Ülkemiz ve çevremizde yaşanan gelişmelere, Türk Milleti’nin gösterdiği tepki(sizliğe)lere bakarak bazı soruların cevaplarını aramalıyız.

Gelişmeler ve hadiseler; Türk Milleti açısından çok vahim sonuçlar içeriyor. Ancak bütün bunlara karşılık, Türk Milletinde olumlu yada olumsuz bir tepki yok.

Gelişmelerin en önemlisi “Ana Dilde Savunma” yasasının AKP – BDP – PKK – YCHP işbirliği ile TBMM’den geçmiş olmasıdır. Böylelikle bölücülük bir konuda daha resmiyet kazanmıştır.

Bu gelişme, evveliyatı olan ama 30 yıldır sürdüğüne bizzat şahit olduğumuz silahlı bölücülük tuzağından ülkemizi kurtaramayan, tüm devlet ve siyaset yöneticilerinin aczidir.

O her şeyi çok bilenlere, kimse sormasa bile, ben sormak istiyorum! Niye Türk Milleti’nin evlatlarını, PKK terör örgütünün kurşunları ile genç yaşlarında toprak altına girmesine yol açtınız? Hani sizin öngörüleriniz kuvvetliydi... Eğer bu gün siz, ihanete bu tavizleri verecek idiyseniz, bari Türk Milletinin evlatlarını yitirmeseydik.

Nerede anlı şanlı ordu? Onlarda en kolay yol olan istifayı seçti. Bir çoğuda zindanda. Biliyorsunuz, ilk önce komuta kademesi toptan istifa etti, ondan sonrada tek tük istifalar geldi. Şimdi de Ağustos’ta Deniz Kuvvetleri Komutanı olması beklenilen Oramiral istifa etti. Adamcağızın kızını bile kamera ile görüntülemişler. Askerlerin içinde bulunduğu duruma ve Balyoz Davası’na itirazlarını iletincede önüne kızının görüntülerini koyup, şikayetçi olmasını istemişler. Bunlar devleti yönetenlerin başına gelen şeyler! Türk Milletini koruması gerekenler ne yazık ki; kendi mahremiyetlerini koruyamıyor ve patriotların topraklarımıza konuşlanmasından medet umuyor. Unuttular tabii! Yanya’da Türk istihkam mevkii planlarını 200.000 drahmi karşılığında Yunan Ordusuna satan Alman Subaylarını...

Geçen gün yazdım; otoyol ve köprü geçiş ihalelerinden elde edilen gelirin, % 50’sine yakın bir meblağın, Haziran 2013 kadar Suriyeli Mültecilere harcanacağını. Şimdi Batı Trakyalı Mehmet Müezzinoğlu Sağlık Bakanı oldu. Göreceğiz bakalım Batı Trakya’daki Türk Vakıf Malları’nın tescili için 1 milyon euro’yu bulup Yunanistan’a gönderebileceklermi? Ya da cep telefonlarından Afrika’ya bile 5 TL yardım toplayan yardım dernekleri, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın yardımına koşabilecekmi? Sanmıyorum. Çünkü onlar Türk!

Zaman zaman TBMM’de yapılan görüşmeleri izliyorum. Bölücülüğün hamisi haline gelmiş AKP’nin Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, Türk Milleti’nin haklarını savunmaya çalışan MHP’nin Grup Başkanvekili Mehmet Şandır’ın sözleri üzerine “milletimiz arasına nifak sokuyorsunuz” diye cevap veriyor. Gelde gülme hangi millet?

Dünyanın hiç bir yerinde sıcak paraya, Türkiye’de ödendiği kadar faiz ödenmiyor diye Yalçın Doğan Hürriyet ‘te yazdı. Dünyanın ekonomi haberleri ile ünlü gazeteleride yabancı paraya bu kadar faiz ödeyen Türkiye’yi övüyor ve bu Davos Toplantıları’nda da devam ediyor. İşbirlikçi medya mensuplarıda bunu ballandıra ballandıra bize anlatıyor ve de halkta bunu alık alık seyrediyor. Çünkü halk kredi kartı, tüketici ve konut kredisi ile aşırı borçlandırılarak sarhoş edilmiş durumda.

Türk Milleti üzerinde; bölücülüğe tutsaklık, ekonomik esaret, akıllara vurulan pranga, düşünce fakirliği, çarpıtılmış dinle korkutma ne yazıkki üzücü bir boyuta ulaşmış durumda.

Her ne olursa olsun bir millet bu kadar uyumaz. Çünkü her yanımızdan iğne ve çuvaldız batırılıyor değil adeta şişleniyoruz. Milli vücuda batırılan her şiş, bizi toplumsal ölüme götürüyor. Bunları hissetmediğimize göre uyku halinde değiliz. Adeta felç olmuş durumdayız. Biliyorsunuz felçli hastalar; tüm duyguları kaybeder ve hissiz kalan bölgeleri kesip atsanız bile hiç bir acı hissetmezler.

İşte gelişmelere gösterilen tepki(sizliğe)lere bakarsak, Türk Milleti’nin felç halinde olduğunu görüyoruz. Yoksa “barış” adı altında AKP – BDP – PKK –YCHP – Cemaat vs.’nin bölücülüğü yasallastırmak için yaptığı işbirliğini görmezmiydi? Buna karşılık diliyle bile olsa “hop! ne yapıyorsunuz yahu...” demezmiydi?

Görüyorum ki; İttihat Teraki ve Hürriyet İtilaf kavgası devam ediyor. Kavganın temelinde Türk Milleti’nin ve Türk olmayanların mücadelesi var. Ancak Türk Milleti hala bunun farkında değil. Nüfusun % 94’ünün kendisini Türk Milletine mensup gördüğü bir ülkede, bunların olması ve Türk Milleti’nin kendi eliyle Türklüğü red edenleri iktidara getirmesi ve iktidarda tutması, üzerinde çok düşünülecek ve ilmen çalışılacak bir şey. Şimdi Türkiye’de, kendi eliyle boynuna yağlı urganı geçiren ve kendi idam sehpasına tekme vuran ve bunun farkında olmayan bir millet yaşıyor.

Bu da bize yeniden tarih yazacak adamların varlığına ihtiyaç hissettiriyor. İnşallah ortaya çıkarlar ve bizde onları buluruz.