TERÖRLE MÜCADELEDE YANLIŞ ADRESE YÖNELMEYELİM… - Necdet SİVASLI - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









TERÖRLE MÜCADELEDE YANLIŞ ADRESE YÖNELMEYELİM… - Necdet SİVASLI
Tarih: 08.08.2012 > Kaç kez okundu? 2741

Paylaş


BAŞKENT GÜNLÜĞÜ / NECDET SİVASLI



e.mail: necdetes@mynet.com



TERÖRLE MÜCADELEDE YANLIŞ



ADRESE YÖNELMEYELİM…



Başbakan Erdoğan, katıldığı bir televizyon programında, Şemdinli ve Hakkâri’deki PKK saldırıları ile ilgili olarak şunları söyledi:



“ Türkiye, örgütün iplerini elinde tutan düşman ülke ve çevrelere de haddini bildirecek güçtedir.



İsim vermesi ama Suriye’yi suçladı. El Muhaberat’ın Şemdinli’deki saldırıda PKK’ya verdiği silahların kullanıldığını ima etmeye çalıştı. Suriye’ye karşı da her an bir saldırı başlatılabileceğinin mesajlarını verdi.



Suriye’nin PKK’ya destek verdiği yeni değil. Esad, babasının yolunda giderek PKK kozunu da her zaman Türkiye’ye karşı kullanmak istemiştir. İki ülke arasındaki iplerin kopma noktasına geldiği şu günlerde, PKK kozunun oynanması bizim için sürpriz değildir.



İŞE KANDİL’DEN BAŞLANMALI



Güvenlik uzmanlarının değerlendirmeleri şöyle:



“ Kandil ortadan kaldırılmadan terör bitmez. Sınır savunması yetersizdir. Terörle mücadele hattının Kandil’den başlaması gerekir. Başbakan, terör odaklarında adresi başka yerlerde aramamalıdır. Şemdinli ve Çukurca’daki PKK saldırılarını yapanlar gruplar halinde Kandil’den dolayısı ile Kuzey Irak’tan gelmişlerdir. Kandil’in artık kabul edilebilir tarafı kalmamıştır. Kandil, yaşanabilir halden çıkarılmalıdır. Türkiye’nin Kandil’i yok etmesi çok da zor değil. Herkes kendi göbek bağını kendisi keser. Eğer, sadece sınırı savunursanız, terör örgütü 5 kilometre sınırı geçer ve eylem yapar. Biz, ileri savunmamızı Kandil’den itibaren yapmalıyız.”



Terörü besleyen, teröristleri üzerime gönderen güçler Kuzey Irak’ta bulunuyor. Yıllardır PKK baskınları buradan sızan teröristlerce yapıldı. Ancak, Kandil’e ve Kuzey Irak’a gerekenleri yapamadık. Çünkü burada söz sahibi olan ABD, önümüze hep set çekti. Biz, bunu görmezden geliyoruz, halen Suriye’ye n asıl savaş açarız bunu düşünüyoruz. Çünkü dış güçler bizi Suriye’ye saldırtmak için plan üzerine plan yapıyor. Biz de bunun üzerine balıklama atlıyoruz.



PKK’YA KİMLER DESTEK VERİYOR?



Başbakan’ın açıklamalarında sözünü ettiği “ Terör örgütünün iplerini elinde tutan düşman ülke ve çevrelere haddini bildireceğiz” sözünü önce Kuzey Irak’tan, Kandil’den başlamalıdır. Burada ABD’yi, İsrail’i, Batılı güçleri, Barzani’yi karşısında görecektir. Yıllardır PKK’ya destek verenleri görmezden gelip, yanlış adreste arama yapmak, Türkiye’yi yanlış yola sokmak demektir. PKK terörü ile ipleri elinde kimlerin veya hangi devletlerin tuttuğu çok iyi biliniyor. Kendimizi yanlış adrese yönlendirmeyelim.



Biz, Esad’a da gereken yanıtın verilmesi gerektiği görüşündeyiz. Ancak, Esad’dan önce sırada öyleleri var ki, Başbakan bunları görmezden geliyor. Bütün bunlar, Türkiye’yi Suriye’ye saldırmak için önümüze konulmak istenen bir tuzak olamaz mı? Bunun da çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor.



Bunlar işin bir boyutu. Bir başka boyutu da, sürekli baskın yiyen Mehmetçik, bu baskınları niye yiyor? Bu ağır silahlar nasıl bölgeye getiriliyor? İstihbarat zafiyeti var mı? Niye önlem alınmıyor? Kafalarda sorular giderek çoğalıyor. Ancak, yine uzmanlar “Bütün bunlar istihbarat zafiyetinden kaynaklanıyor” görüşünde birleşiyorlar.



Birliklerimizi hareket haline getirdiğimizde teröristleri rahatlıkla avlayabiliyoruz. Bu bir gerçek. Buna karşılık karakolların sabit noktalarda bulunmaması gerektiği söyleniyor ama bu konuda önlem alınmıyor. Karakollar da sabit noktalarda kaldığı sürece saldırıya uğruyor. Mehmetçik sadece savunmada kalabiliyor. Bu da ayrı bir hata olarak değerlendiriliyor.



İSTİHBARAT EKSİKLİĞİMİZ VAR



Şimdi sağlıklı düşünelim:



Yüzlerce PKK’lı sınırdan sızıyor. Ağır silahları kilometrelerce getirip, mevzilere yerleştiriyor. Hiç mi istihbarat alınmıyor? Hiç mi ABD ile ortak istihbarat girişimimiz yok? İnsansız uçaklar bunları niye tespit etmiyor? Biz, eğer sınırlarımızı koruyamıyor, ağır silahların gelişini önleyemiyorsak, burada büyük bir istihbarat zafiyetinin var olduğunu söyleyebiliriz. Öncelikle kendi eksikliklerimize bakıp, değerlendirmeye almak gerekiyor. Bu kaçıncı hata, bu kaçıncı yediğimiz baskın, bu kaçıncı istihbarat zafiyeti sayısını bile unuttuk.



Daha önce Barzani ile bu konularda anlaşmaya varıldığı söyleniyordu. Niye Barzani ve güçleri PKK’lıların sınırdan geçişlerini engellemiyor? Kaldı ki sınırdaki hareketliliği en iyi tespit eden ABD insansız uçaklarıdır, bunlar niye bu bilgileri bizimle paylaşmıyor? Eğer paylaşılıyorlarsa, bu kadar PKK’lının sızması nasıl önlenemiyor anlamakta güçlük çekiyoruz.