FIKRAİSTAN’DAN İKİ FIKRA - Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









FIKRAİSTAN’DAN İKİ FIKRA - Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK
Tarih: 12.03.2012 > Kaç kez okundu? 2872

Paylaş


1. MEVZUAT HAZRETLERİ!



Ormanlar Dünyası’nın Kralı Aslan, yine aslanlardan oluşan ve zaman zaman toplantılar yaptığı ‘Yüksek İstişare Kurulu’ mensupları ile sohbet ederken, ‘imajları’ konusunda yaşanan sıkıntılarından dert yanar:

— Biz aslanların gücü, herkese ve her şeye yetiyor… Dilediğimiz hayvanı avlıyoruz ve yiyoruz. Bunda hiçbir güçlük çekmiyoruz. İstediğimiz, istediğimiz anda oluyor. Ancak ülkede adımız, ‘zâlim’e ve ‘kâtil’e çıkıyor. Vizyonumuz kötü… Bu ‘kötü görüntüden’ çıkmak, imajımızı düzeltmek ve yaptığımız işe bir ‘meşrûiyet kazandırmak’ için ne yapmamız gerek? Ne tavsiye edersiniz?



Yüksek İstişare Kurulu üyeleri sıra ile görüşlerini belirtirler. Sıra bir Aksakal’a gelir. Aksakal, yılların verdiği tecrübe ile kendinden çok emin bir şekilde, kelimeleri dikkatle seçerek konuşmaya ve akıl vermeye başlar:

— Çok kolay… Dünyamızda her problemin bir çözümü mutlaka vardır. Herkes bilir ve tartışmasız kabul eder ki biz aslanlar, bu diyarların, yani ormanlar ülkesinin kralıyız. Dilediğimiz yasayı çıkarırız… Bu hak bize doğuştan verilmiştir. Bu hakka dayanarak, istediğimiz hayvan türlerine istediğimiz tür vergiler koyarız. Arzu ettiğimiz yemek listesine göre, hayvanattan vergi olarak gerekli hayvanları isteriz.

Kral Aslan sorar:

— Ya ödemeye yanaşmazlarsa, o zaman ne olacak?

— Kolay… ‘Yoksa cebren tahsilât yapılacaktır!’ dersiniz. Böylelikle ‘avlanma eylemi’nde bir ‘zâlimlik’ ve bir ‘kâtillik’ değil, bir ‘yasallık’ söz konusu olur. Yapılan eylem ‘kanunî’ olur ve garipsenmez. Yani diyorum ki yaptığınız eylem ‘meşrûiyet kazanmış’ olur. Aksine davranan veya itiraz eden olduğunda, ‘mevzuat böyle efendim!’ deyip, ‘gereğini’ yapar ve çıkarsınız işin içinden. Ne de olsa tüm hayvanatın, yasalar karşısında, boyunları kıldan incedir…



İster inanın, ister inanmayın! Benden nakletmesi…



Dedim ya; anlatılanların vebali, rivayet edenlerin boynuna…



Kıssadan Hisse:

Bu kıssadan da isteyen istediği hisseyi çıkarmakta serbesttir…





2. ÇAY VE KITLAMA ŞEKER!



Ülkemizin bazı şehirlerinde, meselâ Doğu Anadolu'da, çay içilirken kesme şeker çaya katılıp, çay kaşığı ile karıştırılarak eritilmiyor. Bunun yerine ‘kıtlama’ yapılıyor. Rivayet odur ki, bunun ortaya çıkış vakası oldukça ilginç... Vebali anlatanların boynuna…



Bir zamanlar, yani fî tarihinde, İran'da çaya şeker yerine tatlandırıcı olarak hurma ve üzüm katılıyormuş. Yine rivayet edilir ki İngilizler, İran’a şeker satmaya kalktıklarında bunu başaramamışlar. Çünkü toplumun çayda şeker kullanma alışkanlığı yok… Çare aramışlar ve sonunda İran mollalarıyla irtibat kurmuşlar. Şimdi olduğu gibi o zamanlar da İran’da mollalar çok etkin ve yetkili kişilermiş. Fetva makamı da onlarmış. Kendilerine sorulduğunda fetva veren bizim Diyanet İşleri Başkanlığı gibi düşünelim… İngilizler, mollaların şeker kullanımı yönünde vereceği fetva karşılığında şeker satışından doğan kazancın % 10'nu teklif etmişler. Mollalar da dini hizmetlerinde kullanmak amacıyla bunu kabul etmişler. Bilindiği gibi İran'da her şehirde, Cuma Namazı o bölgenin en büyük camisinde, tek yerde ve çok kalabalık cemaatlerle kılınıyor. Anlaşmayı müteakip bir Cuma Namazı'nda, Cuma Hutbesi'nde tüm ülkedeki tüm mollalar, camilerinde şu vaazı vermiş:

— Siz Allah'ın nimeti olan hurma ve üzümü nasıl olur da çaya

katarsınız! Bundan böyle üzüm ve hurmayı yiyecek, çay da şeker katacaksınız!



Bu vaazdan sonra İranlılar çaya şeker katmaya başlamışlar. İşler yoluna girince İngilizler mollalara verdiği % 10 payı satışların iyi gitmediği gerekçesiyle vermemeye başlamış. Bunun üzerine Mollalar ikinci bir fetva vermişler Cuma Hutbesi'nde:

— Gâvur icadı şekeri çaya katmak câiz değildir…



Bu fetva üzerine İranlılar evlerindeki şekerleri sokaklara dökmüşler... İngiliz firmaları bunun üzerine. bakmışlar ki olacağı yok… Mollalarla yeniden masaya oturmuşlar. Fakat mollalar bu sefer satıştan % 20 pay istemişler. İngilizler de çaresiz kabul etmişler. Mollalar bu sefer Cuma Hutbesi'nde şöyle bir fetva vermişler:

— Biz size, ‘çaya şeker katmayın dedik’ ama ‘sokaklara dökün’ de demedik… Şekeri sokağa dökmeyeceksiniz. Şekeri çaya batıracak ve böylece gâvur icadı şekere ‘boy abdesti’ aldıracak ve öyle içeceksiniz.



O gün bugün, çaylarda ‘kıtlama’ şeker kullanımı âdeti devam ediyormuş…



İster inanın, ister inanmayın! Benden nakletmesi…



Dedim ya; anlatılanların vebali, rivayet edenlerin boynuna…



Kıssadan Hisse:

Bu kıssadan isteyen istediği hisseyi çıkarmakta serbesttir…









Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 47
Dün Tekil 1505
Bugün Tekil 1420
Toplam Tekil 4076201
IP 18.191.147.190






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























16 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


T rk milletindenim diyen insanlar her eyden nce ve mutlaka T rk e konu mal d r.
(Mustafa Kemal ATAT RK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.096 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu