cumhurbaskanligi@tccb.gov.tr

Sayın Cumhurbaşkanı,

İstanbul’da Sizin önderliğinizde yapılmakta olan Türk Devletleri zirve toplantısına, Kırgızistan’ın güneyindeki Özbek nüfusu kırımı ve kırımdan sonra devam etmekte olan Özbeklerin haklarının devlet birimleri, polis, asker ve yargı tarafından ihlal edilmesinin sona erdirilmesi için gereken tüm çabaların yapılması için çağrıda bulunuyorum. Maalesef, bugün Kırgızistan’da politikacılar ve Kırgız liderlerin önderliğinde bir faşist hareketin oluştuğuna tanık olmaktayız.

Haziran’da meydana gelen kırımda en az 2.000’den fazla Özbek Kırgız nazilar tarafından öldürülmüştür. Özbeklere ait 2.800 civarında ev ve işyerleri talan edilmiş ve sonra ateşe verilmiştir. Ateşe verilen binalar önceden ‘Sartlar’a (Özbeklere) ölüm’ yazılarıyla işaretlenmiştir. Daha önceden Kırgız faşistleri tarafından planlanmış olan olaylarda polis, asker ve kimi liderlerin Kırgız nazileri desteklediği ve onlara silah sağladığı kanıtlanmıştır.

Günümüzde Kırgızistan güneyindeki Özbek nüfusu için dayanılmaz şartlar meydana getirilmiştir. Oş şehrinde Özbekler sokaklara çıktıkları zaman Kırgızlar tarafından aşağılanmaktadırlar. Çok sayıda çalışanlar sadece Özbek oldukları için işten atılmışlardır. Çadırlarda yaşamakta olan Özbeklere insani yardım çok az miktarda ulaşmaktadır. Devlet birimleri, kendi haklarının korınması için başvuruda bulunan Özbeklerin müracaatlarını geri çevirdiğina ait çok sayıda örnekler bulunmaktadır.

Olaylarla ilgili polis, savcılık ve istihbarat tarafından yapılmakta olan soruşturmalarda büyük haksızlık yapılmaktadır. Özbekler, olaylarda ölen ve zarara uğrayanların yüzde 90’dan fazlasını oluşturmasına rağmen, tutuklananların yüzde 80’den fazlasını Özbekler oluşturmaktadır. Rastgele Özbek hapise atılmaktadır. Özbeklere işkence yapılmakta, serbest bırakılmaları için Kırgız görevliler tarafından binlerce dolar ruşvet istenmektedir. Resmi rakamlara göre hapishanelerde 230 Özbek ve sadece 21 Kırgız tutuklu bulunmaktadır. zülüm görmektedirler.

Aynı soydan gelen Özbekler ve Kırgızlar Sünni mezhebindeki Müslümanlardır. Özbekler Kırgızistan güneyindeki topraklarda binlerde yıllardan bu yana yaşamaktadırlar. Dağlarda yaşayan Göçmen Kırgızlar son 20-25 sene zarfında ovalara inmeye başlamışlardır. Kırgız nüfusun eğitim düzeyi Özbeklere nazaran aşağıda olması Kırgız milliyetçiliğini körüklemiş ve Özbeklere karşı ‘Bu bizim topraklarımız, siz Özbekistan’a defolun, Sartlara ölüm’ deyimlerini meydana getirmiştir. Maalesef, aşırı milliyetçi Oş şehir belediye başkanı Melis Mırzakmatov gibi üst düzey yöneticiler, ‘Kırgızistan Kırgızların evidir, diğer milletler ise kiracıdırlar’ sloganını empoze etmektedirler. Melis Mırzakmatov, Cumhurbaşkanı Roza Otunbayeva’ya açıkça meydan okumakta, merkez yönetimin kararları güneyde geçerli olmadığını söylemektedir.

Özbekler, faşist Kırgızlar tarafından kendi topraklarını terketmeye zorlanmaktadır. Binlerce Özbek ana yurdunu bırakıp Rusya ve diğer ülkelere göç etmekte.

Özbeklerin büyük bir umutla bekledikleri Avrupa Güvenlik ve İşberliği Teşkilatı’nın 52 polis görevlisinin Kırgızistan’a gelmeleri, Kırgız milliyetçiler tarafından engellenmektedir.

Sayın Cumhurbaşkanı.

Ben 1993 – 96 yıllarında İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi’nde kamu yönetimi anabilim dalında master yapmışımdır. 2005 – 2008 yıllarında Türkiye’de ikamet etmişimdir. Ağustos 2008’de yayımlanan ‘Türkiye’deki Özbekler. Gerçek Yaşam Öyküleri’ adlı kitabımı size hediye etmişim ve Özel Kalem’inizden telefonda sizin adınıza bir teşekkür almışımdır.

Ben Kırgızistan’da kanlı olayların patlak verdiği Haziran 2010’da Size mektup yollamışım ve büyük bir devlet ve Türk halkların önderi olan Türkiye Cumhuriyeti’nin, kırımın durdurulması ve Özbek nüfusun haklarının korunması için gereğinin yapması talebinde bulunmuştum. Fakat, bugüne dek bu konularda önemli gelişme olduğunu söyleyemem.

Türkiye Cumhuriyeti’nin Filistinlilerin haklarının korunması ve onlara yardımda bulunulması için çok çaba gösterdiği aşikardır. Fakat, konu kendi soydaşlarının korunmasına geldiğinde niye çok aciz kalındığını anlamak mümkün değildir.

Daha geç değil. Türkiye Cumhuriyeti, Türki Devletler zirve toplantısında Kırgızistan Özbeklerinin hayatı ve haklarının korunması konusunu mutlaka ele alması gerekmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kendine yakışır bir şekilde hareket edeceği ve arabuluculuğa soyunarak, Kırgızistan’da barışın oluşturulması konusunda gereken her türlü hareketi yapacağını umuyorum.

Saygılarımla,

Bahtiyar Şahnazarov,

Hukukçu ve gazeteci.

Toronto, Kanada.

sbakhtier@yahoo.com