Başbakan Yıldırım Erzincan’da iş dünyası ve STK temsilcileriyle buluştu. - TC Başbakanlık - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









Başbakan Yıldırım Erzincan’da iş dünyası ve STK temsilcileriyle buluştu. - TC Başbakanlık
Tarih: 04.11.2017 > Kaç kez okundu? 761

Paylaş


“Şunu herkes bilmelidir ki, bu topraklarda tek bir terörist kalmayıncaya kadar mücadele kararlılıkla sürdürülecek”





Başbakan Yıldırım, Erzincan Valiliği ve Belediyesince Altınpark Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen "İş Dünyası ve STK Temsilcileri Buluşması"na katıldı.

Program öncesinde Erzincanlı sanayicilerle bir araya geldiğini hatırlatan Yıldırım, organize sanayi bölgesinde toplantı yaptığını, sanayicilerle dertleştiğini ve taleplerini aldığını söyledi.

Toplantıda dile getirilen sorunları duyunca 15 yıl öncesiyle bugünü kıyaslama imkanı bulduğunu, ülkenin geleceği adına çok umutlandığını belirten Yıldırım, şöyle devam etti:

"Bunu niye söylüyorum? 15 yıl öncesine gittiğimizde, o gün sorunlar neydi, bu gün ne? O günlerde gündemde neler vardı? Türkiye'ye neyi konuşuyordu, neleri konuşamıyordu? O gün acil çözülmesini beklediğimiz meseleler neydi? Bugünkü beklentiler ne? Listeye baktığımızda çok şeyin değiştiğini, bambaşka bir gündemle bugün karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. 2002'de bırakın sorunları konuşmayı, derdinizi bile anlatma imkanınız yoktu. Çok zor ve sıkıntılar günler yaşadı ülke. Yazar kasaların atıldığı, vatandaşın alın terinin karşılığını alamadığı, hastanelerde borcu yüzünden rehin kalınan, ambulanslara para ödenen dönemleri artık geride bıraktık. Şimdi neyi konuşuyoruz? Şimdi konuştuğumuz acaba ülkemizde ihracatı 500 milyar dolara nasıl çıkarırız? Acaba Doğu ve Güneydoğu'da terörden mağdur olmuş illerimizin refah açığını, kalkınma açığını nasıl kapatırız? Bunları konuşuyoruz."

"KAS GÜCÜYLE YAPILAN İŞLERİN YERİNİ AKIL TERİ ALIYOR"

Türkiye'nin, 15 yılda elde edilen güven ve istikrar sayesinde mesafe katettiğini vurgulayan Yıldırım, "Özellikle birinci önceliğimiz, olması gereken, ülkenin doğusu ile batısı arasındaki kalkınma ve altyapı farklılıklarını ortadan kaldırmaktır. Ortalama kişi başı milli gelir 2002'de 3 bin dolar civarındayken, bu bölgelerde Doğu'da, Güneydoğu'da bu rakam 700 dolar civarında. 15 yıl sonra aradaki farkı görüyorsunuz." dedi.

15 yıl sonra Türkiye'de Doğu ve Güneydoğu'da kişi başına düşen milli gelirin 5 bin 500 doların üzerine çıktığını, aradaki makasın daraldığını vurgulayan Yıldırım, şunları söyledi:

"Hedef ne? Hedef, bu ülkenin doğusu da batısı da kuzeyi de güneyi de her yerde refah aynı seviyeye gelecek. İstanbul da aynı olacak Erzincan da aynı olacak, Hakkari de aynı olacak Sinop da aynı olacak ki terör mihrakları buradan bir alan sağlamasın, bir boşluk oluşmasın. Bütün hedefimiz, bütün gayretimiz bunun için. Gece gündüz demeden yolları, altyapıyı Türkiye'nin her tarafında geliştirdik. Büyük bir gururla söylüyorum; bugün Erzincan'ın yollarıyla Hakkari'nin yolları arasında fark yok. İstanbul ile Malatya'nın yolları arasında fark yok. Çünkü bu bayrağı dalgalandıran, bu ocakları tüttüren vatandaşlarımız, Anadolu topraklarında, 780 bin kilometrekare vatan toprağında, neresinde olursa olsun onların huzuru, güvenliği, geleceği bizim görevimizdir."

İletişim alanında da Türkiye'nin son 15 yılda önemli rol katettiğine, bugün Türkiye'de artık köylerde bile internet olduğuna dikkati çeken Yıldırım, geniş bant internetin, "gelişen ekonomilerin en önemli akıl otoyolları" olduğunu söyledi.

Kalkınmada da alın terinin yanı sıra akıl terinin önem kazandığının altını çizen Yıldırım, "Kas gücüyle yapılan işlerin yerini akıl teri alıyor. Onun için akıl yollarıyla bilişim otobanlarıyla yurdun her köşesini donattık." dedi.

Yalnızca alt yapıyı yapmanın yeterli olmayacağına dikkat çeken Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Orada yaşayacak, iş yapacak vatandaşlarımızın ihtiyaçları bununla sınırlı değil. Ne olacak? Okul olacak. İlkokul, ortaokul, lise, üniversite. Başka ne olacak? Hastane olacak. Başka ne olacak? Sosyal yaşam alanları olacak. Bütün bunları sağlayalım ki insanlarımız memleketin her köşesine gitsin, hayatına orada devam etsin. Niye doğduğumuz, büyüdüğümüz, güzel güzel havasını soluduğumuz, suyunu içtiğimiz bu güzel toprakları terk edip gidelim. Tabii ki bunun bir arka planı var, bir sebebi var ama artık bugünkü şartlar 50 yıl öncesinin şartları değil.

Bütün bu söylediklerimin üzerinde olmazsa olmaz bir şey var; güvenlik ve istikrar. İstikrar son 15 yılda ülkemizin her tarafında hakim. Güvenlik, işte terörle yaptığımız mücadele ortada. Özellikle son yıllarda her türlü terör örgütüne karşı amansız mücadele veriyoruz. Neye rağmen veriyoruz? Bölgemizde, Suriye'de, Irak'ta otorite boşluğuna, iç savaşa rağmen, her türlü terör örgütünün bu bölgelerde hem cirit attığı hem de sırtının sıvazlandığı şartlara rağmen bu mücadeleyi veriyoruz. Burada da mutlak başarı var."

"TERÖRÜ MİLLETİMİZİN GÜNDEMİNDEN DÜŞÜRECEĞİZ"

Hakkari Şemdinli'de ve Diyarbakır'da yaşanan terör saldırılarında şehit düşen güvenlik güçlerine Allah'tan rahmet dileyen Yıldırım, şehitlerin ailelerine ve yakınlarına başsağlığı diledi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, Deniz Kuvvetleri Komutanı Koramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile 3. Ordu Komutanı Orgeneral İsmail Serdar Savaş'ın da programa katıldığını söyleyen Yıldırım şöyle devam etti:

"Şunu herkes bilmelidir ki; bu topraklarda tek bir terörist kalmayıncaya kadar bu mücadelede kararlılıkla hiçbir taviz verilmeden sürdürülecektir. Bu alçakların arkasında kimlerin olduğunu da biliyoruz. Gün gelecek bunlar, bu asil milletin yüzüne bakamayacaklar. Tek şartımız, bu mücadelede mutlak başarı var. İnşallah milletimizin gündeminden bu işi düşüreceğiz. Genelkurmay Başkanımız, Hava Kuvvetleri, Deniz Kuvvetleri, Kara Kuvvetleri Komutanımız, 3. Ordu Komutanımız bugün bizlerle beraber, bu bir tamamen tevafuk. Onlar, bu bölgede birlikleri dolaşıyorlar. Bu akşam da bizimle beraberler."

Yıldırım, Erzincan'da gün boyu dolu dolu bir program gerçekleştirdiklerini belirterek, yarın da Erzincan'da çok önemli bir projenin, Dutluca-Kemaliye yolunun temelini atacaklarını dile getirdi.

Yolun yapılacağı bölgenin coğrafyasına dikkati çeken Yıldırım, şimdi ise o yolun 22 kilometrelik kısmının 18 kilometresinin tünel ve viyadükle geçileceğini belirtti.

Kuzey-güney koridorunu birleştirmek, terör yuvalarını yıkmak için bu yolun yapılacağını ifade eden Yıldırım, "Boşuna dememişler; yol medeniyettir, su medeniyettir. Hatırlayın cumhuriyetin ilk kuruluş yıllarında Eğinli hemşehrimiz Ahmet Kutsi Tecer öğretmen olarak tayin ediliyor Sivas'ın bir köyüne. Yola çıkıyor, bakıyor ki yol yok, iz yok, kar diz boyu. Umutsuzluğa kapılıyor ve orada ağzından şu dizeler dökülüyor, 'Orada bir köy var uzakta, gitmesek de görmesek de o köyü bizim köyümüzdür.' Allah'a şükür gidemediğimiz köy yok, yurdun her köşesine artık ulaşıyoruz, gidiyoruz." şeklinde konuştu.

Başbakan Yıldırım, salonda Erzincan'ın kalbinin olduğunu, kentin sivil toplum kuruluşlarının, dernekler, vakıflar ve siyasi partilerin temsilcilerinin bulunduğunu belirtti.

Yıldırım, AK Parti, CHP ve MHP il başkanlarının aynı masada oturduğunu ve Türkiye'nin özlediği tablonun bu olduğunu aktararak, "Bu tablo Erzincan'da hiç değişmemiştir. Şartlar ne olursa Erzincan'da tek parti vardır, Erzincan partisi. Erzincan'ın geleceği için burada yaşayan hemşehrilerimizin mutlu yarınları için herkes sorumluluk alıyor, elini taşın altına koyuyor. Bu bakımdan hemşehrilerimizle ne kadar gurur duysak azdır. Sağ olun var olun." dedi.

Erzincan'ın da içinde bulunduğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da, ağırlıklı olarak terörle mücadelenin devam ettiği 23 ilde özel bir program uygulayacaklarını belirten Yıldırım, şöyle devam etti:

"Amacımız terörün sebep olduğu ve geciktirdiği yatırımların daha hızlı bir şekilde yapılması ve diğer gelişmiş illerle arasındaki farkı kapatmasıdır. Bu amaca yönelik olarak yaptığımız çalışmalar nihayet tamamlandı. Sonuç, bir hafta içerisinde kamuoyuyla paylaşılacak. Neler var, ne getiriyoruz? Ana hatlarıyla söylemek gerekirse 23 ilimizde uygulayacağımız teşvik tedbirleri 6. bölge tedbirlerini kapsayacak. Artı, cazibe merkezleri için geliştirdiğimiz ilave teşvikleri de kapsayacak. Böylece buralarda bu 23 ilde yatırım yapmak için hiçbir mazeret kalmıyor. Artık hemşehrilerimizden bekliyoruz. İstanbul, Ankara, Kocaeli.. Batı bölgelerinde çok büyük yatırımları olan hemşehrilerimizin buraya da mutlaka, doğup büyüdükleri, hatırlarının olduğu baba ocağına da bir yatırım bekliyoruz."

Türkiye'nin gelişmesinin, 2002'den 2017'ye kadar üç kat büyümesinin arkasında güven ve istikrarın bulunduğunu dile getiren Yıldırım, "Bu kadar güçlü iktidar olmasa, güven olmasa, kimse geleceğe yatırım yapmaz." dedi.

Yıldırım, Türkiye'nin, Cumhuriyet'in 100. yılına giderken Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ifade ettiği, "muasır medeniyetler seviyesi"nin üzerine çıkacak her türlü kararlılığının ve iradesinin olduğunu belirtti.

"TÜRKİYE, ORTA GELİR GRUBUNDAN YÜKSEK GELİR GRUBUNA GEÇECEK"

Türkiye'nin geldiği noktayı asla yeterli görmeyeceklerini ifade eden Yıldırım, gelecek üç yıl için planların yapıldığını da anlatarak şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye, orta gelir grubundan yüksek gelir grubuna geçecek. Yani milli geliri kişi başına 13 bin doların üzerine çıkaracağız. Büyümeyi ortalama yüzde 5,5 seviyesinin üstünde gerçekleştireceğiz. Her yıl bir milyon vatandaşımıza iş, aş sağlayacağız. Savunma sanayisinde Türkiye bugün 15 yıl içerisinde yerli katkı payını yüzde 26'dan yüzde 64 seviyesine çıkarmıştır. İşte iki gün önce savunma sanayiyle ilgili toplantımızı yaptık, projeleri değerlendirdik. Gelecek 10 yılın tehdit algısını, yeniden masaya yatırdık. Savunma ve caydırıcılık kabiliyetimizin ne olması gerektiğinin kararını verdik. 5 milyar dolar tutarında 22 projeyi onayladık. Daha fazla proje var. Bu daha bir kısmı."

Türkiye 70 sente muhtaç bir ülke iken bugün sadece bir alanda bir oturumda 5 milyar dolar bir projeye karar verir hale geldiğini bildiren Yıldırım, son 15 yılda savunma sanayine yapılan yatırımın 35 milyar dolar olduğunu ifade etti.

"2002'DE BİR YILDA TOPLADIĞIMIZ BÜTÜN VERGİNİN YÜZDE 86'SINI FAİZE VERİYORDUK"

"Türkiye 3 kat büyüdü, savunma sanayine bu kadar yatırım, iş yeri, okul, hastane, yolu nereden yaptınız? Hazine mi buldunuz?" tepkilerine de değinen Yıldırım, şu ifadelere yer verdi:

"Bunu anlamak için birkaç rakam vermemiz lazım. 2002'de bir yılda topladığımız bütün verginin yüzde 86'sını faize veriyorduk. Şimdi ise yüzde 9'unu veriyoruz. Aradaki fark yüzde 77. Bitmedi, eğer bu faiz giderlerinin milli gelire oranı değişmeseydi yani biz aynı faizi vermeye devam etseydik, ne kadar faiz ödeyecektik biliyor musunuz 15 yılda; 1,9 katrilyon. Bugünü bütçemizden daha yüksek faiz ödeyecektik. Şimdi 15 yıllık ödenecek faizi diyor. Faiz yükü azaldığı için biz ne ödedik, 701 milyar ödedik. İkisinin arasındaki fark, 1,2 katrilyon. İşte para burada. 1,2 katrilyona da bunları yaptık. 'Para nereden geldi' diyorlar ya buradan geldi, hesap ortada. Bununla da kalmadık; 2002 yılında devletin borcu milli gelire nazaran yüzde 72. Bir yıllık çalışıp çabaladığımız emeğimiz, göz nurumuz topladığımız kaynağın yüzde 72'si borca gidiyor. Şimdi yüzde 28'e indi. Oradan da bir tasarruf var mı? İşte bütün bunlar olunca aradaki farklar yatırıma gidiyor. Faizcilere gideceğine yatırıma, ulaşıma, okula, hastaneye, fabrikaya gidiyor ve dolayısıyla bunlar da ülkenin büyümesine kalkınmasına sebep oluyor."

İhracatın 15 yıl önce 32 milyar dolar, şimdi ise 153 milyar dolar olduğunu ve dört kat arttığını belirten Yıldırım, Türkiye'nin ihracatının 1973 yılında 1,4 milyar dolar olduğunu, şimdi ise 1,4 milyar dolar ihracat yapan 15 tane ilin bulunduğunu vurguladı.

"HİÇ MERAK ETMEYİN YARINIMIZ BUGÜNDEN DAHA GÜZEL OLACAK"

Türkiye'nin geldiği noktaya dikkati çekerek, alınan başarıların hiç küçümsenmemesi gerektiğini belirten Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Önemli başarılarımız var. Ama bunlarla da yetinmeyeceğiz. 'Başardık, bundan sonra yapacak işimiz yok' diyemeyiz. Çok güçlü olmamız lazım. Bu bölge, zor bir bölge. Coğrafya kaderdir. Bu coğrafya bizim kaderimiz, bu coğrafyada ayakta durmak zordur. Ancak bu millet bu coğrafyada durmuştur. Asırlardan beri bu coğrafyada sadece ayakta durmadık, mazlumların mağdurların hamisi olmayı da ihmal etmedik. Suriye, Irak'ta canını kurtarmak için yerinden, yurdundan ayrılmak zorunda kalan insanlara kucak açan tek ülke Türkiye'dir. Biz, bize yakışanı yapıyoruz. İçeride ve dışarıda terörle mücadelemiz tüm kararlılığıyla devam edecektir. Hiç merak etmeyin yarınımız bugünden daha güzel, geleceğimiz daha parlak daha aydınlık olacak."

Yıldırım, son 15 yıl da Erzincan'a 9 katrilyon yatırım gerçekleştirdiklerini anlattı.

Erzincan'a bölünmüş yollar, hava alanları, barajlar, okullar, hastaneler, turizm tesisleri, fabrikalar yaptıkların belirten Yıldırım, tarıma dayalı bir ihtisas organize sanayi bölgesi kurmaya da karar verdiklerini söyledi.

Besi ve sera alanlarını kapsayacak 120 işletmede toplam 10 bin baş besi hayvanı yetiştirileceğini aktaran Yıldırım, 70 işletmeci için jeotermal ısıtmalı topraksız tarıma dayalı sera alanı oluşturulduğunu, ayrıca bölgede yem fabrikası, et entegre ve biyogaz tesisi kurulacağını ve burada 140 milyon liralık yatırım yapılacağını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı törenle Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu'nun açıldığını hatırlatan Yıldırım, "Bu ne biliyor musunuz? Bu İpek Yolu, Türkiye'ye fark yaratacak en önemli proje. Çin'den başlayıp Avrupa'nın batısına gidecek daha kısa bir yol yok. İpek Yolu yıllardır hizmet etmiş, 12 günde Çin'den kalkan tren Hamburg'a ulaşıyor. Denizle gelse 45 gün, kara yoluyla en az bir ay. Bu büyük bir imkan ve avantaj." diye konuştu.

Yıldırım, İpek Yolu'nun Gürcistan'ı Azerbaycan'ı ve Türkiye'yi birbirine daha da yakınlaştırdığının altını çizerek, Kafkasları Orta Asya ülkelerini çok daha güçlü hale getirdiğini anlattı.

Dağları delip tüneller açtıklarına dikkati çeken Yıldırım, şöyle devam etti:

"Eskiden bunlar yoktu. Türkiye'nin 2002'ye kadar toplam yaptığı tünel miktarı 50 kilometre. 15 yılda yapılan miktar ise 350 kilometre. Devam eden 600 kilometre tünel işimiz var. Ovit'te ışık göründü bitmek üzere. Daha niceleri var.

Son 10 yıl, 2008'den bu tarafa dünyada bir ekonomik kriz. Maalesef henüz geçmiş değil. Bu kriz boyunca dünyada böyle elle tutulur büyük denebilecek 10 tane proje yapıldı. Bu 10 projenin 6 tanesini Türkiye yaptı. Hangileri diye merak mı ediyorsunuz? Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, Marmaray, Avrasya ve dünyanın en büyük havalimanı. Bir de siz buna dünyanın en uzun köprüsünü Çanakkale Köprüsü'nü ilave edebilirsiniz. O da 7'ncisi. Hayırlı uğurlu olsun. İşte Türkiye'nin gücü bu."

"AMACIMIZ VE HEDEFİMİZ TÜRKİYE'Yİ DAHA DA İLERİYE GÖTÜRMEK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere amaçlarının ve hedeflerinin Türkiye'yi daha da ileriye götürmek olduğunu ifade eden Yıldırım, şunları kaydetti:

"Bölgede istikrarı ve güvenliği kalıcı hale getirmek ve ülkemizi parmakla gösterilen ülkeler arasına sokmak. Bu yolda emin adımlarla ilerliyoruz. Bugün satın alma gücü paritesine göre dünyanın 13'üncü büyük ekonomisiyiz. Biraz daha gayret edeceğiz. Ne kadar bizi meşgul ederse etsinler, terörle hızımızı ne kadar kesmeye çalışırsa çalışsınlar, asla muvaffak olamayacaklar çünkü bu millet neyi yapmaya muktedir olduğunu 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminde göstermiştir. O gece halkın ve hakkın gücü, tankın gücünü yenmiştir. O gece ay-yıldızlı bayrak inmemiş, ezanlar dinmemiştir."

Şehitlerin emanetine gözleri gibi bakmaya ant içtiklerini belirten Yıldırım, "Bu ülkeyi hepimizin, 80 milyonun arzu ettiği ve görmek istediği noktaya götüreceğiz. Hedefimiz dostlukları artırmak düşmanlıkları azaltmak. Dış politikada bunu gözetiyoruz. Bu yolda da elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Terörle mücadelemiz sadece yurt içinde değil yurt dışında da kararlı bir şekilde devam ediyor. Şartlar ne olursa olsun değişmeyecek bir şeyimiz var. Tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet. Gerisi teferruat. 80 milyon bu inançla canla başla çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.



KAYNAK:

https://www.basbakanlik.gov.tr/Forms/_Article/pg_Article.aspx?Id=1c13d0b6-6fe2-45ca-b77d-c9152bbf3255





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 22
Dün Tekil 1097
Bugün Tekil 801
Toplam Tekil 4072728
IP 18.191.216.163






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























14 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


K peklerin dudaklar de di diye deniz kirlenmez.
(MEVLANA)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.096 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu