BAŞKENT GÜNLÜĞÜ / NECDET SİVASLI



e.mail: necdetes@mynet.com



İSRAİL İLE İŞBİRLİĞİ VE ORTADA



KALAN “ONE MINUTE”



Başbakan Erdoğan’ın “One minute” ile başlayan, Mavi Marmara olayı ile zirveye çıkan Türkiye-İsrail ilişkilerinin gerginleşmesi, son olaylarla kayalara toslamış görünüyor. Daha önce Mavi Marmara’daki baskında İsrail askerleri 9 vatandaşımızı öldürmüştü. Biz ise hem özür, hem aileleri için tazminat istedik. İsrail’in Gazze’deki ablukasını da kaldırmasını şart koştuk. Erdoğan” Bunlar yerine gelmedikçe İsrail ile birlikte hareket etmemizi kimse beklemesin” demişti.



Bunlar yetmedi, Başbakan Erdoğan, gittiği her yerde İsrail için söylemediğini bırakmadı. İsrail’in eninde sonunda yenileceğini, Filistin Devleti’nin kurulacağını, istedikleri koşullar yerine gelmedikçe de İsrail ile olan ilişkilerimizin düzelmeyeceğini vurguladı. Hatta ileri giden bu açıklama ve konuşmaların Amerika ve İsrail’den tepki aldığını da biliyoruz. ABD Dışişleri Bakanı Clinton’un “Erdoğan içi boş konuşuyor” açıklamasını da unutmamak gerekiyor.



İSRAİL İLE İŞBİRLİĞİ



Peki, şimdi ne oldu?



Türkiye, gelecek yıl, İsrail’in NATO’nun askeri tatbikat faaliyetler dışındaki işbirliği faaliyetlerine katılmasına kısmen izin verdi. Sessiz sedasız İsrail’e uyguladığımız veto kararı da ortadan kalkmış oldu. Bunun anlamı, İsrail ile işbirliği yapacağız demektir. Peki, “One minute” ile başlayan, Mavi Marmara ile zirveye çıkan ilişkilerdeki gerginliğe ne oldu? Bugüne kadar niye bu kadar atıp tuttuk, İsrail için her şeyi söyledik?



Konuya açıklık getirelim:



Türkiye ile İsrail arasındaki gerginliğin sona ermesinde Amerika’nın oynadığı rolü unutmayalım. ABD Başkanı Obama, “ İsrail’in güvenliği, bizim için bütün müttefiklerimizden daha önemlidir” demişti. Burada, özellikle bölgede İsrail’in güvenliği hep ön planda tutulmuştur. Malatya Kürecik’e kurulan füze kalkanı, ardından kurulmasına başlanan Patriotlar, İran’dan İsrail’e gelebilecek tehlikelere karşı alınan önlemler olarak gösteriliyor.



ARTIK NATO DA İSRAİL DE VAR



Rusya Devlet Başkanı Putin de son yaptığı açıklamada “ Patriotlar, İran’dan gelebilecek tehlikelere karşı konuşlandırılmaktadır” demiştir. Bu konuda daha önce İran’ın da açıklamaları olmuştu. Hatta İran Genelkurmay Başkanı açıklamasında “Patriotlar, bir savaş nedenidir”diyerek daha büyük bir tepki vermişti. Bütün bunları değerlendirdiğimizde Amerika’nın isteği ile İsrail’in ekçiliğini yapmayı kabullenmiş olduğumuz ortaya çıkıyor.



4 Aralık 2012 tarihinde Brüksel’de çok önemli bir toplantı yapılmıştı. Bu toplantıda NATO Genel Sekreteri Fogh Rasmussen ile Türk ve İsrailli yetkililer bir araya gelerek iki ülke arasındaki ilişkileri masaya yatırdılar. NATO Genel Sekreteri uzun zamandır iki ülke ilişkilerinin düzelmesi için çaba gösteriyordu. Brüksel’de alınan karar doğrultusunda da Türkiye’de konuşlandırılacak patriotlar karşılığında Türkiye’nin İsrail’e koyduğu vetonun kaldırılması da sağlanmış oldu. Bu anlaşma ile iki ülke arasındaki restleşmelerinin de önüne geçileceği ifade ediliyor.



Bu konuyu adını vermek istemeyen bazı Türk ve İsrailli diplomatlar dile getirdiler. Aynı zamanda İsrail’de yayın yapan Jerusalem Post Gazetesi de detayları ile yazarak dünya kamuoyuna duyurmuş oldu. ABD’de yayınlanan bazı gazetelerin yorumlarında da “Türkiye-İsrail işbirliği tam gaz” görüşlerine yer veriliyor.



“ONE MİNUTE” ORTADA KALDI



Ortada iddialar uçuşuyor. AKP cephesinde ise bu konuda suskunluk var. Kamuoyu daha net açıklamalar bekliyor,doğruları bilmek istiyor. Ne oluyor, ne bitiyor, İsrail ile olan ilişkilerimiz nereye gidiyor mutlaka bunların açıklanması ve kamuoyunun rahatlatılması gerekiyor. İddialara göre, İsrail bundan böyle Türkiye’nin de onayı ile NATO’nun ortak üyesi olarak ittifakın seminer ve çalışmalarına katılabilecek.



Başbakan bir yandan İsrail’e demediğini bırakmıyor, öte yandan sessiz sedasız İsrail ile işbirliğine gidiliyor. “One minute” ne oldu? Mavi Marmara ile başlayan gerginlikte beklentilerimize ne oldu? Gazze ile ilgili koşullarımıza ne oldu? Sürekli olarak atıp tutuyoruz ama ortada bazı iddialar ve gelişmeler de oluyor, bu anlayış ve uyguladığımız politikalarla tökezlemiş, kayalara çarpmış olmuyor muyuz?



Suriye’de uyguladığımız yanlış politikalarımıza, İsrail konusunda uyguladığımız politikayla bir yenisi eklenmiş oldu. Komşularımızla zaten sıfır sorundan, daha çok sorunlu hale gelmiştik. Patriotlar karşılığında İsrail’e veto kararını kaldırmakla Başbakan Erdoğan’ın tabanından özellikle tepki görebileceğini de burada vurgulayalım.