Acaba?



Bir fıkra var: “Bir aptal oğlan ile akıllı bir kız evlenmişler. Geleneklere uyarak kız-yiğit ikisi ilk defa selama (kızın evine, baba ocağına) gitmişler. Kız, kocasını anne-babasına şirin göstermek için demiş ki; kapının sağ yanında küçük düzgün bir ağaç var, sen babamlara: “Bu ağaç büyüdüğünde at arabası için çok güzel “ok” olur…” diyiver.

Oğlan aynen demiş, toplanan akraba kolu komşuya kızın anne-babası damadını öve öve bitirememiş. Bir anda damadın süper zekası konusunda herkes bülbül gibi ötmeye başlamış.

Damat övünmekten, sevinçten kendini koyacak yer bulamıyor derken, onun gözüne, kayınvalidenin hamur açmakta olan oklavası takılmış ve herkese demiş ki:

-Şu oklava (merdane) büyüdüğünde çok güzel, harmanın tuluktaşı (merdanesi) olacak.

AKP hükümeti eski paradaki altı sıfırı çıkardı. Zannetti ki, benden önceki hükümetlerin hiçbirisinin kafası çalışmıyor. Bu kadarcık işleri bile yapamadı, bize nasipmiş bu işler…

Gel vatandaş, dünyadaş gel, yer satarım.. yer… Ermenistan’a kapıyı, Yunanistan’a limanı açarım…

Yine açacak bir şeyler var….

Kim istemez ki annelerin gözyaşının durdurulmasını, dökülmekte olan kanların durdurulmasını.

Atalarımız demir ki: Sen kendini iyi tanı, karşındakini iyi tanı, o zaman yenilmezsin. Öcalan: “Meclisimi toplar, ordumu güçlendiririm” diyor.

Şahsen ben Abdullah Öcalan’ı iyi tanımıyorum.

DEP’in başkanı yaparsa o koltuğa beğenip oturacak mı? Ya da başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı koltuğuna göz dikecek mi?

Onu da verdik diyelim. Adı üstünde “Öçalan” (İntikam alan, kısas alan) Öç almaya başlarsa…

Pirinç diye eldeki bulgurdan olur muyuz?

Her iki taraftaki anneler için Meclis’te iki gözümüz iki çeşme oldu.

Acaba karşı tarafta hem aynı duygu aynı hisler var mıdır? Acaba?!



Zeynure İsa