"Kore-Türkiye ilişkilerinin daha da gelişmesi için tam bir irade birliğinin olduğunu bir kez daha teyit ettik"







Başbakan Binali Yıldırım ile Güney Kore Başbakanı Lee Nak-Yeon, Başbakanlık binasında gerçekleştirdikleri baş başa ve heyetler arası görüşme sonrasında ortak basın toplantısı düzenledi.



Başbakan Yıldırım, toplantıda, Güney Kore Başbakanı Lee Nak-Yeon davetine icabetle ülkeye resmi ziyaret gerçekleştirdiğini söyledi.



Güney Kore Başbakanı Lee ile yapılan görüşmelerde iki ülke ilişkilerini tüm yönleriyle değerlendirme fırsatı bulduğunu belirten Yıldırım, Türkiye ile Güney Kore arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisinin 60. yıl dönümü olduğunu hatırlattı.



Kore ile Türkiye arasındaki dostluğun "kan kardeşliğine eş değer bir yakınlık" olduğunu belirten Yıldırım, 2013'ten itibaren ilişkilerin yüksek düzeyli stratejik iş birliği düzeyine çıkarılmasının, Güney Kore-Türkiye ilişkilerinin geleceği açısından önemine dikkati çekti.



Yıldırım, görüşmelerde "iki ülke arasındaki ticaretin, iki ülkenin potansiyelini yansıtacak şekilde artırılması ve ticaret artarken Türkiye aleyhine olan ticaret dengesinin de iyileştirilmesi meselesini" ele aldıklarını bildirdi.



Güney Kore'nin belli başlı büyük firmalarının, Türkiye'de ortaklarıyla yeni projeler geliştirmesi konusunda mutabakata vardıklarını anlatan Yıldırım, "Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Avrasya Tüneli ve Çanakkale Köprüsü'nde başlayan bu iş birliğinin enerji, petrokimya, demiryolu sektöründe ve savunma sanayisinde genişletilerek devam etmesinin mümkün olduğunu hep beraber tespit etmiş olduk." diye konuştu.



"TÜRKİYE BÖLGEYE AÇILMAK İÇİN İYİ BİR FIRSAT"



Güney Kore firmalarının Türkiye'de yapacağı doğrudan yatırımların sadece Türkiye pazarında değil, Türkiye'nin etrafında 60 ülkeyi, 1,5 milyar nüfusu ve 30 trilyon dolarlık bir gayrisafi hasılayı ilgilendirdiğini belirten Yıldırım, Türkiye'nin bölgeye açılmak için iyi bir fırsat olduğunun karşılıklı teyit edildiğini aktardı.



Güney Kore ile imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması'nın onay süreçlerinin tamamlandığını söyleyen Yıldırım, iki ülke arasındaki Hizmet Ticareti Anlaşması'nın da kısa süre içinde tamamlanacağını bildirdi. Yıldırım, "Serbest Ticaret Anlaşması'nın beklenen sonuçları vermesi ve ticaret dengesini de düzeltebilmesi için bazı düşüncelerimizi Sayın Başbakanla paylaşma fırsatı bulduk." dedi.



Yıldırım, Güney Kore Başbakanı Lee ile diplomatik ilişkilerin 60. yılı olan 2017'de karşılıklı gerçekleştirilen Türkiye-Kore Yılı Etkinlikleri'nin genç nesillerin birbirlerini ve kültürlerin zenginliğini daha iyi tanımaları açısından sunduğu fırsatları değerlendirdiklerini belirtti.



Görüşmede bölgesel konuları da değerlendirme fırsatı bulduklarını belirten Yıldırım, "Kuzey Kore'nin nükleer silahlanma hevesi ve Birleşmiş Milletler kararlarına, uluslararası hukuka aykırı, kışkırtıcı davranışlarının sona erdirilmesinin ve diyalog yoluyla bölgede barışın sağlanmasının önemini ifade ettik. Türkiye olarak her zaman bu konuda Kore Cumhuriyeti'nin yanında olduğumuzu bir kez daha ifade etmek isterim." ifadelerini kullandı.



Türkiye'nin, Meksika-Endonezya-Kore-Türkiye ve Avustralya'dan müteşekkil MİKTA'nın dönem başkanı olduğunu vurgulayan Yıldırım, Güney Koreli mevkidaşıyla konuyu değerlendirdiklerini aktardı.



"TÜRKİYE İLE GÜNEY KORE BİRLİKTE HAREKET EDİYOR"



Birleşmiş Milletler, G20 gibi uluslararası kuruluşlarda Güney Kore ile Türkiye'nin birlikte hareket ettiğini, iki ülkenin yakın çalışma içinde olduğunu belirten Yıldırım, "Özellikle uluslararası terör ve Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı mülteci sorunu, Suriye, Irak ve bölgede yaşanan istikrarsızlıklar, terörle mücadele konularını kapsamlı şekilde ele aldık." dedi.



Başbakan Yıldırım, "15 Temmuz darbe girişiminin arkasında olan FETÖ'ye karşı Kore'nin yanımızda yer almasından duyduğumuz memnuniyetleri bir kez daha ifade ettik. Bu terör örgütünün Kore'de var olan faaliyetlerinin sonlandırılması konusunda gerekli adımların atılması talebimizi Sayın Başbakana ilettik." değerlendirmelerinde bulundu.



Güney Kore Başbakanı Lee ile verimli ve yapıcı bir görüşme gerçekleştirdiğini söyleyen Yıldırım, şöyle devam etti:



"Gördük ki birçok konuda aynı düşünceleri paylaşıyoruz ve Kore-Türkiye ilişkilerinin gelişmesi için tam bir irade birliğinin olduğunu bir kez daha teyit ettik. Ziyaretimizin Türkiye-Kore Cumhuriyeti ilişkilerinin her alanda gelişmesine katkıda bulunmasını temenni ederken, Kore Savaşı sırasında hayatını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize olan minnet duygularımızı ifade etmek isterim. Kore devletinin ve halkının yapılan fedakarlıkları unutmamış olmasını ve şehitlerimizin hatıralarını daima canlı tuttuğunu görmekten de kan kardeşi bir ülke olarak büyük memnuniyet duyduğumuz ifade etmek isterim."



Başbakan Yıldırım, Güney Kore Başbakanı Lee'yi Türkiye'ye davet etti.



Yıldırım, toplantıdaki açıklamalarının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.



Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadeleye ilişkin soru üzerine Yıldırım, "FETÖ'nün hukukun hiçbir kuralına uymadan, bir darbe girişiminde bulunduğu aşikardır ve bütün dünya da bunu görmüştür. Dolayısıyla halen değişik ülkelerde faaliyeti olan bir kurumun, dostumuz, kan kardeşimiz Kore'de de bir an önce faaliyetlerinin mercek altına alınması, özellikle finansal işlemlerinin incelenmesi ve faaliyetlerinin sonlandırılması en büyük beklentimizdir." diye konuştu.



ABD'nin, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma planına ilişkin soru üzerine Yıldırım, "ABD Başkanı Trump'ın Kudüs'ün hukuki statüsünü değiştirecek, ihlal edecek bir açıklama yapacağı yönünde, bugün için bir duyum söz konusudur. Amerika, Büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma niyetinde olduğunu ifade ediyor veya İsrail'in başkenti olarak Kudüs'ün tanınması ihtimalinden bahsediliyor. Öyle veya böyle bu iki durum da açıkçası hukuk dışı bir karar olacaktır ve bölgede var olan sorunları da iyice içinden çıkılmaz bir hale dönüştürecektir. Bu yüzden zaman varken, yol yakınken ABD Başkanı'nın bu yönde bir açıklama yapmaması hem bölgenin geleceği hem de küresel barış açısından hayati öneme sahiptir." değerlendirmesinde bulundu.



"KUDÜS ÜÇ BÜYÜK DİNİN KUTSAL MEKANI"



Böylesine bir kararın doğuracağı sonuçların, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıkça ortaya konulduğunu belirten Yıldırım, şöyle devam etti:



"Bilindiği gibi Kudüs üç büyük dinin kutsal mekanıdır; İslamiyet, Hristiyanlık ve Musevilik. Dolayısıyla burada herhangi bir emrivakiyle değişiklik yapmak hem uzun süreden beri İsrail-Filistin arasında devam eden ve bir türlü çözüme ulaşmamış Filistin devletinin kurulması yönündeki çabaları da ortadan kaldırmış olacak, diğer yandan yeni bir dinler arası çatışmayı da getirmiş olacaktır. İslam alemi bakımından çok hassas bir konudur. Bu konuda herhangi bir adım atılmaması en büyük beklentimizdir, temennimizdir. Bu yöndeki tek yanlı emrivakiler, yanlış adımlar telafisi imkansız sonuçları da beraberinde getirir."



Binali Yıldırım, İsrail-Filistin arasındaki barışın yegane yolunun İsrail'in 1967 sınırları dahilinde olan bağımsız, egemen ve coğrafi devamlılığa sahip, Doğu Kudüs başkentli bir Filistin devletinin hayata geçirilmesi olduğunu dile getirdi. Yıldırım, "Türkiye haklı davasında Filistinli kardeşlerimizin bütün İslam alemiyle beraber yanında bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da olmaya devam edecek." ifadesini kullandı.



"HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ"



Başbakan Yıldırım, Güney Koreli bir gazetecinin, Türkiye'deki dev projelere ilişkin Çin ve Japonya gibi bazı ülkelerin pazara girmek istediğini hatırlatarak, "Güney Kore'nin bu projelere ilişkin avantajı nedir?" sorusuna da yanıt verdi.



Son 10 yıl içinde dünyada kriz yaşandığını, bu yüzden büyük proje yapılmadığını ancak küresel krize rağmen devam eden 10 projeden 6'sının Türkiye'de hayata geçtiğine dikkati çeken Yıldırım, şöyle konuştu:



"Bu da Türkiye'nin krize rağmen büyümeye, gelişmeye devam ettiğini gösteriyor. Aslında Kore firmaları bizim projelerimizde geniş şekilde yer alıyor. Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Avrasya Tüneli ve şimdi Çanakkale, dünyanın en uzun köprüsü, bunlarda Koreli firmalar var, Türk ortaklarıyla beraber var. Biz bundan sonraki büyük projelerde de Koreli firmaların daha etkin olmasını istiyoruz. Bunun yolu tabii Kore'de firmaların Kore hükümetince desteklenmesi, finansal ve siyasi olarak da desteklenmesine bağlı. Türkiye olarak biz Türkiye'de iş yapan firmalarımızı sadece Kore firması olarak görmüyoruz aynı zamanda da Türk firması olarak görüyoruz. Onlara her türlü desteği verdik, vermeye de devam edeceğiz."



Yıldırım, "Bu arada Türkiye-Kore sporcuları karşılaşırsa merak etmeyin, 2002'de olduğu gibi Koreli seyirciler de Türk seyirciler de kim kazanırsa onun yanında olacak." diyerek sözlerini tamamladı.



Ortak basın toplantısında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ da hazır bulundu.



KAYNAK:

https://www.basbakanlik.gov.tr/Forms/_Article/pg_Article.aspx?Id=67bf4aee-6bb8-4dc3-800d-615362b5c6b6