Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Kıbrıs müzakereleri çerçevesinde bugün bir araya geldi.

Görüşme ara bölgede yer aldı.



Akıncı: “İş kazalarını önlemek insani bir sorumluluktur”



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ülkedeki iş kazalarına işaret ederek, kazaların önüne geçmek için gerekli tedbirleri almanın, sosyal devlet olmanın ötesinde insani bir sorumluluk olduğunu vurguladı.

Akıncı, yayımladığı 1 Mayıs İşçi Bayramı mesajında, geçtiğimiz yıl 1 Mayıs’ı kutlarken, diğer sorunlar yanında birçok işyerinde, işçilerin can güvenliğinden yoksun olarak çalıştırıldığına ve iş kazalarında çok sayıda yaralanmalar ve hatta ölümler olduğuna dikkat çektiğini hatırlatarak, “Ne yazık ki geçtiğimiz yıldan bu yana durumda bir iyileşme olmamıştır. Neredeyse yılda ortalama 7 ölümlü iş kazasının olduğu ülkemizde, geçen yılın ilk dört ayında, üç emekçi iş kazasında yaşamını yitirmişti. Bu yılın ilk 4 ayında ne yazık ki yine 4 yaşam iş kazalarında son bulmuştur” ifadelerini kullandı.

Sözkonusu ölümlü kazaların genellikle inşaatlarda yüksekten düşmeye bağlı olarak gerçekleştiğini belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, birçok başka ülkede, çok daha yüksek binalar yapıldığını, ancak oralarda böyle durumlarla karşılaşılmadığını, çünkü gerekli önlemlerin alındığını kaydetti.

Ülkede geçerli olan yasaların, benzeri tedbirlerin alınmasını zorunlu kıldığına işaret eden Cumhurbaşkanı Akıncı, yasaların öngördüğü tedbirlerin uygulanması ve denetlenmesinin önemine işaret ederek, ölümlü iş kazalarının önlenmesinin sosyal devlet anlayışının ötesinde insani bir sorumluluk olduğunu vurguladı.

Akıncı mesajında, “Bu inşaatlarda çalıştırılan insanlar, maalesef ucuz işgücü olarak görülüyor olabilir, ancak hayatları bu kadar ucuz olmamalıdır. Gerekli tedbirleri almak, sosyal devlet olmanın ötesinde insani bir sorumluluktur” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Akıncı mesajında, 1 Mayıs Emek Bayramı’nın, barış ve huzur içinde ve iş güvenliğinin çok daha iyi sağlanabildiği ortamlarda daha büyük bir coşkuyla kutlanacağı bir gelecek diledi.



Özgürgün: “Üreten kesimlerin geleceğine umutla bakmaları hedefiyle birçok alanda çalışmalar yürütüyoruz”



Başbakan Hüseyin Özgürgün, hükümet olarak, çalışan ve üreten kesimlerin geleceğine umutla bakmasını sağlama hedefiyle birçok alanda çalışma yürüttüklerini kaydetti.

Başbakan Hüseyin Özgürgün, 1 Mayıs Bahar ve İşçi Bayramı nedeniyle mesaj yayımladı.

Özgürgün mesajında, bahar şenliği havasında kutlanan 1 Mayıs İşçi ve Bahar Bayramı’nın toplumda dostluk ve dayanışmayı artırması, birlik ve beraberliği pekiştirmesi bakımından çok anlamlı bir gün olduğunu vurgulayarak, bu günün özüne ve anlamına yaraşır bir şekilde, huzur ortamında kutlanması konusunda tüm kesimlerin sorumluluk içerisinde davranacaklarına inanç belirtti.

Hükümet olarak, toplumun tüm çalışan ve üreten kesimlerinin geleceğine umutla bakmasını sağlama hedefiyle birçok alanda çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Başbakan Özgürgün, ”Ülkemizde her kesimin daha çağdaş şartlarda bir çalışma yaşamına kavuşturulması, ülkemizin kalkınarak hızla değişen ve gelişen dünya standartlarıyla uyumlu hale gelmesini sağlamak öncelikli görevlerimiz arasındadır” dedi.

Başbakan Özgürgün mesajında şunları kaydetti:

“Ülkemizdeki huzur, istikrarın artırılması ve bu sayede ekonomimizin ve devletimizin güçlenmesi adına, halkımızın çalışan ve üreten tüm kesimlerinin beklenti ve taleplerinin karşılanması, sorunlarına çözüm üretilmesi amacıyla önümüzdeki dönemde de ihtiyaç duyulan alanlarda gerekli adımlar atılacaktır.

Şartlar ne olursa olsun emeğin ve alın terinin değerinin bilinciyle, sağduyulu tavrımızı koruyarak, karşılıklı anlayış, uzlaşı ve diyalog içerisinde hareket edildiği sürece tüm sorunların üstesinden gelinebileceği inancındayım.

Bu duygu ve düşüncelerle, ülkemizin her yanında çalışan, üreten, emek veren tüm çalışanların ve halkımızın 1 Mayıs İşçi ve Bahar Bayramı’nı kutlarım”.



Başbakan Özgürgün: “Siyasi belirsizliğe rağmen ekonomi ciddi şekilde gelişti”



Başbakan Hüseyin Özgürgün, siyasi belirsizliğe rağmen ekonominın ciddi şekidle geliştiğini kaydetti.

Uluslararası Final Üniversitesi (UFÜ), KKTC Merkez Bankası ve Kıbrıs Türk Ekonomi Kurumu işbirliğiyle düzenlenen “Dünya’da, Türkiye’de ve KKTC’de Ekonomik Gelişmeler ve Beklentiler” konulu konferansın açılışında Başbakan Hüseyin Özgürgün, Türkiye Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ile Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun konuşma gerçekleştirdi.

Başbakan Hüseyin Özgürgün, konferansın açılış töreninde yaptığı konuşmada, KKTC ekonomisinin Kıbrıs sorunu ile şekillendiğini ve bu gelişmelerden etkilendiğini belirterek, ekonomik ambargo ve izolasyonların ekonomiyi olumsuz yönde etkilediğini ifade etti.

KKTC ekonomisinde ağırlıklı olarak hizmet sektörünün öne çıktığını dile getiren Özgürgün, 1968 yılında başlayan Kıbrıs görüşmelerinin sonuçlanmaması ve uzamasıyla birlikte belirsizlikten ekonominin olumsuz etkilendiğini ifade etti.

Başbakan Özgürgün, son Cenevre zirvesinde tamamlanmış gibi görünen aslında ciddi yara alan görüşme süreci bugün sürdürülmeye çalışılsa da Rum tarafının olumsuz noktada durduğunu belirtti.

Görüşme sürecinin Rum Meclisi’nin Enosis kararı ile ciddi bir yara daha aldığını söyleyen Özgürgün, Kıbrıs Türk tarafının ekonomisinin geleceğini görüşme sürecine göre organize etmeye çalıştığını belirtti.

Özgürgün, Kıbrıs sorunundaki belirsizlik devam ettikçe ekonominin gelişmesinin kısıtlı olduğunu kaydetti. Özgürgün, belirsizlik ortamında ekonomiyle ilgili gelecek planlamalarında sıkıntı yaşandığını söyledi.

Başbakan Özgürgün, KKTC ekonomisinin yıllar içinde siyasi konjonktüre rağmen ciddi şekilde geliştiğini, eğitim, sağlık, turizm ve tarım sektörlerinin ciddi ilerleme kaydettiğini vurguladı.

Türkiye’den su teminine değinen Özgürgün, Güzelyurt ve Mesarya sulama projelerinin tamamlandığını, suyun tarımsal sanayi ve istihdama çok önemli katkı yapacağını söyledi.

KKTC insanının girişimciliğinden övgüyle bahseden Başbakan, izolasyonlar ve ambargoların kalkması durumunda KKTC halkının çok daha büyük başarıları yakalayacağını söyledi.

Özgürgün, KKTC halkının Türkiye’nin katkılarıyla çok ciddi gelişmeler göstereceğini, bunun da ışıklarını gördüklerini söyledi.

Türkiye Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek de, Kıbrıs’taki siyasi durum, ambargo ve mevcut statünün ciddi ayak bağı olmasına karşın, KKTC’de ekonomide güzel ilerlemeler sağlandığını kaydetti.

Şimşek, KKTC ekonomisindeki ilerlemelerin kaynağında cesaretle gerçekleştirilen reformların yattığını söyleyerek, “Mucizevi değnek yok, evimizi düzene koyacağız” dedi.

Bütün zorluklara karşın reformların yapılmasının gereğine işaret eden Şimşek, reformlar yapıldıkça imkanların ve kaynakların arttığını söyledi. Şimşek, “Reform yapan ülkeler pozitif yönde ayrışır” dedi.

Her zaman, her alanda KKTC’nin yanında olduklarını ve olmaya devam edeceklerini söyleyen Şimşek, kendilerini KKTC’den ayrı görmediklerini vurguladı.

Şimşek, Hükümetin reformlarını ve bütçe performansını överek, “Yatırımlara daha çok kaynak ayırmanız bizi çok sevindirdi” dedi.

Reformların önemine vurgu yapan Şimşek, Kıbrıs’ta çözümü desteklediklerini belirterek, “Reform yaparsanız tanımayan ülkeler de yatırım için gelir” ifadelerini kullandı.

Şimşek, KKTC ekonomisinin sürdürülebilir büyümesi, reformlar ve kaynak noktasında desteklerinin süreceğini ifade etti.

Şimşek, KKTC’nin özel sektör eliyle hizmet sektöründe dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olabileceğini vurguladı.

Şimşek konuşmasında Türkiye ekonomisini de geniş bir şekilde anlattı.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun da, 2008 yılındaki küresel ekonomik krizden KKTC’nin de direkt ve dolaylı olarak olumsuz şekilde etkilendiğini belirtti.

ABD’nin sıkı para politikasının gelişmekte olan ülkeleri etkilediğini söyleyen Atun, KKTC’nin Türkiye gibi çok büyük bir avantaj ve potansiyele sahip olduğunu dile getirdi.

KKTC ekonomisinde 2013-2015 yılları arasında yavaşlama olduğunu, bunun da nedeninin ekonomik programın imzalanmaması olduğunu belirten Atun, 2015 yılından itibaren reformlara hız verdiklerini, ekonomik protokolleri gerçekleştirerek ekonomiyi iyi düzeylere getirdiklerini söyledi.

Atun , 10 yıl önce bütçe açığının bir kabus olduğunu ve finansmanın büyük bölümünün bütçe açıklarına gittiğini belirterek , bugün bütçe açığının tarihe karıştığını söyledi.

Atun, gerçekleştirdikleri reformların tarihi değişim ve dönüşüm olduğunu söyledi.

2008 yılda 2.125 milyar TL olan bütçe büyüklüğünün bugün 4,5 milyar TL’ye ulaştığını söyleyen Atun, bütçe hedeflerini bire bir tutturduklarını; 2009’da 35 bin olan öğrenci sayısının 100 binlere yaklaştığını, 400 bin olan turist sayısının 1,2 milyon olduğunu, Ercan’dan 4 milyon yolcu girişi çıkışı gerçekleştiğini söyledi.

Atun, reformların kaynakların daha reel kullanılmasını sağladığını ve bütçe açığının tarihe karıştığını yineledi.

KKTC ekonomisinin bu yıl yüzde 5 önümüzdeki yıl 5,5 büyüme gerçekleştireceğinin tahmin edildiğini kaydeden Atun, Türkiye’den su temin projesi ile Ercan Havalimanı’ndaki yatırımların KKTC ekonomisine ciddi katkılar sağlayacağını ifade etti.

Telekomünikasyonla ilgili yatırım yapılacağını belirten Atun, Gazimağusa Limanı’nın yatırımlarla yeniden yapılandırılacağını, bir bölgede ticaret limanı kurulması için önemli bir proje bulunduğunu kaydetti.



Cohen Kıbrıs’ta temaslar yapacak



ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İşleri Bakan Yardımcısı Vekili Jonathan Cohen, Kıbrıs’ta temaslar yapacak.

Bölgedeki temasları çerçevesinde bugün ve yarın Kıbrıs’ta olacak Jonathan Cohen’in, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’le de görüşmesi bekleniyor.



“II. KKTC KOBİ Zirvesi” 10-11 Mayıs’ta yapılıyor



Girişimci adaylarının özendirilmesi, yüreklendirilmesi, teşvik edilmesi ve gelişmelerine katkı sağlanmasını hedefiyle, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı, Küçük ve Orta Boy İşletmeler Geliştirme Merkezi (KOBİGEM) ve TC Kalkınma ve Ekonomik İş Birliği Ofisi’nce “II. KKTC KOBİ Zirvesi” düzenleniyor. Zirve, “KKTC'de Girişimcilik Ekosistemi" ana başlığıyla 10 ve 11 Mayıs tarihlerinde yapılacak.

II. KKTC KOBİ Zirvesi, yatırımcılara ve finans kuruluşları için enerjik, yeni, keşfedilmemiş fırsatlar sunarken; yerel yönetimler, sosyal liderler, üniversiteler, danışmanlar, özel fonlar için kendi kurumsal gelişimleri ve bölgesel gelişime umut vaat eden bir alanı bir araya getirmeyi amaçlıyor.

Yapılan açıklamada, “Ülkemizde önceliğin dünya pazarlarıyla rekabet edebilecek bir KOBİ sektörünün gelişimi olduğunun bilincinde olan bakanlığımız bu yılki zirve için yeni güçlü KOBİ'lerin desteklenebilmesi ve başarılı iş fikirlerinin hayata geçirilmesi konusunda büyük katkı koyacak ‘II. KKTC KOBİ Zirvesi’ “KKTC'de Girişimcilik Ekosistemi" ana başlığını benimsemekte ve bu zirve vesilesi ile bir dizi girişimcilik destek programlarının anonsunu hedeflemektedir” denildi.

Açıklamada, ülkede büyümeye ve gelişmeye dönük vizyonel bir bakış açısının oluşmasında katkı sağlayacağı belirtilen II. KKTC KOBİ Zirvesi’nde yapılacak girişimcilik ekosisteminin, girişimciliğin geliştirilmesi için etkili ortamın sağlanmasına büyük katkı koymasının beklendiği kaydedildi.

Zirvenin amaçlarıyla ilgili şu bilgi verildi:“Zirve, girişimci adaylarını özendirmesi, yüreklendirmesi, teşvik etmesi ve gelişmelerine katkı sağlamasını hedeflemektedir. ‘II. KKTC KOBİ Zirvesi’ yatırımcılara ve finans kuruluşları için enerjik, yeni, keşfedilmemiş fırsatlar sunarken; yerel yönetimler, sosyal liderler, üniversiteler, danışmanlar, özel fonlar için kendi kurumsal gelişimleri ve bölgesel gelişime umut vaat eden bir alanı bir araya getirmeyi hedeflemektedir. Zirve sonucunda, girişimci olma, bu yolda başarılı olma ihtimalini arttırmak isteyen kişiler için güvenli kazanç fırsatları sunan, girişimcinin kendini yalnız hissetmediği, her kesimin kazandığı faydalı bir yaşam alanının Ülkemizde oluşturulması için önerilerin raporlanarak hayat bulmasını için zirve sonrası sonuç bildirgesi yayınlanacaktır.”



“KKTC’yi Londra’ya taşıyoruz”



İngiltere’nin başkenti Londra’da 5 ve 6 Mayıs tarihlerinde ilk kez düzenlenecek olan “Kuzey Kıbrıs Festivali” (Festival of North Cyprus) bu hafta başlıyor.

Festival, Turizm ve Çevre Bakanlığı’nın desteği ve “North Cyprus UK Limited’in organizasyonuyla geçekleştirilecek. Londra’nın en prestijli fuar alanlarından olan ve Islington bölgesinde bulunan “The Business Design Center”da yer alacak olan festival, “KKTC’yi Londra’ya taşıyoruz” sloganı adı altında yapılacak.

Festivale KKTC’den turizmciler, otelciler, üniversiteler, bankalar, hava yolu şirketleri, inşaat ve emlak şirketleri, sanayiciler ve sağlık sektöründen firmalar katılım gösterecek. Festivale ayrıca Londra’dan da Kıbrıslı Türk turizmciler de katılacak.

Kıbrıs’a konuşan Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, bakanlık olarak birçok ilde ve ülkede, KKTC’nin tanıtılması için girişim başlattıklarını söyledi.

Londra’da yapılacak “Kuzey Kıbrıs Festivali” için ülke geneline hitap edecek olan bir çalışma yaptıklarını kaydeden Ataoğlu, hedefin İngiltere’de yaşayan üçüncü ve dördüncü neslin başka ülkelere tatil amaçlı düşünce içerisinde oldukları bilinciyle bu fikirlerini değiştirip kendi ülkelerine yöneltmek olduğunu ifade etti. (Kıbrıs Gazetesi)



Rum tarafı “Etkin katılım ve eşdeğer muamele” konularında ayak sürüyor



Kıbrıs’ta federal bir çözüme ulaşmak için sürdürülen müzakerelerde, Kıbrıs Rum tarafının, Kıbrıslı Türklerin etkin katılımı ve eşdeğer muamele konularında ayak sürümeye devam ettiği belirtildi.

Müzakereciler düzeyinde sürdürülen çalışmalarda ilerleme olduğu yönünde Rum basınında yer alan haberlerin gerçeği yansıtmadığı öğrenildi.

TAK’ın güvenilir kaynaklardan elde ettiği bilgilere göre, Rum müzakere heyeti, Kıbrıs Türk tarafının tüm iyi niyetli yapıcı yaklaşımlarına olumlu karşılık vermemekte diretiyor. Bu çerçevede, sayısal eşitliğin olmayacağı bazı federal kurullarda Kıbrıs Türk tarafının etkin katılımın asgari koşulu olarak gördüğü en az bir olumlu oyun aranması konusunda uzlaşma sağlanamıyor.

Rum tarafı, Federal Bakanlar Kurulu seviyesinde kabul ettiği bu ilkeyi, daha alt kurullarda ise “veto” hakkı olarak niteleyerek kabul etmeye yanaşmıyor.

Bunun yanında Kıbrıs Türk tarafının ilkesel olarak baktığı bazı başka unsurlarda da, henüz ortak anlayışa varılamadığı öğrenildi.

Öte yandan federal Kıbrıs’ta Türk ve Yunan vatandaşlarına eşdeğer muamele uygulanması prensibinin Kıbrıs Rum tarafınca abartılarak, müzakere sürecini kirleten yeni bir unsur olarak yansıtılmasının BM ve AB’de de rahatsızlık yarattığı biliniyor.

Konuyu, “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına 4 özgürlük tanınması ve 80 milyon vatandaşın ‘arka kapıdan’ AB’ye girmesi yönündeki Türk dayatması” olarak sunmak için başlatılan propaganda kampanyasının BM ve AB’de kabul görmediği, Kıbrıs Rum tarafının konuya makul çerçevede yaklaşılması için diplomatik girişimlerin devam ettiği öğrenildi.

Siyasi eşitlik ve etkin katılım prensiplerini “federal devletin işleyişine engel oluşturacak tuzaklar” olarak nitelemeyi tercih eden Kıbrıs Rum tarafının, her iki hususun da federal çözümün temel prensibi olduğunu reddetmesi, müzakere sürecindeki özlü ilerlemelerin önündeki en ciddi tıkanıklığı oluşturuyor.

Cumhurbaşkanlığı’ndan 26 Nisan Çarşamba günü yapılan açıklamada, Rum lider Anastasiadis’in müzakere sürecinde özellikle son aylarda kendisini belli eden yapıcı olmayan tavrının üzüntü ile gözlemlendiği, Güney Kıbrıs’ta seçimler yaklaştıkça Rum liderin çözümden uzaklaştığı ifade edilerek, bu gerçeğin açıktan ifade edilmese de uluslararası toplum tarafından da görüldüğü belirtilmişti.



Kayıp Şahıslar Komitesi üyeleri New York’a gidiyor



Kıbrıs’ta 1963 ile 1974 yılları arasındaki kayıpların bulunması, kimliklendirilmesi ve ailelerine teslim edilmesi için çalışmalarını sürdüren Kayıp Şahıslar Komitesi’nin üyeleri, 8-9 Mayıs tarihlerinde New York’ta temaslar yapacak. Komite Üyeleri 9 Mayıs’ta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’le görüşecek.

TAK muhabirinin Kayıp Şahıslar Komitesi Kıbrıslı Türk Üyesi Gülden Plümer Küçük’ten aldığı bilgiye göre, komitenin yürüttüğü “Gömü Yerinden Çıkarma, Kimlik Tespiti ve Kayıp Şahısların Kalıntılarının İadesi Projesi” kapsamında BM arşivlerinde halihazırda araştırma yapılıyor.

Oluşturdukları Arşiv Çalışma Grubu’nda yer alan komitenin üçüncü üyesi BM Temsilcisi Paul-Henri Arni ile bir Kıbrıslı Türk ve bir Kıbrıslı Rum üyenin New York’taki BM arşivlerindeki çalışmalarını sürdürdüğünü kaydeden Küçük, New York ziyaretlerinin amacının proje çalışmaları bağlamında BM arşivlerinden yararlanmak ve Genel Sekreter Guterres’le görüşmek olduğunu söyledi.

Küçük, tüm ülkelerde olduğu gibi BM’nin de kapalı ve açık arşivleri olduğunu kaydederek yaptıkları girişimle BM’nin iki kapalı arşivinin de okunmasına izin verdiğini, New York ziyaretleri sırasında bu arşivleri inceleyerek gömü yerleriyle ilgili veriye ulaşmaya çalışacaklarını anlattı.

Kayıp Şahıslar Komitesi Kıbrıslı Türk Üyesi Gülden Plümer Küçük, aynı şekilde KKTC, Güney Kıbrıs, Türkiye, Yunanistan, İngiltere ve BM’nin Kıbrıs’taki değişik ülke birlikleri ve Kızılhaç’tan da gömü yerleriyle ilgili bilgi ve yardım istediklerini; tümünden de olumlu yanıt aldıklarını açıkladı.













Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Website





Instagram













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













KKTC Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 228 3365 / 228 3241

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri



unsubscribe from this list update subscription preferences











Facebook





Twitter





YouTube





Website













KKTC Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 228 3365 / 228 3241

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri