BASIN BÜLTENİ Akıncı: “Pazar akşamı önümüzdeki dönemi planlayacağız” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Akıncı: “Pazar akşamı önümüzdeki dönemi planlayacağız”
Tarih: 01.04.2017 > Kaç kez okundu? 770

Paylaş


Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 2 Nisan Pazar akşamı Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile bir araya gelecekleri yemekte güven artırıcı önlemler konusunda atılmasını istedikleri adımları Anastasiadis’e aktaracaklarını; bundan sonraki yol haritalarının ne olacağını ele alarak, önlerindeki dönemi planlayacaklarını söyledi.

7’Nisan’dan sonra resmi müzakere sürecinin başlayabileceğini düşünerek planlama yapılması gerektiğini ifade eden Akıncı, BM’ye de bundan sonraki süreçte daha fazla görev düştüğünü, mekik diplomasisinin artırılması gerektiğini, süreci en hızlı şekilde değerlendirmenin yolunun bu olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Akıncı, İngiltere Dışişleri Bakanlığı Savunma ve İstihbarat Genel Direktörü Jonathan Allen’i kabulü sonrasında basına açıklamalar yaptı ve soruları yanıtladı.

Akıncı Rum Dışişleri Bakanı Kasulidis’in “Mecliste Elam’ın tuzağına düştük bu yanlıştı ve bu yanlışı düzeltmek gerekir, dolayısıyla bu yönde DİSİ Başkanı Neofiti’nun attığı adımlar doğrudur onu destekliyorum” dediğini hatırlattı. Bunun doğru bir saptama olduğunu ve verilen desteklerle Liderlerin bir araya gelmesini sağlayacak adımlar atılmasının sağlandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Akıncı, 7 Nisan’da da bu adımların arkasının geleceğini ve Enosis plebisitinin anılmasıyla ilgili yapılan yanlışın düzeltileceğini ifade etti.

Böylelikle yeniden müzakerelerin başlayabileceği bir dönem açılacağını dile getiren Akıncı, bu yeni dönemin uzun bir zaman dilimi olmayacağını, Rum tarafını seçimlerin heyecanının şimdiden sardığını kaydetti.

Nisan ve Mayıs aylarının artık karar ayları olacağını kaydeden Akıncı, gidilecek köyün minarelerinin artık bu aylarda görülmesi gerektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı, Pazar akşamki yemekle ilgili bundan sonraki sürecin güven artırıcı önlemlere harcanacağı şeklinde yanlış algılamalar algılar olduğunu belirtti. Akıncı, iki toplum arasında güvenin olmayışı ve bunun daha da zarar görmesinin kendilerine rahatsızlık verdiğini, bu nedenle 2 yıl önce mutabakata vararak aldıkları kararların uygulamaya geçirilmesini istediklerini, bu yöndeki isteklerini yemekte Anastasiadis’e aktaracağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, toplumlarına, cep telefonu iletişimi, elektrik sistemlerinin bağlanması, yangın müdahalesi gibi sıkıntıların aşılıp ortak adım atabildiklerini, barış kültürünü geliştirmeye kararlı olduklarını göstermeleri gerektiğini vurguladı.

Bunun için ciddi bir zihniyet değişimine ihtiyaç olduğunu dile getiren Akıncı, “Bunları yapmazsak çözüm de sağlayabiliriz, altına imzalar da atabiliriz ama bunu yaşatmak mümkün olmaz” dedi. Akıncı, bunların önemsiz şeyler olmadığını ancak aynı karşılığı gördüğü takdirde konuşulabileceğini de belirtti.

Bu alınan kararların yaşama geçmemiş olmasının üzüntü verici ve düşündürücü olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Akıncı, 28 Mayıs 2015’ta alınan kararları sıraladı. Mobil telefonların iki tarafta da çekmesi konusunda tüm teknik hususların yerine getirildiğini ancak Rum tarafında bir yasa değişikliğine ihtiyaç duyulduğu için hayata geçirilemediğini anımsatan Akıncı, AKEL ve DİSİ’nin bu gibi düzenlemelerin yapılması konusunda olumlu rol oynayabileceğini belirtti.

Elektrik sistemlerinin kalıcı olarak birbiriyle bağlanması konusunda da karar alındığını, geçici bağlantılar yapıldığını ancak kalıcı olarak bağlanamadığını belirten Akıncı, Rum tarafına göre son bir kez kontrolden geçmesi gerektiğini, bunun için kaynak gerektiğini, sonra bunun bulunduğunu ancak hala kalıcı olacak bağlanamadığını anlattı.

Bir eğitim komisyonu kurulduğunu, bunun için bir yönerge hazırlandığını da dile getiren Akıncı, bunun günümüz şartlarında barış kültürünü geliştirmek için en gerekli olan komisyonlardan birisi olduğunu kaydetti. Akıncı, gelinen noktada o yönergenin kabulünü beklediklerini söyledi.

Okullar öğretmenler arasında iş birliği olması yönünde konuşmalar yapıldığını, öneriler sunulduğunu da dile getiren Akıncı, “Kuzey’den öğrencileriniz öğretmenleriniz arzu ederseniz bizim okullarımızı ziyaret etsinler ama biz gelemeyiz” şeklinde bir karşılık aldıklarını belirtti.

1994-1995 yıllarında Kuzey’de büyük yangınlar olduğunu, o zamanlar Kuzey’deki yöneticilerin Rum tarafından desteği kabul edemediğini, kendisi görevde olduğu dönemde Güney’de 5 gün süren bir yangın yaşandığını ve kendi yardım tekliflerini bu kez de Güney’in kabul etmediğini anlatan Akıncı, bir kriz komitesi bulunduğunu, bu kriz komitesinin karar vermesini ve bundan sonraki bu gibi durumlarda ne yapacağının peşinen bilinmesini istedi.

Bu konuda Rum tarafının masaya ortaya koyduğu pozisyonu aktaran Akıncı, “Sizin tarafta bir yangın olursa biz size yangın aracı hiçbir amblemini kapatmadan yollarız, ancak bizde bir yangın olursa sizin araçlarınız bizim tarafa geldiğinde tüm amblemleri kapatılarak geçebilir” dendiğini anlattı.

Akıncı, bu tanıma fobisi kalkmadıkça güven yaratıcı önlemler bakımından ileriye doğru adım atmanın çok zor olduğunu, Rum tarafının bu yanlıştan bir an önce vazgeçmesi gerektiğini de kaydetti. Akıncı, “Bizim yangın araçlarımız o tarafa gittiğinde Rum tarafı KKTC’yi tanımaya yönelmez, sadece yangının söndürülmesine katkı sağlanır” diye konuştu.

Pile’de yasa dışı kumarhanelere birkaç ay önce yapılan ortak müdahaleyle ilgili olarak da konuşan Akıncı, BM gözetiminde yapılan bu müdahalenin Rum basınında sanki ortak olmamış sadece Rum polisi tarafından gerçekleştirilmiş şeklinde yer aldığını anlattı.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Akıncı, müzakerelere ara verilmesi sonrasında “Türkiye’de referandum var, onun için Akıncı masadan ayrıldı, bunu kendisine Türkiye söyledi” gibi söylemler sarf edenler olduğunu belirterek, müzakerelerin başlayabilmesi ile, bunun hiç gerçekle ilişkisinin olmadığının da ortaya çıkmış olabileceğini ifade etti.

Akıncı, Türkiye’den bu yönde bir telkin gelmediğini de belirtti. Akıncı, sorunu önemsizleştirmek ve başka bir mazeret aramak için Rum tarafının taktiği olduğunu, Rum tarafında seçim sürecinin çok erken başladığını ifade etti ve “Umarım bu bize önümüzdeki ayları heba ettirmez” diye konuştu.

Rum basınında yer alan “ Temmuz’da anlaşma Eylül’de referandum” iddiasıyla ilgili bir soruya da yanıt veren Akıncı, böyle bir şey olmadığını, bunun tamamen spekülatif olduğunu, kendilerinin masanın yeniden kurulmasının koşullarını oluşturmaya çalıştıklarını ifade etti.

İngiltere Dışişleri Bakanlığı Savunma ve İstihbarat Genel Direktörü Jonathan Allen ile görüşmesinin amacının ve Rum basınında yer alan Almanya’nın İncirlik üssü yerine Ağrotur ve Baf üslerini tercih edeceği yönündeki iddiaların sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Akıncı, Allen ile görüşmesinde böyle bir konunun gündeme gelmediğini, Allan’in Mont Pelerin’de teknik düzeyde yapılan güvenlik ve garantilerle ilgili toplantılara İngiliz heyetine başkanlık eden kişi olduğunu, ziyaretin de bu çerçevede olduğunu söyledi.

Müzakerelerin içinde bulunduğu durumla ilgili Kıbrıs Türk tarafının görüşlerini Allen’e aktardıklarını söyleyen Akıncı, sorularını yanıtlayıp onu da dinlediklerini kaydetti.

Diğer bir soru üzerine, Akıncı, bundan sonraki süreçte mekik diplomasisini yoğunlaştırması gerektiğini ifade ettiği BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışması Espen Barth Eide’nin garantörlerle de gidip aynı temasları yapmasının beklenen bir gelişme olacağını, güvenlik ve garantiler konularında garantörlerin de devrede olması gerektiğini kaydetti. Akıncı, belli bir aşamaya geldiğinde konferansın devam edeceğini de dile getirdi.

Konuları masa başında her şeyiyle ele alıp bitirme anlayışının artık kendisine göre sonlandığını kaydeden Akıncı, mekik diplomasisinden bahsederken “Anastasiadis’le hiç bir araya gelmeyelim” demediğini, gerektikçe onun da yapılabileceğini ancak hakemlik olarak algılanmadan ve resmi öneri yapar pozisyona geçmeden BM’nin daha köprü kurucu bir anlayışla taraflara yardımcı olabileceğini belirtti. Bu konuda BM yetkililerini istekli gördüklerini de ifade eden Akıncı, Pazar akşamı yemekte bunu da konuşacaklarını belirtti.

Müzakerelerde bugüne kadar elde edilmemiş ilerlemeler kaydedildiğini ifade eden Akıncı, sıkıntıların hala devam ettiği noktalar da bulunduğunu ve hala Kıbrıs Rum tarafının Kıbrıslı Türkler’in kararlara etkin katılımı konusundaki çok makul taleplerine ısrarla yanıt veremediğini, bunların aşılması gerektiğini belirtti.

Türk ve Yunan vatandaşlarına eşdeğer muamele konusunu gidip Brüksel’i provoke etmek suretiyle çok büyüttüklerini ifade eden Akıncı, bunu çok büyük ve elde edilemeyecek bir konuymuş gibi Brüksel’e taşımalarının yadırganacak bir konu olduğunu belirtti. Akıncı, AB’nin aslında bu konuda yardımcı olmak istediğini de dile getirdi ve makuliyet içinde bir formül bulunacağını da söyledi.

Akıncı, yemekte güven artırıcı önlemlerle ilgili düşüncelerini genel hatlarıyla aktaracağını da dile getirdi ve bu konularda atılması gereken adımların ve barış kültürünün geliştirilmesinin çözüm olsa olmasa istenecek şeyler olduğunu vurguladı.

Bunların halledilebilmesi için aynı ruh halinde olmak gerektiğini de söyleyen Akıncı, “Rum lider böyle düşünmüyorsa ve bunları önemsemiyorsa yapacak bir şey yoktur. O zaman biz de döner halkımıza kusura bakmayın önceleri böyleydi şimdi böyle. Bu telefonlar ilanihaye olmayacak konuşulamayacak deriz. Yeter ki son durum nedir bunu bir tespit edelim “ diye konuştu.

Akıncı, Pazar günü bu ayrıntıları konuşmaya vakit olmaz ise bunların bir daha sonraki toplantıda da konuşulabileceğini de dile getirdi.

Bir soru üzerine, Rum liderin de yeni bir metodolojinin daha iyi olacağı konusunda açıklaması olduğunu kaydeden Akıncı, Pazar günü bunu göreceklerini, kendisiyle bunu konuşmadıklarını mekik diplomasisi konusunun krizden sonra ortaya çıktığını anlattı.





DAÜ Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim görevlileri Türkiye Aşçılık Milli Takımı’nda yer alacak



Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim görevlileri Hakan Açıl ile Pınar Barut, Hong Kong International Culinary Classic (HKICC) yarışması için Türkiye Aşçılık Milli Takımı’nda yer almaya davet edildi. Davet Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu (TAŞFED) tarafından yapıldı.

DAÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Kılıç, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü’nde eğitim kalitesinin hızla yükseldiğini ve uluslararası standartları yakaladıklarını belirterek, bunu da son iki yılda katıldıkları uluslararası gastronomi yarışmalarında almış oldukları derecelerle gösterdiklerini ifade etti.

Kılıç, Türkiye Aşçılık Milli Takımı’nın 8 – 11 Mayıs tarihleri arasında Hong Kong’da HOFEX 2017 kapsamında yapılacak olan Hong Kong International Culinary Classic’de (HKICC) yarışacağını ve ekipte DAÜ’den 2 uzman şefin yer almasının gurur verici olduğunu belirtti.













Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Website





Instagram













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













KKTC Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 228 3365 / 228 3241

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 19
Dün Tekil 1238
Bugün Tekil 666
Toplam Tekil 4064874
IP 52.15.235.28






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























9 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Saraylarda s remem da larda s rd m , Bin cihana de i mem u ks z T rkl m .
(H seyin Nihal ATSIZ)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.215 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu