03 Eylül 2010

Mübarek Ramazan ayı geldi ve gidiyor. Sayın genel başkanlar, ara vermeksizin, kavga etmeyi ve milletin sinirlerini germeyi sürdürüyorlar.



Hergün, ayrı bir yerde miting. Hoş olmayan sözler, hakaretler. Bu arada, bol bol alkış ve yuhlamalar. Ve fırsattan istifade edip de, gündemde yer kapmaya çalışan bölücü takımı. (sanki bir güçleri varmış gibi tehdit ve şantaj gayretleri.)



Elbette, çıkarları ve saltanatları riske giren, bazılarının ülkeyi yönetmeyi kendilerinin hakkı sayan kitlelerinde, gayretlerini ve ihanet boyutuna varan konuşmalarını ibret ve dehşetle izliyoruz. Yargının ne kadar dejenarasyona uğradığını açık-seçik müşahede ediyoruz.



Baskıcı azınlık, Türkiye”de demokrasinin yerleşmesini ve güçlenmesini önlemek için, her yola başvuruyor.



Mevcut anti-demokratik, yüz karası sistemin devamı için, tüm imkanlarını seferber ediyor.



Şüphesiz, CHP”nin “genel af” sözü de işin tuzu biberi olmuştur. Ülkesini seven herkesi infiale sevketmiştir. (Sn. Kılıçdaroğlu, bu vahim hatayı nasıl yaptı, anlayamıyorum?)



Velhasıl bu tablo, ruhumu kararttı. Sakin bir sığınak arama ihtiyacı duyurdu;

- Karadeniz Bölgesi, Cenab-ı Hakk”ın bize bir büyük lütfu. Rabbim, nazardan ve kötülerden korusun. O mavi-yeşil karışımı tablo bozulmasın.



- Uzun göl; sakin, sessiz, serin bir cennet köşesi. Yeşillik gökyüzüne kadar uzanıyor. Akarsular, ruhu dinlendiriyor.



Dursun Ali İnan (İnan Kardeşler Oteli”nin sahibi) bir filozof. Beldenin bu hale gelmesinde öncülük etmiş. Bir tabiat aşığı. (Otelin bir köşesinde özlü sözler yazılı.)



Avusturya, İsviçre vb. ülkelerden fazlası var (güleryüz, Alabalık/Muhlama/Kuymak/Kuru fasulye/Sütlaç/Sarma vs.) eksiği yok. (Yurtdışına gidip, dövizlerimizi Türkiye düşmanlarına aktarmaktansa kendi ülkemizde harcamamız daha isabetli olmaz mı?)



- Diyanet İşleri Başkanlığını kutluyorum. Hangi camiye gitsem çok kaliteli, kültürlü, kıratı fevkalade, din adamları ile karşılaştım. Uzun Göl”deki Gölbaşı Camii”nin/ Ayder”deki Cami”nin/Trabzon”daki belediyenin yakınındaki caminin imamları ayrı ayrı birer harika. Teravih namazı, bir zevk menbaı haline geliyor.



- Ayder, ayrı bir Cennet köşesi. Özellikle, su sesini sevenler için. (Haşimoğlu Oteli ve Vesile Oteli tavsiye ederim.)



- Bu arada, mülki amirlere ve Özel Çevre Kurumu”na acil ve önemli bir görev düşünmektedir; bu bölgelerin, bir an önce, imar planını yapmak. Aksi halde, kaçak inşaatlar her tarafı saracaktır. Planlı gelişme olmayacaktır.



- Trabzon, hareketli ve güzel bir şehrimiz. Liverpool”u yenmesini çok arzu ettik, olmadı. Zorlu Otel, şehir merkezinde, güzel bir yatırım.



- Doğup büyüdüğüm şehir, Bursa”ya da gittim. Zira, Ulu Camii ve Emir Sultan Hazretleri, manevi huzurun kapılarıdır.



Ancak ne yazık ki, Belediye Emir Sultan”ın çevresini rezil etmiş. (Bursa”nın politik patronu Faruk Çelik”in ısrarı ile aday yapılan başkandan kimse memnun değil. Çok başarısız. Görevlere, hep arkadaş ve yandaş getiriyormuş. Rant söylentileri ayyuka çıkmış durumda. Nitekim, O Mubarek Zat”ın çevresi, yüksek binalarla hapsediliyor. İnşaatların da AKP”lilere ve Meclis üyelerine ait olduğu ifade ediliyor. AKP”lilere, Sevgili Peygamberimizin; “Korkarım, ümmetimin helaki mal hırsından olacaktır” Hadis-i Şerif”ini hatırlatıyorum. Zira, AKP”yi genel olarak bir hırs sarmış durumda. Bu hırs onları bitirecektir.) Sn. Başbakan Bursa”ya gittiğinde, bu Mübarek Zat”ı ziyaret etmiyor mu? Bu feci manzarayı görmedi mi?



Eyüp Sultan”da, türbe içinde kıldığım Cuma namazının ve Üsküdar”daki Aziz Mahmut Hüdai Hazretleri”nin camisindeki teravih namazının verdiği huzur; Emir Sultan Hazretleri”nin manevi şahsına yapılan saygısızlığı görünce, epey zedelendi.



Velhasıl, ülkemin güzel köşelerini ziyaret etmek, bir ölçüde, referandum kavgasından kaçmak imkanı verdi. Darısı, okurlarımızın başına.



Tüm okurlarımızın Ramazan Bayramı”nı kutlar; sağlık, huzur ve mutluluk dileklerimi sunarım