeli, tehlikeli olduğu kadar da önü alınamayacak olayların çıkmasına neden olabilecek adımlardır. Bu millet Atatürk’ünden, bayrağından ve Türklüğünden vaz geçmiyor. Ortaya konulan tepkiler de bunu açıkça ortaya koyuyor. Bunun üzerine d aha fazla gitmek ayrımcılığı körükleyecek, çatışma ortamını gündeme getirecektir. Tehlikeli olan da budur ve bugün bunun mesajları da Sinop ve Samsun’dan verilmiştir.