BAŞKENT GÜNLÜĞÜ / NECDET SİVASLI



e.mail: necdetes@mynet.com



BARZANİ’NİN BİR



PİSLİĞİ DAHA…



MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, PKK terörünün ana yuvası Kandil’in yerle bir edilmesi ve Kandil’e bayrak dikilmesi için yaptığı çağrılar bugüne kadar yanıt bulamadı. Bu çağrıya sadece Genelkurmay Başkanı Necdet Özel “Kandil’e bir kara harekâtı yapabiliriz, buna gücümüz var. Ancak, böyle bir harekât için Amerika’nın izni gerekir” demiştir.



Amerika, Kuzey Irak’ta ancak dağı taşı vurmamıza izin veriyor. Buralara yuvalanan PKK’lılara da bu haber uçuruluyor. Derin mağaralara sığınan PKK’lıların bu hava harekâtlarından pek fazla etkilenmediği de söyleniyor. Kapsamlı bir kara harekatı ve Kandil’in yerle bir edilmesine ise kesinlikle izin verilmiyor.



KANDİL’DE ABD ÜSSÜ VAR



Burada şu ayrıntı ortaya çıkıyor:



Kuzey Irak, terör yuvasıdır. Bu terör yuvası da Barzani, hali ile buraları işgal altında tutan Amerika’nın korumasındadır. Biz, PKK terörünün besleyicisi, destekçisi ve finansmanının önemli bölümünün sağlayıcısı olarak Barzani’yi gösterdik. Her fırsatta terörle mücadelede Türkiye’nin yanında olduğunu söyleyen bu Türk ve Türkiye düşmanı, Kuzey Irak’ta işgalci ABD ile Kandil’de PKK’nın hamiliğini de yapıyor.



Şimdi, şu noktaya dikkatlerinizi çekelim:



Kandil Dağı’nda binlerce mağara var. Bu mağaralar PKK’nın yuvaları olarak kullanılıyor. Buranın Türkiye sınırına uzaklığı ise 70 kilometredir. Kandil’in Irak tarafında İran’a sınır olan bölgedeki 6 köy, bundan 5 yıl önce Barzani tarafından kamulaştırılmıştı. Daha sonra buraya bir üs yapıldı, 3 yıl önce de ABD askerleri bu üssü kullanmaya başladı. Bu durum, ABD-Barzani işbirliğinin ve Türk düşmanının bize yaptığı bir başka pislik değil de nedir?



Bu üssün iki işlevi bulunuyor:



ABD, bu noktalardan İran’ı gözlüyor, yakın markaja alıyor. Bunu, bir anlamda normal olarak karşılayabiliriz. Ancak, asıl olan, bu üssün yanında PKK’nın ana kamplarının yer alması düşündürücü değil mi?



PKK’LILARI KİM KORUYOR?



Üssün, birinci işlevi İran’ı gözetim altında tutmaksa, ikinci işlevi de buralarda yuvalanan PKK’lıları korumak anlamına gelmiyor mu? Kaldı ki, bu ana kamplarda PKK’nın lider kadroları bulunuyor. Eğer, PKK ile mücadelemizde ABD bize destek veriyorsa, bu lider kadrolarını ele geçirilmesi, Türkiye’ye teslim edilmesi o kadar zor mu?



Başbakan Erdoğan, hemen her konuşmasında, müttefikimiz ABD ile PKK ile mücadelede ortak hareket ettiğimize vurgu yapıyor. Biz, buna inanmıyoruz. Amerika’nın bu konuda samimi olmadığını sanıyoruz. Ortadaki gerçekler bunu açık biçimde ortaya koyuyor. Bunlar biliniyor,yazılıyor,uyarılıyor ama yanlış yapmayı halen sürdürüyoruz.



ABD tarafından yapılan her açıklamada da PKK ile mücadelede ortak hareket edildiği söyleniyor. Biz, ortada ortak hareket noktasına bugüne kadar rastlayamadık. İnsansız hava kontrol uçaklarından alınan bilgiler bile paylaşılmıyor. İşlerine geldiği gibi bizi bilgilendiriyorlar. Bunlar gerçek olarak karşımızda durmuyor mu?



Saddam döneminde Irak’ın uçuşa yasak bölgesinin denetlenmesi sırasında ABD uçaklarının dağlardaki PKK’lılara yardım malzemeleri attığı, koruduğu ve desteklediği o dönemdeki askerler ve istihbarat birimlerinin hazırladığı raporlarda yer almıştır. Bunlar gerçektir.



BARZANİ, MUHATABIMIZ OLDU



Kuzey Irak Peşmerge Başı Barzani, PKK ile mücadelemizde hep yanımızda olduğu mesajını vermiştir. Barzani, yalan söylüyor. Hiçbir zaman terör örgütü ile mücadelemizde Türkiye’nin yanında olmamış, tam tersi PKK’ya destek vermiştir. TSK’nin terör örgütüne karşı verdiği silahlı mücadelesinin de hep karşısında olmuştur.



ABD-Barzani ikilisinin işbirliği, Türkiye’nin muhatabı olarak Barzani’yi ortaya çıkarıyor. Amerika böyle istiyor. Özellikle Kürt sorunun çözümünde adres olarak Kuzey Irak işaret ediliyor. Türk ve Türkiye düşmanı, hain Barzani şimdi ABD’nin desteği ile Türkiye’nin tek muhatabı konumuna getirildi.



Barzani, istediği gibi oynuyor. Kerkük üzerindeki hâkimiyetini sürdürmek, PKK kozu ile Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak istiyor. Her fırsatta da yalan söyleyerek hem zaman kazanıyor, hem Türkiye’yi oyalıyor. Bizimkiler ise bu Türk ve Türkiye düşmanının halen peşine takılmayı sürdürmekte ısrar ediyorlar.