Biz Kimiz ve Ne İstiyoruz? - Ferhat Yenisey - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









Biz Kimiz ve Ne İstiyoruz? - Ferhat Yenisey
Tarih: 24.03.2009 > Kaç kez okundu? 4845

Paylaş


Biz Güney Azerbaycan Türkleri olarak öncelikle kendi tarihimize sahip çıkacak, bu tarihi arastıracak, yüksek bir ahlakla hareket edecek ve bizim kim olduğumuzu, tarihte oynadığımız eşsiz rolümüzü tüm dünyaya haykıracak gençler yetiştireceğiz.

Öncelikle biz kimiz? Nereden geldik nereye gidiyoruz? Tarihin bize biçtiği rol nedir?

Türk kavramı bize niçin ve neden unutturulmak isteniyor? Niçin bugün ki modern dünyada en ufak azınlıkların bile sesi gür çıkarken 20 milyonun üzerindeki Güney Azerbaycan Türkü yok sayılıyor?

Bizi yok sayanlar kimler? Daha düne kadar Türklerin egemenliği altında, Barış ve huzur içinde yaşayan, dillerine, dinlerine dokunmadığımız Farslar mı?

Nasıl oldu da dünün efendisi, şairleri, yazarları devlet adamları ve bilim insanları ile tarihe altın bir sayfa bırakan Güney Azerbaycan Türkleri, şimdi Farsların zulmü altında inim inim inliyor? Bizce kendimize sormamız gereken asıl soru budur.

Neden ve nasıl bizi bu yokoluş sürecine soktular? Farsların faşist politikalarının merhametine mi sığınacağız yoksa şerefli Türk milletinin ölümsüz birer neferleri mi olacağız ? Bizi kim nasıl uyutuyor ve adeta yavaş yavaş yok ediyor? Sorular sordukça hepimizin ufku daha da genişleyecek, olayların tarihten bugüne nasıl bir hızda ilerlediğini görecek , bu süreci tersine çevirecek her türlü fedakarlığa hazırlanacağız.

Önce hepimiz titreyip kendimize geleceğiz ve yüksek sesle haykıracağız; Biz Türküz!

Tarih bizimle başladı ve bizimle devam etti, bizi tarihten çıkartırsanız ne Fars tarihi kalır ne de Batı tarihi.

Bizi edebiyattan silemezsiniz, bunu yapsanız Iran edebiyatının bir anda nasıl yoksullaştığını, sıradanlaştığını görürsünüz. Devlet geleneğini size öğreten bizleriz.

Şimdi hepimizin ayağa kalkıp Farslıların yüzüne haykırmamızın zamanıdır; Ey Farslar biz size Faşistlik yapmadık, biz size faşistlik de öğretmedik. Şimdi bizi yok saymanız, faşistçe politikalar geliştirmeniz tarihten gelen korkularınızdan dolayı mı, yoksa büyük Türk Milletini yok etme arzunuzdan mı?’’

Korkmayın! Sakın Korkmayın Bizden! Bizde öyle bir yürek var ki, Sizi de içine alır tüm insanlığı da! Biz tarihe altın sayfalar ekleyen bir milletin evlatlarıyız. Biz Türküz!

Birgün bizi Tanrı Dağında görürsün, bir gün gül kokulu Tebrizde ya da İstanbulun surlarında. Oraya yansıyan benim asil ruhumdur, ben Tarih nehrine yol açan bir kılavuzum, ben Tebrizden doğan güneşim.

Ben Türkün bağımsızlık ateşiyim !

Aydınlarımız, şairleimiz, yazarlarımız, öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz, annelerimiz,babalarımız, hepimiz hep birlikte ayağa kalkmalıyız. Direnmeliyiz!

Bize mankurtluk yakışmaz, Türkten Mankurt olmaz! Faşizme inanan Farslar bilmeli ve emin olmalıdırlar ki, bir Türk ölmeden teslim olmaz. Bizi yaşatan fikirlerimizdir, bizi yaşatan direnmemizdir. Biz zorlu cografyaların, aşılmaz dağların yılmaz savaşçılarıyız.Ot kökü üzerinde biter! Bizde kökümüz üzerinde yükseleceğiz. Bizi yok sayanlarla aynı masaya oturmayacağız, bizi tarihten silip atmak isteyenlerle aynı paydada olmayacağız. Kısacası şahsi menfaatlerimiz için Büyük Azerbaycan Türklerinin milli menfaatlerini feda etmeyeceğiz. Bağımsızlık yolunda direneceğiz. Büyük Atatürk’ün "Ya İstiklal Ya Ölüm" deyişini aklımızdan çıkartmayacağız. Farsların bizi hergün parka parka yok etmesine izin vermeyeceğiz.

Sesimizi her yerde, her platformda çıkartacağız. Özgürlük amacımızı bir meşale gibi elden ele taşıyacağız ve ulaştırdığımız her bir neferde özgürlük ateşimiz tüm dünyayı saran bir bağımsızlık hareketine dönüşecek. Bunu sevgiyle yapacağız, nefret bize yakışmaz. 400’ün üzerinde şairi olan bizler için nefret kör bir duygudur. Biz tarih boyunca medeniyetler kurarak insanlığa hizmet ettik. Bizim yolumuz sevgiden geçer.

Biz halkımızı seviyoruz, bizden olmayanları da sevgiyle kucaklıyoruz. Bağımsızlık ateşi Tanrı Dağından Tebriz’i selamlıyor ve oradan tüm dünyaya yenilmez ve asil bir milletin isyanını haykırıyor. Artık yeni yüzyıl bizim olmalıdır. Türkçe okumalı, Türkçe yazmalı, ne pahasına olursa olsun çocuklarımıza Türk tarihini anlatmalıyız. Bıkmadan, usanmadan anlatmalıyız. Kitaplar yazmalı, yayınlamalı, eski Türk edebiyatını bugüne uyarlamalı ve anlaşılır bir Türkçeyle genç nesillere aktarmalıyız.

Bağımsızlık ateşi artık alev alev bedenimizde yanmaktadır. Hepimiz bir bağımsızlık ateşiyiz, hepimiz bir meşaleyiz. Ve hepimiz bir aradayız, birlik içindeyiz. Bir iken bin olduk, karanlık gecelere ışık olduk. Unutmamalı ki gecenin en koyu olduğu an güneşin doğacağı andır.

Çok çalışacağız, herkese anlatacağız, bilmeyen kardeşlerimizi uyaracağız. Bu yol kutlu bir yoldur gider Türkün bağımsızlığına. Bu yol özgürlük yoludur. Insan haklarının yoludur, sevginin paylaşmanın yoludur, kardeşliğin yoludur.

Ve bu yolda bizim için geri dönüş yoktur. Son noktamız tam bağımsızlığımızdır. Bu topyekün bir mücadeledir. Bu bizden sonraki nesillere olan bir borcumuzdur.

Artık kendi içimizdeki eleştirileri bir kenara bırakacağız. Birbirimizin üstün meziyetlerni ortaya çıkartacak, birbirimizi cephede savaşır gibi omuz omuza destekleyeceğiz.

Zaman Türk’ten yana işlemekte. Artık kaybettiğimiz mevzileri geri alma zamanıdır. Farslar ve diğer uluslar bilmelidirler ki, biz Türkler haklarımızı geri alana kadar bu mücadelemizden vazgecmeyeceğiz.

Başaracağız, zafer direnmesini bilenlerindir!

Yazımızı şöyle bir şiirle bitirelim isterseniz;



Bilir misin ki sen

O küçük çocuğun gözlerinde ki umudu,

Çakmak çakmak bakışlarındaki

Memleket sevgisi, yakmaz mı Seni?



Ya tandırında ekmek pişiren anamın

Nasırlı elleriyle yoğurduğu geleceğimi

Görmez misin?



Ben Tebriz’im, ben Bakü’yüm

Ben Volga nehrinde bir balık

Ben Aral gölünde bir balıkçı

Kah bir martının kanadında

Kah bir atın yelesinde, dörtnala

Tebriz’den göğe yükselirken,

Tanrı Dağı ayaklarımın altında

Kuşbakışı sevdalarda,

Dağı eriten irademle,

Haykırıyorum cihana!



O küçük çocuğun gözlerindeki umudu

Çakmak çakmak bakışlarındaki

Özgürlük ateşi, yakmaz mı Seni ?



Sevgiyle kalın…..





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 53
Dün Tekil 1349
Bugün Tekil 515
Toplam Tekil 4073792
IP 18.188.152.162






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























15 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Asil yetimler anadan babadan de il, ilim ve ahlaktan yoksun olanlard r. (HZ. AL )


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.621 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu