GÜNEYDOĞU SORUNUNDA YENİ GELİŞMELER - Özgür UĞUR - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









GÜNEYDOĞU SORUNUNDA YENİ GELİŞMELER - Özgür UĞUR
Tarih: 19.11.2010 > Kaç kez okundu? 2810

Paylaş








Kemal Kılıçdaroğlu’nun son hamleleri herkes tarafından tartışılıyor.



Son bir haftada çok ilginç gelişmeler oluyor. Olanlar o kadar hızlı oluyor ki, herkes



hem izlemekte ve anlamakta çok zorluk çekiyor. Cumhuriyet Halk Partisi’nin



siyasetinde sapma var mı yok mu herkes bunu konuşuyor.



Aslında yeni politikalarla ilgili ilk ve en önemli açıklamayı Teşkilattan



Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin yapmıştı. Ne demişti sayın Tekin?



“Partiyi 12 Eylül öncesi siyaset eksenine oturtacağız”. Bu noktayı herkes gözden



kaçırmış gözüküyor. Anımsayınız 12 Eylül dönemi CHP’sini… Devrimci, laiklik özelliği



ön planda olan bir partiydi CHP…. Oy aldığı bölgeleri anımsayın, Doğu ve Güneydoğu



neredeyse yüzde altmıştı. Ankara’da ve İstanbul’da oyların en yükseğini alırdı. Nerede



güçsüzdü? Kırsal kesimde neredeyse yok gibiydi. Milliyetçi parti olarak bir zamanlar İç



Anadolu’da MHP vardı. Üzülerek belirtmeliyiz ki, bugün oralarda AKP güçlüdür.



İnşallah buralarda da MHP eski gücüne kavuşur.



Neyse biz konumuza geri dönelim. CHP’ye hangi kesimler daha çok



oy verirdi diye sorarsak, yanıt “Solcu, Alevi ve Kürt yurttaşlarımız” olur. Diyarbakır,



Van, Siirt, Mardin, Bingöl, Bitlis, Hakkari… listeyi uzatmak mümkün. Yani bugün BDP



CHP’den doğmuş bir partidir. Bu gerçeği kimse değiştiremez. Son olan terör olayları



sonucu toplumumuzda ve özellikle de batı da “Kürt olan herkesi PKK’lı kabul eden” bir



bakış açısı ortaya çıktı. İşte bu noktada CHP çok zor durumdadır. Ya akıllı bir siyasetle



topluma “Kürt Yurttaşların hepsi PKK’lı değildir” mantığını anlatacaklar, ya da aynı



AKP-PKK-İmralı üçgeni gibi algılanacak…..! İşte burası çok önemli.













Güneydoğu Sorunu AKP sayesinde açılmaz bir düğüme dönmüştür.



AKP “İmralı’yı dolayısıyla Terör Örgütü PKK’yı” muhatap alarak, vatanı bölme sürecini



başlatmıştır. Peki Güneydoğu ve Doğu AKP ve BDP arasında paylaşılacak ve bu ülke



bölünecek mi? Efendim bu saatten sonra bu bölgeye girecek parti hangisi olur? Bu da



çok önemli bir soru? İşte burada tek ve hiç tartışmasız “Eskiden oralarda güçlü olan



CHP” aranan partidir. Zaten sol bir parti dışında da bu işi çözecek ve o coğrafyada



güçlü başka bir partide yok….! Bölgede MHP’ye büyük tepki olduğu gerçek. MHP’nin



milliyetçi çizgisi tepki topluyor. Daha önce belirttiğimiz algının tersi burada mevcut



“Türkler Kürtleri istemiyor”. Batı ve Doğu insanı arasındaki sorun aslında kendi



bölgelerinde yok gibidir. Batıda birkaç münferit olay dışında Türk ve Kürt



yurttaşlarımız barış içinde yaşamaktadır. Güneydoğu’da da aynı durum söz konusu.



Burada dış güçlerin payı unutulmamalı. Özellikle Avrupa Birliği ve Amerika’nın kendi



ülkelerinde yasakladığı hakları sanki ”Güneydoğu halkı için hakmış” gibi göstermeleri



büyük sıkıntı yaratmaktadır. Çünkü AKP dirayetli bir dış siyaset yürütememektedir.



Bugünkü “AKP Hükümetin Damat Ferit Paşa Kabinesi’nden farkı, adıdır”. Bu



durum ülkemiz için çıkmaz bir durumdur.





Kılıçdaroğlu’nun “Sosyalist Enternasyonal toplantısında” Talabani ile



görüşmesi çeşitli yorumlara yol açtı. Bu tip görüşmeler olağan karşılanmalı. Ancak



Talabani’nin Kürt Lider olması yorumları beraberinde getiriyor. Bu önemli yorumlardan



biri de, değerli Hocamız Prof. Dr Özcan Yeniçeri tarafından yapılmış. Hocamız “AKP



Barzani’yi, BDP İmralı’yı ve PKK’yı ve CHP’de Talabani’yi seçimlerde koz olarak



kullanacak” demiş. Hocamız bizim için çok değerli bir bilim adamıdır. Bu yorumuna



pek katılamayacağım, çünkü Talabani’nin Güneydoğu halkı üzerinde az hatta hiç



etkisi yoktur. Barzani’nin etkisi ve akrabalık bağları bölgede daha güçlüdür. Bu itibarla



Talabani – Kılıçdaroğlu görüşmesi asla Güneydoğu cenahından CHP’ye oy olarak

gelmez. Ancak bu görüşmenin hemen arkasından BDP Eş Başkanının “Seçimde Sol



İttifak” önerisinin gelmesi, bence tartışılması gereken en önemli konudur. BDP olarak



CHP’nin bölgeye el atması demek onların oylarından beklenmedik kopuşların olması



anlamına gelir. Eğer CHP, bölgede etkin olursa, AKP oylarının yok olmasıdır, BDP’nin



oy yitirmesidir. Bizce BDP bunu bildiği için “Sol İttifak” önerisiyle CHP’nin “Güneydoğu



hamlesinin önünü kesmek istemektedir”. Çünkü bu öneriyi CHP’nin reddedeceğini



çok iyi bilmektedirler. İşin aslı budur. CHP’den gelecek “Hayır” yanıtını “Sola ve



CHP’ye yatkın yurttaşlara anlatacaklar ve bu olayı oya dönüştürmeye çalışacaklardır”.



Amerika Birleşik Devletleri eski Ankara Büyükelçisi ve eski Savunma



Bakanlığı Müsteşarı Eric Edelman’ın “AKP’nin şımartıldığı ve buna önlem alınması



gerektiği” açıklamasının zamanlaması çok ilginç… Amerika Birleşik Devletleri acaba



AKP’nin yerine CHP’yi mi hazırlıyor yorumlarına yol açtı. Siyasette rüzgârların nereye



eseceğini kimse bilemez. Usta politikacımız, Cumhurbaşkanımız sayın Süleyman



Demirel’in dediği gibi “Siyasette bir gün bile önemlidir”. Saygıdeğer Hocamız Prof. Dr



Özcan Yeniçeri ile birlikte bekleyip göreceğiz neler olacak…. Ama görünen o ki, CHP’ye



“Milliyetçi kesimden gelen oylar yolcu” temennimiz o oyların AKP’ye değil de MHP’ye



gitmesi. MHP bu ülke için “Dengenin ve bütünlüğün” simgesidir. CHP ise, “Devrimin ve



laikliğin” simgesidir. Sözün kısası bu ülkenin hem CHP’ye hem de MHP’ye acilen



ihtiyacı var. Yoksa karanlık günler kapımızda değil, içeri girdi ve içerdekileri dışarı



atacak…..! 18.11.2010 Saygılarımızla.













Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 30
Dün Tekil 1927
Bugün Tekil 420
Toplam Tekil 4066555
IP 18.191.254.0






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























10 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


T rk hakanlar ve T rkmen Padi ahlar devlet i lerinde hatunun fikirlerini st n tutar.
(N ZAM L-M LK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.502 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu