Teşbihte hata olmaz demişler. Seçim süreci mi yaşıyoruz, yoksa referanduma mı gidiyoruz belli değil. Bu sebeple düşündüm taşındım, inanın aklıma başka bir başlık gelmedi. En iyi tarif bu deyime ait sanırım. Dedim ya teşbihte hata olmaz.



Tayip Erdoğan çıkıyor, esnafa kredi indirim müjdesi veriyor. Kılıçdaroğlu çıkıyor “genel af”tan bahsediyor. Ben şimdi bu iki cümlenin de yanlışlığını mı anlatayım, iki cümlenin de gereksizliğini mi anlatayım, iki cümlenin de yersizliğini mi anlatayım.



Bu bir referandum, daha önceki yazılarımızda referandumun ne olduğunu, nasıl bir mekanizma olduğunu anlatmaya çalıştık. Ancak görünen o ki ne Erdoğan ne de Kılıçdaroğlu bunu önemsemiyor ya da umursamıyor. Olayı seçim havasına soktular. Bu aslında vatandaşı küçümsemek, milleti alaya almak demektir. Zira vatandaşın görüşünü almak için referandum kanalı ile müracaat ediyorsunuz ancak kendi oy hesaplarınız asıl derdiniz olduğu için bir takım vaatlerle oy avcılığına soyunuyorsunuz. Bu milletle alay etmek demek değildir de nedir? Bu mu sizin vatandaşa saygınız.



Gelelim olayın bir başka boyutuna. Sayın Başbakan esnafın kredileri hakkındaki vaadi ile esnafın ne kadar zor durumda olduğunu, yardıma, devlet desteğine muhtaç olduğunu tescil etmiş oluyor. Peki bu halin sorumlusu kim? Sekiz yıldır iktidarda “tek başına” olan kendisi. E hani kriz bizi teğet geçmişti. Her geçen gün ekonomimiz büyüyordu, kimsenin bir sıkıntısı kalmamıştı. Bir gecede cebimize giren paralar 7.000 dolarlardan 12.000 dolarlara çıkmıştı. Sayın Başbakan ya ne söylediğini bilmiyor, ya nerede yaşadığını, kimin iktidarda olduğunu unuttu veyahut düpedüz bizi aptal yerine koyup dalga geçiyor. Ya da bizim hafızamızın zayıflığına güveniyor…



Deniz Baykal ile ilgili olay patlak verdiğinde şimdi yandı MHP dedim. Çevremdeki herkes güldü, ne alakası var diye. Ülkedeki tüm dinamikler, cemaatler, ne idiğü belirsiz adamlar, bölücü siyasi düşünce, örgüt ve partiler, AKP içindeki Kürtçü milletvekilleri hep bir olmuş, topyekün Cumhuriyete ve Türk Devletine saldırırken, az biraz CHP’den ve ulusalcı çizgisinden dolayı Baykal’dan yana içim rahattı. Baykal’a yapılan operasyonun bir sebebi olmalıydı. Bugün Kılıçdaroğlu çıkıp yeri ve zamanı değilken “genel af”tan söz edince “işte dedim, Baykal operasyonunun sebebi ortaya çıktı”. MHP’nin savaştığı cephe sayısı arttı. Bir yandan yargı siyasallaşmasın diye referanduma HAYIR kampanyası yürüt, bir yandan bölücü terör örgütü ile görüşen AKP ile savaş, bir yandan örgüte fayda sağlayacak genel affı dillendiren CHP ile uğraş. Önümüzdeki günler çok zor geçecek, çok…